Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1702 E. 2022/171 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/1702
KARAR NO: 2022/171
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/10/2020
NUMARASI: 2019/644 E – 2020/695 K
BİRLEŞTİRİLEN 2019/923 ESAS SAYILI DOSYASI;
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 24/01/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 19.840,58 TL ve icra fer’ilerinin ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkiline verilmesine, dava konusunun %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacı yanın ,taahhüt edilen taşınmazların belirtilen şartlarda tesliminin sağlanamaması sebebiyle … Blok … No’lu Bağımsız Bölüm, … Blok … ve … No’lu Bağımsız bölümler için 30.04.2019 tarihinden itibaren fazlaya ve anahtar teslimleri gerçekleşene dek devam eden aylara ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile aylık 1.500,00 TL mahrum kalınan kar payı, kira gideri, … Blok … No’lu bağımsız bölüm ve … Blok …, …, … No’lu bağımsız bölümler için de 30.06.2019 tarihinden itibaren fazlaya ve anahtar teslimleri gerçekleşene dek devam eden aylara ilişkin aylık 1.500,00 TL mahrum kalınan kar payı ile kira giderlerini talep ettiğini ,ancak yasal ve zorunlu mücbir sebepler nedeniyle teslimat geciktiği için davacı yanca bu taleplerin ileri sürülmesi mümkün olmadığını,davalı şirketin yaşanan ekonomik sıkıntılar sebebiyle inşaatları durdurmak zorunda kaldığını, mücbir sebep ortadan kalkar kalkmaz müvekkil şirket ilk zamandaki hızla, makul süreden çok daha kısa bir süre içerisinde, inşaatın teslimi için çabalamadığını,diğer yandan davacı yanın arabulucuk toplantılarındaki beyanları dava dilekçesinde yer vererek gizlilik ilkesini açıkça ihlal ettiğini beyanla davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen 2019/923 esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında adi ortaklığın kurulduğunu, kurulan bu ortaklık ilişkisinin 04/06/2018 tarihinde tarafların karşılıklı rızaları ile son erdiğini, bu ortaklığın son bulması ile birlikte tarafların yukarıda anılan sözleşmeye yönelik fesih nedeniyle aralarında doğacak birtakım hükümleri karara bağlamak için yine 04/06/2018 tarihinde bir protokol imzaladıklarını, ilk sözleşmenin üzerinden bir yıl geçtikten sonra davalı tarafın toplam 7 daireyi müvekkili şirkete teslim etmesi gerektiğini, davalı tarafın ilgili dairelerin anahtar teslimini gerçekleştirmediğini, davalı tarafın üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini, müvekkilinin geciken kira bedellerine ilişkin olarak Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi açtığını, ancak davalı yanın itiraz ettiğini ileri sürerek,, Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, anahtar teslimi yapılmayan taşınmazların fazlaya ve anahtar teslimleri gerçekleşene dek devam eden aylara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik takip miktarı olan 10.518,34-TL ve icra fer’ilerinin ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkiline verilmesine, dava konusu alacak likit ve belirlenebilir olduğundan dava konusunun %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; tarafların Protokoller ile taraflar arasında düzenlenen düzenleme şeklindeki Arsa Payı İnşaat Sözleşmesini fesh ettikleri ve yeni protokoller önemli yeni hükümler getirdikleri ve ek sözleşme niteliği taşımadığı, sözleşmenin esaslı unsur olan teslim süresi ile cezai şart gibi böylelikle esaslı unsurda değişiklik yapıldığı görülmekle bu konudaki emsal HGK’nun 06/05/192 tarih 1992-15-161-313 sayılı kararları dikkate alınarak tadilin de resmi resmi şekilde olması gerektiği, resmi şekilde yapılmayan protokollerin TBK’nun 237, TBK’nun 13, TMK’nun 706 maddeleri uyarınca geçersiz protokoller nedeniyle davacılar cezai şart istemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı,davacı vekili vekili istinaf etmiştir. Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın eksik ve yanlış inceleme sebebiyle açıkça hukuka aykırı olup söz konusu kararın kaldırılması gerektiği, zira İlk derece mahkemesinin iki hususta yanılgıya düştüğü, İlk yanılgı olarak, ilk derece mahkemesinin gerekçesinde “Taraflar Büyükçekmece … Noterliginin 09/01/2018 tarih ve … yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesini feshetmişlerdir.” dediğini, bu değerlendirmenin tamamen yanlış olduğunu, zira davanın taraflarının, dava dışı üçüncü kişilerle yaptıkları Büyükçekmece … Noterliği 09.01.