Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/178 E. 2021/2031 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/178
KARAR NO: 2021/2031
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2019
NUMARASI: 2015/202 E – 2019/1047 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 06/07/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirkete ait … plakalı aracın motor arızasının tamiri hususunda davalı ile anlaşmaya varıldığını, davalı tarafça tamir için gereken parça listesinin çıkarıldığını, bu parçaların tara- fından “sıfır” olarak alınıp davalıya teslim edildiğini, Araç tamir edildikten sonra aynı arızanın tekrarlaması nedeniyle çekici ile yeniden dava- lının servisine getirildiğini, ancak davalının yeniden tamir masrafı istemesi nedeniyle aracın davalının servisinden alındığını, Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/105 D.İş sayılı delil tespiti dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporu ile; “araçta meydana gelen arızanın işçilik ve işçilik ayarlarından meydana gel- diği, silindir kapak contasının görev yapmamasından dolayı kartere su indiği, yağ ve su karışmasından dolayı motorun silindir kapağı ve silindir yüzeyinin düzgün olmadığı, yeni takılan ana yatakların, krank yataklarının, kol yataklarının eksantrik keçesinin, yağ filtresi ve yağ pompasının, termostatın bozul- masına neden olduğundan aracın yeniden silindir kapak ve blok taşlama işlemi yapılması ve bu par- çaların yenilerek tekrar takılması halinde sorunun giderilebileceği”nin tespit edildiğini, Yapılan tespit doğrultusunda araç arızasının müvekkili tarafından masraf sarf olunarak tamir ettirildiğini, yapılan masrafların tahsili için davalı hakkında Silivri …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini beyanla itirazın iptaline, haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/borçlunun % 20 oranında icra -inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının aracını kullanan …’nın müvekkilinin servisine gelerek motorun yağ eksilttiğini söylediğini, araç müvekkili tarafından incelendiğinde; “motorun hararet yaptığı, yağ soğutu- cusunun arızalı olması nedeniyle değiştirilmesi gerektiği, ayrıca aracın motor blokunda çatlak bulun- duğu, silindir kapak contasının yanık olduğu tespit edilerek motorun yenilenmesi gerektiği”nin bildi- rildiğini, Gelen kişinin çıkma motor bulabileceğini söylemesi üzerine müvekkili çalışanları tarafın- dan çıkma motor sebebiyle oluşabilecek sorunlara karşı uyarıldığını, bu uyarılara rağmen bu kişinin bir kaç gün sonra motor yağı ve diğer parçalar ve çıkma silindirle birlikte motor blokunu bizzat kendisinin Ankara’dan aldığını söyleyerek araca monte edilmesi talimatı verdiğini, Bunun üzerine getirilen parçaların araca montesinden sonra aracın 2 gün boyunca test edildiğini, bu süre içerisinde herhangi bir sorun meydana gelmediği anlaşılmakla aracın …’ya teslim edildiğini, Müvekkili tarafından kesilen faturanın açıklama kısmına “müvekkili ve çalışanlarının araca sadece yağ soğutucusu taktıkları ve …’nın getirdiği parçaları araca taktıkları için işçilik yapıldığı, parçalardan veya kullanımdan kaynaklanan sorunlardan müvekkilinin sorumlu ol- madığı” ibaresinin yazıldığını ve …’nın imzasının alındığını, Aracın tesliminden bir süre sonra …’nın hararet lambasının yandığı ve moto- run hararet yaptığını söyleyerek aracı yeniden müvekkilinin iş yerine getirdiğini, müvekkili çalışanlarınca “motorun bu haline göre aracın çekici ile servise çekilmesi gerektiği, ayrıca aracın tüm parçaları davacı tarafça temin edildiğinden bu parçalar nedeniyle sorumluluk kabul edilmediği, aracın tamiri halinde yeniden ücret ödenmesi gerektiği”nin belirtildiğini, bunun üzerine …’nın müvek- kilinin iş yerinden ayrıldığını, Aracın yeniden arızalanmasında müvekkilinin kusurunun bulunmadığını beyanla davanın reddi ile davacının % 20 oranında tazminat ile mahkumiyetini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce: “1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE, 2-Davalının Silivri … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yönelik itirazının kısmen iptaline, 3-Takibin 12.763,22 TL asıl alacak üzerinden ve bu tutara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, 4-Koşulları oluşmadığından tarafların tazminat istemlerinin reddine, 5-Fazlaya ilişkin istemin reddine” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Yerel mahkemece 944.00 TL tutarındaki çekici mas- rafı ile davalının ayıplı onarımı arasında illiyet bağı bulunmadığından bahisle 365,80 TL çekici masrafına hükmedildiğini, ancak davalının kusuru nedeniyle motorun yandığını ve aracın yolda kaldığını, bu nedenle Edirne’den Silivri’ye çekildiğini, davalının kusurunu kabul etmemesi ve yeniden tamir gerekmesi üzerine aracın Çorlu’ya nakledildiğini, buna ilişkin faturaların da sunulduğunu, söz konusu çekici ücre- tinin davalının kusurundan kaynaklandığını, Diğer yandan mahkemece delil tespiti giderinin 480,70 TL olduğu belirtilmiş ise