Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/163 E. 2021/1467 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/163
KARAR NO: 2021/1467
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/06/2019
NUMARASI: 2017/264 E – 2019/984 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; şirkete ait basımevinde 17/04/2016 tarihinde yangın meydana geldiğini, yangın sonrası sigorta şirketi tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucunda yangın nedeniyle işyerinde meydana gelen zararın 860.074 TL olduğunun tespit edildiğini, bu rakamın 299.492,45 TL’sinin sigorta şirketi tarafından 06/06/2016 tarihinde ödendiğini, Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan başvuru sonucunda yapılan tahkim yargılamasında kurulan hüküm doğrultusunda ana para miktarı olan 129.632,32 TL’sinin de 04/01/2017 tarihinde sigorta şirketi tarafından ödendiğini ve bakiye 430.948,98 TL’lik zararın davacı uhdesinde kaldığını, yangın işyerinde bulunan ve Pazar günü olduğu için faal halde bulunmayan … marka baskı makinası motoruna elektrik enerjisi taşıyan kablonun pano çıkışında, zeminden geçen kısmında iki noktada ark meydana gelmesiyle başladığını ve makine bünyesinde bulunan yağın tutuşmasıyla büyüyerek makinanın tamamen yanmasına ve işyerinin yangın nedeniyle zarara uğramasına neden olduğunu, yangın uzmanı tarafından yapılan incelemelerde makinayı besleyen elektrik panosunda herhangi bir kısa devre görülmediğini, makinanın harici yanmaya maruz kaldığını, elektrik panosunda baskı makinası alt motoruna giden elektrik kablosunda hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, aynı gün bina dışında toprak altı kabloda çalışma yapıldığını, arıza ile yangının fark edilmesi arasında 20 dakikalık bir zaman dilimi olduğu ve yangının … arızası ile eş zamanlı başladığını, yangının tali elektrik panosundan çıkan … marka baskı makinası motoruna elektrik enerjisi taşıyan kablonun pano çıkışında zeminden geçen kısımda 2 noktada kısa devre meydana gelmesi ile başladığını, yangına neden olan elektrik arkının … yer altı hattında 17/04/2016 tarihinde oluşan arıza kısa devre sonucu aşırı akım gelmesi sonucunda tetiklenmesi ile meydana gelmiş olacağının yangın uzmanı bilirkişi … tarafından rapor altına alındığını, davacının başvurusu üzerine Elektrik Mühendisleri Odası tarafından görevlendirilen bilirkişi … tarafından yapılan incelemelerde davalının sorumluluğunda olan dağıtım transformatörü ile davacı binası arasına döşenmiş kabloların 3×120+70 kablo zırhlı yer altı kablosu olmayıp, NNY kablo olduğu ve davalı sorumluluğunda olan kofralar ve dağıtım panosunun mühürsüz olduğunu, bu durumun iş sağlığı ve güvenliği açısından tehlike arz ettiğinin tespit edildiğini, 17/04/2016 günü oluşan elektrik arızasını … onarım ekibi arızalı kabloyu bulmak için asfaltı kazdığını, kabloda arıza bulamadığını, sisteme elektrik verildiğini, arklar ve patlamalar olduğunu ve 3-4 m ilerisi tekrar kazılarak kablo arızasını tespit ederek onardıklarını, davalının sorumluluğunda olan yer altı enerji kablosunun standartlara uygun olmadığını ve kablo tranşesinin standartlara uygunsuzluğundan dolayı arızalandığını, yer altı kablosunun işletme toprağı ucu transformatör ile bağlantısının kopması ve yer altı kablosunun işletme tarafı fazlardan biri ile kısa devre olması nedeniyle yangına sebebiyet verdiği tespit edilerek raporlandığını, davalıya 20/04/2016 tarih ve YLK-2016/0010 sayılı dilekçe ile başvuru yapıldığını, ancak davalı tarafından sorumsuz oldukları iddiasıyla taleplerinin reddedildiğini, meydana gelen yangın nedeniyle oluşan zararın şimdilik 430.948,98 TL’sinin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ile dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu olayda sorumluluk kabul etmediklerini, davacının iddia ettiği elektrik dağıtım sisteminin … A.Ş.’ye ait olduğunu, davalı şirketin perakende satış şirketi olduğunu ve dağıtım hatlarından sorumlu olmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, dava dilekçesinde anlatılan olay bakımından gıyaplarında alınan raporları kabul etmediklerini, davacının sigortalama dışında teknik olarak yangına yönelik ne tür önlemler aldığının açıklanmadığını, davalı şirketin olayda husumet ehliyetinin olmadığını ve zarar miktarını kabul etmediklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İhbar … A.