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesini hiçbir zaman feshetmediklerini, dosya içerisinde işbu düzenleme şeklindeki noter onaylı sözleşmenin feshedildiğine dair hiçbir yazılı veya sözlü beyan ya da bilgi bulunmadığı, davanın taraflarının feshettiği tek sözleşmenin, müvekkili ile davalı arasında kurulan Büyükçekmece … Noterliği 25.12.2017 TARİH VE … yevmiye no’lu adi ortaklık kurulmasına ilişkin sözleşme olduğu, Yani taraf şirketlerin, dava dışı üçüncü şirketlerle imzalamış olduğu Büyükçekmece … Noterliği 09.01.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesini asla feshetmediklerini, yalnızca kendi aralarında kurmuş oldukları Büyükçekmece … Noterliği 25.12.2017 Tarih ve … Yevmiye No’lu Adi Ortaklık Kurulmasına İlişkin Sözleşmeyi feshettiklerini,bu nedenle ilk derece mahkemesinin değerlendirmesinin açıkça hatalı olduğunu,Büyükçekmece … Noterliği 04.06.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nin Devri ve Taşınmaz Satış Vaadi sözleşmesinin 2. Sayfasındaki hükümden, mahkemenin feshedildiği kanaatine vardığı sözleşmenin feshedilmediğinin, tam aksine ayakta tutulduğunun açık olduğu, “Büyükçekmece … Noterliği tarafından 09.01.2018 tarih ve … yevmiye no ile düzenlenmiş Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’ni (sözleşmenin; … A.Ş’nin kar payına ve hissesine düşen inşaat maliyet ve masraflarına istinaden devir ve tescil edilecek olan bağımsız bölümler haricinde) tüm koşul ve şartları aynen baki olmak üzere ve tüm yükümlülükleri ile birlikte … ANONİM ŞİRKETİ’ne devir ediyoruz.” şeklinde düzenleme olduğu, buradan da açıkça anlaşıldığı üzere söz konusu sözleşme feshedilmemiş olup yüklenici adi ortaklığın tüm hak ve yükümlülükleri davalı … A.Ş.’ye devredildiği, buna karşılık da müvekkiline birtakım dairelerin anahtar teslimi yapılacağına ilişkin hüküm konulduğunu, zaten huzurdaki dava da işbu dairelerin anahtar tesliminin davalının kusurundan ötürü yapılmamasından kaynaklı mahrum kalınan kâr paylarının tahsili talebine ilişkin olduğu, İkinci yanılgının ise ; İlk derece mahkemesinin “Daha sonra tekrar bir araya gelerek gerek 04/06/2018 gerekse 01/03/2019 tarihli ek protokoller ile yeni sözlesmeler yapmıslardır…HGK’nun 06/05/192 tarih 1992-15-161-313 sayılı kararları dikkate alınarak tadilin de resmi resmi şekilde olması gerektigi, resmi sekilde yapılmayan protokollerin TBK’nun 237, TBK’nın 13, TMK’nun 706 maddeleri uyarınca geçersiz protokoller nedeniyle davacılar cezai şart istemeyeceğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.” şeklindeki değerlendirmesinin de tamamıyla hatalı olduğu, zira taraflar arasında 04.06.2018 tarihinde düzenlenen sözleşmenin hem kendi aralarında adî yazılı şekilde hem de dava dışı üçüncü şirketler de dahil edilerek resmî şekilde yapıldığını, ortada geçersiz bir sözleşme bulunmadığı, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararında belirtmiş olduğu hususların açıkça hatalı olduğu, bu sebeplerle kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, taraflar arasında kurulan ve daha sonra feshedilen adi ortaklık sebebiyle, davalı şirketin tasfiye kapsamındaki taahhütlerini ihlal ettiği gerekçesiyle tazminat talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; taraflar arasında Büyükçekmece … Noterliği 25.12.2017 Tarih ve … Yevmiye Nolu sözleşmesi ile … VE … ADİ ORTAKLIĞI kurulmuş olup , bu ortaklık ile yüklenici firma olarak dava dışı şirketler … Ltd. Şti. ve … Ltd. Şti ile Büyükçekmece … Noterliği 09.01.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzalanmış, bu sözleşmede, taraflarca kurulan adi ortaklık yüklenici konumunda olduğu, sözleşmenin konusunun, yüklenici tarafından birtakım inşaatların yapılması ve kat irtifakına konu bağımsız bölümlerin taraflar arasında paylaşımı olduğu, daha sonra taraf şirketlerin , kurulan işbu adi ortaklık ilişkisini karşılıklı rızaları ile Büyükçekmece … Noterliği 04.06.2018 Tarih ve … Yevmiye numarasıyla düzenlemiş oldukları Fesihname ile sona erdirdikleri, fesihnamede adi ortaklığın bütün hak ve yükümlülüklerinin , dava dışı üçüncü şahıslarla imzalamış olduğu sözleşmelerde, davalı kurum … A.Ş.’ye devredildiğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Böylece dosyadaki bu deliller ve tarafların beyanlarına göre ,taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu ve daha sonra feshedildiği konuları sabit olup, bu hususlarda uyuşmazlık da bulunmamaktadır. Adi ortaklığın feshedilmesinden sonra, bu kez taraflar, Büyükçekmece … Noterliği 04.06.