Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1138 E. 2021/3079 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/1138
KARAR NO: 2021/3079
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/03/2020
NUMARASI: 2017/122 E – 2020/255 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 22/11/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı … A.Ş.’ye ait …plakalı aracın davacı şirkete ait servise 24/02/2016 tarihinde çalışmaz bir halde,çekici ile getirilerek bırakıldığını, Araç üzerinde yapılan servis kontrolü neticesinde onarım ve değişim gerektiren parçaların belirlendiğini, gerekli bütün işlemler yapılarak tamirin tamamlandığını, tamir masrafı olarak 7.864,71 TL fatura düzenlediklerini, Fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle davalı/borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının “takip alacaklı durumundaki firmaya salt bakım için bırakılan aracın yanarak zarara uğramasına sebebiyet verildiği, olmayan hizmet nedeniyle fatura tanzim edilemeyeceği ” gerekçesiyle itirazda bulunduğu, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiğini, Olayla ilgili olarak İBBB İtfaiye Daire Başkanlığı’nca düzenlenen yangın raporu ve sigorta şirketince aldırılan ekspertiz raporuna göre davalının aracındaki yangının elektrik tesisatın- dan kaynaklandığını, davacının aracında meydana gelen hasarın müvekkili ile ilgisinin bulun- madığını, Takip konusu fatura bedelinin de henüz ödenmediğini beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlunun % 20 oranından az olmamak üzere icra-inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; Müvekkili şirkete ait … marka … plakalı aracın, davacı tarafa ait serviste bulunduğu sırada davacının özensizliği nedeniyle yanarak pert olduğunu, davalının bu nedenle zarara uğradığını, Sigortanın piyasa bedelinin çok altında ödeme yapmasından ve davalının sigorta indiriminden faydalanamamasından kaynaklanan zararının giderilmediğini, bu hususta keşide ve tebliğ olunan ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, Davacının müvekkiline her hangi bir hizmet sunmadığını, bu nedenle alacak talep edemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce: “1-Davanın kabulü ile İstanbul … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasına, davalının itirazının iptali ile takibin takip talebindeki diğer koşullarla devamına, 2-Davacının icra inkar talebinin alacak likit olmadığından reddine” karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Uyuşmazlıkla ilgili olarak alınan 15/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda ”Davacı şirketçe düzenlenen İş Emrinin ve Onarım Faturasının incelenmesinden, araçta enjektör değişimi ile emme manifoldu değişimlerinin yapıldığı, turbo contasının ve motor braketlerinin değiştirildiği anlaşılmaktadır. Buna göre davacı şirket tarafından dava konusu aracın doğrudan motoruna müdahale edildiği ve motor parçalarının değiştirildiği görülmektedir. Davacı şirketçe aracın motoruna yanlış ve/veya eksik müdahale edildiği, gerekli işlemlerin hatalı ve eksik yapıldığı ve aracın motoru çalış- tırılıp yol testine çıkıldığında, motor kısmından yangının başladığı, buna göre araçtaki yangının da- vacı şirketin onarımı sırasında hatalı müdahalesi sonucu başladığı ve geliştiği kanaatine varılmıştır. Zira davacı şirket araca müdahale etmeden önce bozulan araçta bir yangın çıkmadığı dikkate alındığında, yangının çıkış nedeninin, davacı şirketçe yapılan müdahale olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu araçtaki yangın, davacı şirketin hatalı iş ve işlemleri sırasında oluştuğu, davacı şirketin davalının aracını gerektiği şekilde onaramadığı, bu nedenle davalı şirketten bir alacağının olmadığı kanaatine varılmıştır. ” denilmek suretiyle davacının davalıdan isteyebileceği bir maddi zararın olmayacağı sonucuna varıldığını, Daha sonra alınan 05/02/2020 tarihli raporda, varsayıma dayalı olarak bunun aksi kanaate varıldığını, Üçlü heyet tarafından hazırlanan raporda ise yangının çıkış sebebinin ortaya konmadığını, “bunun bir üretim hatası sonucu gerçekleştiği”nin bildirildiğini, Dava konusu aracın uzun zamandan beri araç müvekkili tarafından kullanıldığını,eğer iddia edildiği gibi bir