Ş. Vekili dilekçesinde; davaya konu olayda meydana gelen hasarın, müvekkili şirketin dağıtım faaliyetinden kaynaklanmadığını, elektrik enerjisinde herhangi bir sorun olmadığının ilgili birimlerce tespit edildiğini, bu durumda tüm binadaki ve sokaktaki abonelerin etkilenmesi gerektiğini, ayrıca bilirkişi raporunda da yangının işyerinde bulunan… marka baskı makinasının motoruna enerji temin eden kablonun pano çıkışında zeminden geçen kısmında iki noktada ark meydana geldiğini ve bu beyanda makine bünyesinde bulunan yağın tutuşmasına neden olduğunun belirtildiğini, bilirkişi raporunda belirtilen yanan kablonun müvekkili şirkete ait olmayan iç tesisata ait olan kablo olduğunu, söz konusu yangının iç tesisatta başladığının açıkça belirtildiğini, yangının çıkmasına neden olan kabloların, yapı bağlantı kutusu ve sayaç sonrası olması nedeniyle, müvekkili şirketin dağıtım faaliyeti kapsamı dışında olduğunu, ilgili kabloların koruma sistemleri tesisi ve işletilmesinin davacı tarafın sorumluluğunda olduğunu, müvekkili şirketin davada taraf gösterilmediğini, davanın öncelikle husumet yönünden reddi gerektiğini, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunun 3., 9., 10., Elektrik Piyasası Dağıtma Yönetmeliğinin 10.maddesi, Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliğinin 3.maddesideki düzenlemeler göz önüne alındığında açılan davanın tarafının elektriğin tüketicilere satışını yapan şirket olan davacı şirket olmadığını açıkça gösterdiğini, müvekkili şirket yönünden de iletim tesislerinin ve dağıtım gerilim seviyesinden bağlı tüketim tesislerine ait şalt sahalarının bittiği noktadan sonraki nihayet direğinden alçak gerilim seviyesine bağlı tüketicilerin yapı giriş noktalarına kadar bina giriş ve sayaç arası hariç elektrik dağıtımdan sorumlu olması nedeniyle davaya konu olayın iç tesisattan kaynaklandığına ilişkin tespitler karşısında müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, Elektrik Piyasası Dağıtım Yönetmeliğinin 21.maddesi, kapsamında, davalı … A.Ş’nin tedarik şirketi olduğu, bakım ve onarımdan sorumlu olmadığı, bakım, onarım ve arızanın giderilmesinin ihbar olunan … A.Ş’ye ait olduğu, İstanbul Avrupa yakasında arızaların giderilmesinin … A.Ş.’nin yetkisinde bulunduğu, her iki şirketin birbirinden farklı şirketler olduğu, davalı şirketin bu davada pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı,vacı tarafın HMK.nın 124.maddesinde belirtilen taraf değişikliği müessesine başvurulmadığı gerekçesiyle ;”Davanın husumet yönünden reddine” oyçokluğu ile karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;davanın kabulü gerektiği,yangına sebep olan enerji veren kabloların davalının sorumluluğunda olduğunu,yeraltı kablolarının standartlara uygun olmadığını,onarım işleminin davalı çalışanlarınca gerçekleştirildiğini,ve BK 49 md gereği davalının sorumluluğu olduğunu,davalının husumet ehliyetinin bulunduğunu,temsilcide yanılma olsa bile davanın doğru hasma yöneltilmesi için makul bir süre verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Elektrik Dağıtım Yönetmeliğinin 21.maddesinde “Dağıtım şirketi; lisansı kapsamındaki dağıtım bölgesinde elektriğin dağıtım sistemine girişinden tüketim noktalarına iletilmesine kadar olan tüm aşamalarda, enerji akışının gerçek zamanlı olarak izlenmesi, sisteme ilişkin ihbarların alınması ve sonuçlandırılması ve koruyucu bakım onarım hizmetlerinin planlanması ile uygulanması konularında gerekli iletişim alt yapısını kurmakla yükümlüdür.” hükmü gereği,dava dışı …’ın enerji akışı sırasında akışı izleme ve koruyucu bakım ve onarım hizmeti sağlamakla görevli olduğu açıktır.Bu durumda söz konusu yer altı kablo onarımı sırasında yangının meydana geldiği ileri sürülmekle ve bilirkişi kök ve ek raporla bu husus belirlendiğinden,işbu davada davalı Bedaş’a husumet yöneltilemeyeceği anlaşılmıştır. İstinafa konu işbu davada ise , davacının HMK 124.madde gereği taraf değişikliği talebinde bulunmadığı da görülmüştür. O halde ,yangına maruz kalan davacının, … ve …’ın ayrışma sonucu görevlerini tam olarak bilme durumunda olmadığı hususu değerlendirildiğinde, konuya ilişkin Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/18930 E.2018/5740 K.sayılı ilamında belirtildiği gibi,davalı ile dava dışı Bedaş arasındaki ilişkinin niteliği gözetilerek husumetin … yerine …’a yöneltilmesinin hasımda değil hasmın belirlenmesinde (temsilcide) yanılgı olarak kabul edilerek, davanın doğru hasma yöneltilmesi hususunda HMK 124.madde kapsamında taraf değişikliği talebi konusunda davacının beyanının alınması gerekirken,bu beyan alınmadan karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunmamıştır. Bu durumda davacının istinaf talebinin kabulü ile kararın HMK 353/1a-6.madde gereği kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/05/2021