Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/102 E. 2020/38 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/102
KARAR NO : 2020/38
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/09/2019
NUMARASI : 2019/449 E – 2019/965 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/01/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket adına kayıtlı … plakalı aracın muhtelif tarihlerde iki kere hasarlandığını ve hasarların onarımını davacı şirkette gerçekleştirildiğini, her iki olaydan sonra da faturaların kesildiğini, alacağın tahsili için Bakırköy …. İcra müdürlüğünün… Esas sayılı dosya üzerinden icra takibi başlatıldığını, borçlu şirket icra takibine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini belirterek davalının haksız ve kötü niyetli olarak yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şirket adına kayıtlı … plakalı araç 05/04/2014 tarihinde davacı şirkette onarıma girdiğini, aracın kaskolu olması sebebiyle onarımın kaskodan yapılacağının bildirildiğini, onarıma konu olan davacı şirketin düzenlediği faturayı ihbar olunan … A.Ş adına yansıtma faturası düzenlendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.İhbar olunan sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taleplerin zaman aşımına uğradığını, davacı tarafın talep konusu zararının tamamının karşılandığı belirtilmiştir.Mahkeme yapılan inceleme sonucunda “Davanın zaman aşımı nedeniyle reddine” karar vermiştir.Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri dörtbindörtyüz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı 4.400,00 TL’ye yükselmiştir.Bu sebeple somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından istinaf edilen davada talep, 1.719,50 TL olarak fatura edilen miktardan ibaret olmakla, karar tarihinde miktar itibarıyla karar kesindir. Bu itibarla, istinaf konusu kararın HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf dilekçesinin, HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca karar kesinlik sınırı altında kaldığından reddine,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/01/2020