üretim hatası olsaydı, bu yangın daha önce de çıkabileceğini, Davalı müvekkiline aracın davalının tamir ve tadilattaki özensizliği nedeniyle yandığını ve davalının bu nedenle zarara uğradığını , davacının takip ve dava konusu fatura bedelini talep edemeyeceğini, Mahkeme kararının gerekçesinde ileri sürülen hususların gerçeği yansıtmadığını be- yanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Dava konusu alacağın araç tamir bedelinden kaynaklandığı, davacı tarafça davalının … plakalı aracının tamiri ile ilgili olarak düzenlenen faturanın ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibine girişildiği ,itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği ve takip alacaklısı tarafından itirazın iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Dosya içeriğinden; Davalının maliki olduğu aracın “stop ediyor” şikayeti ile 16/02/2016 tarihinde davacıya ait işyerine getirildiği, burada tamir edildikten sonra 27/02/2016 tarihinde servis çalışanı … tarafından hava alanı istikametine doğru yol testine çıkıldığı, hava alanı kavşağı dönüşünde araçtan dumanlar çıktığı, sürücü …’in yangın söndürme cihazı ile yangına müdahale etmeye çalıştığı, ancak aracın alev alması sonucu yandığı ve “pert” hale geldiği anlaşılmaktadır. Eldeki davada davacı, davalının aracı için sunduğu tamir bedeline ilişkin fatura bedelini talep etmekte, davalı ise davacının özensizliği nedeniyle aracının yanması sonucu zarara uğradığını beyanla zararın tazminine ilişkin haklarını saklı tutarak fatura bedelinin hak edilmediğini savunmaktadır. Uyuşmazlık, davacının ayıplı tamir /bakım hizmeti sunup sunmadığı, davalını aracında meydana gelen yangının davacı tarafça gerçekleştirilen tamir işleminden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davacının tamir bedelini talep edip edemeyeceği hususunda toplanmaktadır. Araç tamir ve bakım sözleşmeleri TBK’nın 470 vd. md anlamında eser sözleşmesi niteliği arz etmektedir. TBK’nun 470 maddesinde Eser Sözleşmesi:”Yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir” şeklinde tanımlanmıştır. Eser sözleşmesinde, işin uzmanı sayılan yüklenici, yapımını yüklendiği işi, özen borcu gereği olarak fen ve sanat kurallarına, sözleşme hükümlerine, kendisine duyulan güvene ve beklenen amaca uygun şekilde yapmakla yükümlüdür. Eser sözleşmelerini diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran önemli hususlardan birisi sonuç sorumluluğu, yani tarafların iradeleri doğrultusunda yüklenici tarafından bir sonucun meydana getirilmesi taahhüdüdür. Zira; eser sözleşmesinde bir eserin, sonucun yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir. Bu borcun altına giren taraf yani yüklenici, işin mahiyeti gereği işi sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapması ve ona zarar verecek her türlü eylemden kaçınmasıdır. Eserin, sözleşmede kararlaştırılan niteliklerine, ya da iş sahibinin beklediği amaca uygun olmaması veya lüzumlu bazı vasıflardan bir ya da bir kaçının bulunmaması halinde ayıplı yapıldığının kabulü gerekir. Eser sözleşmesinde, yüklenici belli bir sonucu (eser) taahhüt ettiğinden sonuç gerçekleşirse, yüklenici borcunu ifa etmiş sayılır ve ücrete hak kazanır. Eldeki davada,dava konusu olay ile ilgili olarak düzenlenen, -İBBB İtfaiye Daire Başkanlığı’nca düzenlenen 27/02/2018 tarihli Yangın Raporu’nda; “yangının söndürülmesine müteakip yapılan inceleme ve araştırma sonucunda, seyir halindeki … plaka sayılı … marka aracın ,motor kısmı elektrik tesisatının kablo bağlantı yerlerinde her hangi bir nedenle oluşan kısa devrenin kablo izolelerini eritmesi ile yangının başladığı ” -18/03/2016-29/02/2016 tarih 16-422 nolu Ekspertiz Raporu’nda; Yangın Raporu’na atıf yapılarak “aracın motor kısmı elektrik tesisatının kablo bağlantı yerlerinde oluşan kısa devrenin kablo izolelerini eritmesi ile yangının meydana geldiği, -İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. … ve Sigorta Uzmanı … tarafından hazırlanan 15/01/2018 tarihli raporda: “Yangın Raporu’nda, nedeni anlaşılamayan yangın olaylarında kullanılan genel bir ifadenin kullanıldığı, yangın olayının aracın tamir için teslim edilen yetkili servisin personeli tarafından test amacıyla kullanılırken meydana geldiği