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nin Devri ve Taşınmaz Satış Vaadi sözleşmesini dava dışı diğer şirketler olan … Ltd. Şti. ve … Ltd. Şti. ile birlikte imzalamışlardır. Taraflarca ayrıca bu sözleşme dışında 04.06.2018 tarihli adi yazılı Sözleşme ile de adi ortaklığın hak ve yükümlülüklerinin devri ve davacıya bu devirden kaynaklanan kâr payına ilişkin olarak davalı şirketçe teslim edilecek taşınmazların yazılı olduğu 04.06.2018 tarihli adi yazılı bir sözleşme de düzenlemiş olup,adi yazılı bu sözleşmede tarafların ve dava dışı yukarıda yazılı şirketlerce imzalanmıştır. Büyükçekmece … Noterliği 04.06.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu sözleşmeye ve 04.06.2018 tarihli adi yazılı sözleşmeye göre, adi ortaklığın dava dışı üçüncü kişilerle imzalamış olduğu Büyükçekmece … Noterliği 09.01.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi tüm koşul ve şartları aynen devam edecek olup adi ortaklığın feshinden kaynaklanan tüm hak ve yükümlülüklerin davalı şirkete devredileceği, davacıya ise adi ortaklığın feshi sebebiyle kazanç payı olarak sözleşmede yazılı taşınmazların tapuda devredileceği ve 09.01.2019 tarihinde de fiilen teslim edileceği kararlaştırılmıştır. Böylece ,yukarıda açıklanan sözleşme hükümlerinden de anlaşılacağı üzere davanın taraflarının , dava dışı üçüncü kişilerle yaptıkları Büyükçekmece … Noterliği 09.01.2018 Tarih ve … Yevmiye No’lu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesini feshetmedikleri, bu sözleşmenin feshedildiğine dair hiçbir yazılı veya sözlü beyan ya da bilgi bulunmadığı, davanın taraflarının feshettiği sözleşmenin ise ,kendi aralarında yaptıkları Büyükçekmece … Noterliği 25.12.2017 tarih ve … yevmiye no’lu adi ortaklık kurulmasına ilişkin sözleşme olduğu,bu sebeple mahkemenin bu husustaki gerekçesinin hatalı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmıştır. Yine, bu hatalı tesbitten yola çıkılarak, mahkemece “Protokoller ile taraflar arasında düzenlenen düzenleme şeklindeki Arsa Payı İnşaat Sözleşmesini fesh ettikleri ve yeni protokoller önemli yeni hükümler getirdikleri ve ek sözleşme niteliği taşımadığı, sözleşmenin esaslı unsur olan teslim süresi ile cezai şart gibi böylelikle esaslı unsurda değişiklik yapıldığı, tadilin de resmi resmi şekilde olması gerektiği, resmi şekilde yapılmayan protokollerin TBK’nun 237, TBK’nun 13, TMK’nun 706 maddeleri uyarınca geçersiz protokoller olduğuna ilişkin gerekçesinin de hatalı olduğu, feshedilmeyen tüm sözleşmelerin geçerlilik şartına uygun yapıldıkları tartışmasızdır. Taraflar ve 3. kişi şirketler arasında imzalanan ve “Tasfiye Protokolü” niteliğindeki 04/06/2018 tarihli adi yazılı protokolün resmi şekilde yapılmasını gerektiren yasal bir zorunluluk bulunmamaktadır. Bu sözleşme davalı tarafın da kabulünde olup,ekonomik sıkıntılar ve mücbir sebep dolayısıyla sözleşmedeki taahhüdün yerine getirilemediği ve mücbir sebebin sona ermesi halinde yerine getirileceği cevap dilekçesinde açıklanmıştır. Teslimin zamanında yapılmamasına ilişkin olarak ise dava dışı üçüncü şahıslarla imzalanmış olan Büyükçekmece … Noterliği 09.01.2018 Tarih ve … Yevmiye No’su ile düzenlenmiş Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nin 6. maddesinde geçtiği üzere “Yüklenici geçerli bir hukuki neden olmaksızın veya kötüniyetli olarak herhangi bir nedenle işin gecikmesine sebebiyet vermesi halinde arsa sahiplerine isabet eden her bağımsız bölüm için geciken her aya ait olmaz üzere aylık 1.500-TL ifaya eklenen bedel cinsinden cezai şart ödeyeceğini kabul ve beyan eder.” şeklindeki düzenlemenin geçersizliği sözkonusu olmadığından, davalı tadafça tasfiye kapsamında devredilmesi ve teslimi taahhüt edine bağımsız bölümler yönünden,teslimi gereken tarihler ve icra takipleri arasındaki süreye göre tahakkuk eden kira bedellerinin, mahrum kalınan kar-ifaya ekli cezai şart kapsamında değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,yazılı gerekçe ile verilen red kararı usul ve hukuka aykırı olmakla,davacının istinaf talebinin kabulü ile karar kaldırılarak, HMK 353/1-a-6. Maddesine göre dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yukarıda açıklanan şekilde yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.24/01/2022