de, dosya içine sunulan gider ve makbuzlara göre delil tespiti giderinin 675,70 TL olduğunu, Müvekkili tarafından 3.964,84 TL araç kiralama masrafı sarf edildiği halde bu konuda da kısmen kabul kararı verildiğini beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın tümden kabulünü talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Davalı tarafça ibraz edilen faturaların davacının iddiasını ispattan uzak birbiri ile çelişkili faturalar olduğunu, Arızanın 18/10/2014 tarihinde meydana geldiğini ancak araç kiralama ücretine ait fatura- nın 15/12/2014 tarihli olduğunu ve açıklama kısmında 20/10/2014 – 15/12/2014 tarihleri arası araç kira- lama bedeli denildiğini, fatura tarihi ve araç kiralama süresinin arıza yapan aracın süresi ile uyumlu olmadığını, … – … imzalı … seri nolu 1.faturada “… plakalı … marka araç çekme ücreti Edirne/Silivri” dendiğini, 2.faturanın ise aynı gün tarihli … seri nolu olduğunu, aynı araca ilişkin “Silivri/Çorlu arası araç çekme ücreti” ibaresi içerdiğini, …’nın işletmesinin Silivri’de olduğunu, bu faturalara göre …’nın arızalı aracı almak için Silivri’den Edirne’ye gittiğini, Edirne’den alarak Silivri’ye getirip sonra da Çorlu’ya götürdüğünün anla- şıldığını, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Davacının seyahat ve taşımacılık yapan bir şirketi olduğunu, birden fazla aracının oldu- ğunu, satın alınan motorun davaya konu araca değil başka bir araca da monte edilmiş olabileceğini, Dinlenen tanıkların “davacıya ait aracın her iki sefer de çekici ile değil, sürerek getir- diği”ne dair beyanda bulunduğunu, buna göre düzenlenen çekici bedeline ilişkin faturalarının gerçeğe aykırı olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava; İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkin olup takip ve dava konusu alacak araç tamir sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Araç tamir ve bakım sözleşmeleri TBK’nın 470 vd. md anlamında eser sözleşmesi niteliği arz etmektedir. TBK’nun 470 maddesinde Eser Sözleşmesi:”Yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir” şeklinde tanımlanmıştır. “Yüklenicinin Borçları” başlıklı 471. maddesinde “Yüklenici, üstlendiği edimleri iş sahibi- nin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göster- mesi gereken meslekî ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır. Yüklenici, meydana getirilecek eseri doğrudan doğruya kendisi yapmak veya kendi yönetimi altında yaptırmakla yükümlüdür. Ancak, eserin meydana getirilmesinde yüklenicinin kişisel özellikleri önem taşımıyorsa, işi başkasına da yap- tırabilir” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2014/2954 Esas, 2015/1463 Karar nolu 24/03/2015 tarihli ilamında ; “Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 vd. Mad- delerinde düzenlenen ‘eser sözleşmesi’, tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Sözleşmenin kurulması ile birlikte yüklenici, eseri imal etme, iş sahibi ise ücret ödeme borcu altına girmektedir. Taraflar aksini kararlaştırmadıkları sürece yüklenici işin tesliminde ücrete hak kazanacaktır. Öte yan- dan, Türk Borçlar Kanunu’nun 474/I. maddesinde açık ayıplar yönünden iş sahibinin eserin tesliminden sonra eseri muayene edip ayıpları uygun bir süre içerisinde yükleniciye bildirmek yükümlülüğü getirilmiştir. Aksi halde, yani iş sahibi, gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse eseri kabul etmiş sayılır. (TBK.nın 477/2). Gizli ayıplar yönünden ise, iş sahibi, gecikmesinin yükleniciye bildirmek zorundadır. Bildirmezse eseri kabul etmiş sayılır. (TBK. 477/3)”denilmektedir. Dosya içeriğinden; davacıya ait aracın motor arızası nedeniyle davalıya ait iş yerine geti- rildiği, aracın tamiri hususunda tarafların anlaşmaya vardıkları, tamirinden sonra aracı getiren kişiye teslim edildiği, aracın bir süre sonra tekrar arızalandığı anlaşılmaktadır. Davacı ilk motor arızasında aracın tamiri için kullanılacak yedek parçaların kendilerince “sıfır” olarak temin edildiğini, eksiksiz şekilde davalıya teslim olunduğunu, ancak davalı tarafça gereği gibi tamirat yapılmadığı için aracın yeniden arızalandığını ileri sürmektedir. Dosya içine sunulan delillerden de ,aracın motor arızası ile ilgili yedek parçaların davacı tarafça temin edildiği, tamir ve işçiliğin ise davalı tarafça gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Dava konusu aracı kullanan … tarafından Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/105 D. İş sayılı dosyası üzerinden yapılan delil tespiti sonucu Makine Mühendisi … tarafından düzenlenen 10/11/2014 tarihli raporda; … plakalı aracın arızasının işçilik ve işçilik ayarlarından meydana geldiği, silindir kapak contasının görev yapmamasından dolayı silindir kapağı ve blokta oluşan su ceketlerinden kartele su indiği, yağ ve su karışmasından dolayı motorun silindir kapağı ve silindir blok yüzeyinin düzgün olmadığı, yeni takılan ana yatakların, krank yataklarının, kol yatak- larının, eksantrik keçesinin, komple yağ filtresinin, yağ pompasının, termostatın, devir daim pompasının bozulmasına neden olduğundan aracın yeniden silindir kapak ve blok yüzey taşlama işlemi yapılması ve bu parçaların yenilenerek tekrar takılması halinde sorunun giderilebileceği, arızanın giderilmesi için değiştirilmesi zorunlu olan parça ve işçilik giderinin 5.944,50 TL, aracın arızasının giderileceği 20 gün için emsal araca ödenecek kira bedelinin 1.000,00 TL toplam masrafın ise 6.944,50 TL olduğu” belirtilmiştir. Bundan sonra davacı şirket tarafından davalı aleyhine 1.309,80 TL araç çekim ücreti + 3.964,80 TL araç kiralama ücreti + 9.792,72 TL araç tamir bedeli + 675,70 TL tespit masrafından ibaret toplam 15.743,02 TL alacağın tahsili talebiyle Silivri … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız takibe girişildiği, davalı borçlunun süresi içinde ibraz ettiği dilekçe ile meydana gelen motor arızasında her hangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığından bahisle borca itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin hak düşürücü süre içinde mahke- meye müracaatla itirazın iptali talepli iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Yerel mahkemece taraflarca gösterilen deliller toplanmış, deliller toplanmış, İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyesi bilirkişi Dr …’den rapor alınmıştır. Düzenlenen teknik bilirkişi raporunda : davacının aracından meydana gelen arızanın davalı tarafça gerçekleştirilen özensiz ve itinasız işçilik ve işçilik ayarlarından meydana geldiği, satın alınan yedek parçaların orijinal olduğu ve kullanılmış olmadıkları, arızanın kullanılan yedek parça- lardan meydana gelmediği, Buna göre araç onarım giderini ilişkin 9.792,70 TL, ikame araç kira bedeline ilişkin 2.124,00 TL talep edilebileceği, davacı tarafın talep ettiği 1.309,80 TL tutarındaki çekici ücretinin 944,00 TL’lık kısmının davalının tamir işlemi ile ilgili olmadığı, bu nedenle 365,80 TL’lık kısmının talep edilebileceği tespit edilmiş olup rapor dosyadaki delillere ,hükme ve denetime elverişlidir. Mahkemece ,araç onarım gideri,ikame araç kira bedeli ve çekici ücreti yönünden verilen kararda usul ve yasaya aykırılık tespit edilmediğinden taraf vekillerinin bu yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Delil tespiti gideri olarak 480,00 TL hüküm altına alınmış ise de, celp edilen Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/105 D İş dosyasının tetkikinde delil tespiti için sarf olunan giderin 625,70 TL olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin tespit giderine ilişkin istinaf başvurusunun yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf baş vurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine, davacının istinaf baş vurusunun kısmen kabulüne, tespit edilen eksiklik yargılama gerektir- mediğinden HMK 353/1-b-2 md gereğince, esasa ilişkin olarak yeniden davanın kısmen kabulü yönünde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; A- Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine, B- Davacının istinaf talebinin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak yeniden esas hakkında; 1- Davanın kısmen kabulüne, 2- Davalının Silivri … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yönelik itirazının kısmen iptaline, 3- Takibin 12.908,22 TL asıl alacak üzerinden ve bu tutara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, 4- Koşulları oluşmadığından tarafların tazminat istemlerinin reddine, 5- Fazlaya ilişkin istemin reddine, 6- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 881,76 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 190,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 691,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, 7-Davacı tarafça sarf edilen 190,14 TL peşin harç, 1.060,00 TL bilirkişi ücreti, 333,90 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.584,04 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 1.298,81 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, 8-Davalı tarafça sarf edilen 120,00 TL tebligat ve posta masrafından davanın red oranı dikkate alınarak 21,61 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, 9- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hüküm altına alınan dava değerine göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 10- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince red olunan dava değerine göre 2.834,80 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 11- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davacıya isteği halinde ilk derece mah- kemesince iadesine, Davalıdan Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 881,76 karar ve ilam harcından, peşin alınan 217,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 663,80TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına, Davacının istinaf sebebiyle yapmış olduğu 27,50 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalının istinaf sebebiyle yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 06/07/2021