hususu yeterince dikkate alınmadığından, bu ifadeye itibar edil(e)mediği, davacı şirketçe düzenlenen İş Emrinin ve Onarım Faturası’nın incelenmesinden, araçta enjektör değişimi ile emme manifoldu değişimlerinin yapıldığı, turbo contasının ve motor braketlerinin değiştirildiği, buna göre davacı şirket tarafından dava konusu aracın doğrudan motoruna müdahale edildiği ve motor parçalarının değiştirildiği , davacı şirket araca müdahale etmeden önce bozulan araçta bir yangın çıkmadığı dikkate alındığında davacı şirketçe aracın motoruna yanlış ve/veya eksik müdahale edildiği, gerekli işlemlerin hatalı ve eksik yapıldığı ve aracın motoru çalıştırılıp yol testine çıkıldığında, motor kısmından yangının başladığı, yangının çıkış nedeninin, davacı şirketçe yapılan müdahale olduğu”, – Dava dışı … Sigorta Şti tarafından davalı … Hizm. İth. İhr. San ve Tic. A.Ş. Aleyhine Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde TTK 1472 md gereğince açılan rücuen tazminat talepli dava dosyasına Makine Yüksek Mühendisi Dr. …, Elektrik Mühendisi … ve Sigorta Eksperi … tarafından sunulan 11/09/2017 tarihli raporda; “gerek yangın raporu içeriği, gerekse bahse konu aracın hasarına ilişkin mübrez fotoğraflar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, araçta meydana gelen yangının elektrik tesisatı kaynaklı ve aracın üreticisinin sorumluluğunda değerlendirilmesinin uygun olacağı, yangın ile meydana gelen harabiyet nedeniyle elektrik tesisatının net olarak hangi parçasından kaynaklı çıktığının belirlen- mesinin mevcut bilgilere göre mümkün olmadığı, davalı … A.Ş’nin vermiş olduğu servis hizmeti nedeniyle bu yangından dolayı kusurlu ve sorumlu tutulmasının teknik olarak mümkün olmadığı, aracın yetkili ithalatçısı dışında … market çıkışlı olması ve aracın hasarsız ikinci el emsal değerine ek olarak sovtaj bedeli de dikkate alındığında sigorta firmasının sigortalısına ödediği hasar bedelinin kadri maruf bulunduğu “, – Yine ilk derece mahkemesince aldırılan Makine Mühendisi … ile (uzmanlığı belirtilmeyen) …’dan aldırılan bila tarihli raporda “aracın maruz kaldığı alevli yangının motor bölümü elektrik tesisatı üzerinde oluşan elektriksel kısa devre sonucu oluşan bir yangın olduğu, bu yangının oluşmasında servisin onarım maksatlı araçta yapmış olduğu işlemler arasında uygun illiyet bağının bulunmadığı, aracın servise kurtarıcı marifetiyle getirildiği ve motorun çalışma yetisini kaybetmiş halde olduğu, aracın onarımından sonra hareket ve çalışma yetisine kavuşan aracın test maksatlı trafiğe çıkması aracın servis tarafından onarımının yapılmış olduğu yönünde bir kanıt olup seyir halinde araçta meydana gelen yangının yapılan iş ve işlemler ile illiyet bağının bulunmadığı ” belirtilmiştir. Ancak davacının ayıplı tamir hizmeti sunup sunmadığı, meydana gelen yangın olayı ile tamir işlemi arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususunda dosyaya ibraz olunan raporlar birbiri ile çelişkili ve eksik incelemeye dayalı olup uyuşmazlığı çözmeye elverişli değildir. Buna göre, öncelikle, dava konusu aracın hasarına ilişkin renkli fotoğraflar ile hasar dosyasının tamamı sigorta şirketinden, mahalline iade edilen icra dosyası İcra Müdürlüğü’nden celp edildikten sonra- önceki bilirkişiler dışında- ikisi (İTÜ veya YTÜ) üniversitelerin Makine Fakültesi Otomotiv Kürsüsü öğretim üyelerinden, biri yangın konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulacak yeni bilirkişi heyetinden, tüm dosya içeriğine göre; davacının dava konusu tamir işleminin ayıplı olup olmadığı, davacı tarafça müdahale edilen bölümler ve yangının çıkış noktası vs unsurlara göre meydana gelen yangın olayı ile davacı tarafça gerçekleştirilen tamir işlemi arasında uygun illiyet bağı bulunup bulunmadığı hususunda rapor aldırılması, sonucuna göre davacının takip ve dava konusu tamir bedelini talep edip edemeyeceği hususu ile talep edilebilecek tamir bedelinin mahkemece değerlen- dirilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı hukuki değerlendirme ile yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK 353/1-a-6 md gereğince tespit edilen eksiklikler yeniden yargılama gerektirdiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22/11/2021