Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/917 E. 2019/845 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/917
KARAR NO : 2019/845
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/03/2019
NUMARASI : 2019/77 E – 2019/231 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalılardan …’ne bağlı adreste faaliyet gösterdiğini, diğer davalı İgdaş’a doğalgaz borcu olmamasına rağmen doğalgazının kesildiğini, bu kesintinin 2 gün sürdüğünü, daha sonra yapılan sorgulama neticesinde davalı … yönetiminin borcunun bulunduğunu, kesintinin bu durumdan kaynaklandığını, müvekkili şirketin bu kesinti süresince maddi manevi zararlarının oluştuğunu ve bu zararların davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … cevap süresinin uzatılmasını talep etmiş, mahkemece talebin kabulüne karar verilmiştir.İlk derece mahkemesince; davacı vekilinin 28/02/2019 tarihli dilekçesi doğrultusunda davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf başvurusunda özet olarak; davadan sonra müvekkili şirket ile davalılar arasında yapılan görüşme neticesinde, davalılar tarafından müvekkilin mağduriyetinin giderileceğinin taahhüt edilmesi sebebi ile dava dosyasından feragat ettiklerini, müvekkilinin davalı taraflarca hile (aldatma) ve yanılma (hata) nedeni ile iradesi fesada uğratılarak feragat beyanında bulunmasına ikna edildiğini, zararının tazmin edileceğine inandırıldığını, iyiniyeti ile haklı davasından feragat ettiğini, ancak hiç bir şekilde zararının tazmin edilmediğini, bu durumun feragat etmelerinden sonra anlaşıldığını, müvekkilinin davalı taraflarca hile ile aldatıldığını, bu sebeplerden ötürü müvekkilinin feragatten feragat hakkını kullanarak davalı taraflar ile aralarındaki hukuki ilişkiyi geçmişe etkili olarak ortadan kaldırabileceğini, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/13514 E, 2014/12808 K sayılı ilamında feragatten feragatin mümkün olduğunun değerlendirildiğini, gerek kanun gerekse de Yargıtay ilamları ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde ne amaçla feragat ettikleri belli olup, müvekkilinin davalı tarafından aldatıldığı, zararın devamı ve taahhütlerin halen yerine getirilmemesinin dürüstlük kuralı da dikkate alındığında haksız olduğunu ileri sürerek, feragatten fergat ettiklerinden karar kaldırılarak yeniden yargılama yapılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.Dava, davalı … yönetiminin borcu nedeniyle elektriği kesilen davacının maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup, uyuşmazlık yargılama sırasında verilen feragat beyanından dönmenin mümkün olup olmadığına ilişkindir.Dosya kapsamından davacı vekilinin 25.02.2019 tarihli dilekçesiyle; dava dosyasından davalı taraflar … Site Yönetimi ile dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde anlaşmış olmaları sebebiyle vazgeçtiklerini, belirterek dilekçenin son kısmında davadan ve bu dava ile ilgili tüm taleplerin feragat etiklerini ve açılan bu davadan tüm sonuçları ile beraber feragat etiklerini beyan ettiği, mahkemece bu beyan üzerine davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği görülmüştür.6100 sayılı HMK’nın 311. maddesi gereğince davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğurur. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile davacı feragattan dönemez (rücu edemez) feragat ile bağlıdır. Ancak, feragatle ortaya çıkan sonucun buna sebep olan rızayı ifsat eden bir nedenle malul olduğu kanıtlanırsa, doğurduğu netice bakımından hileye, hataya maruz kalan kimseye talep hakkı bahşedeceği kuşkusuzdur.Öte yandan; diğer maddi hukuk işlemlerinde olduğu gibi (BK. madde 23 vd ), hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatın feshi (iptali) için dava açılabileceği gibi feragatın hata, hile veya ikrah nedeniyle geçersiz olduğu aynı davada da savunma yoluyla ileri sürebilir.Keza, 6100 sayılı HMK’nun 311. maddesi, ”feragat ve kabul kesin hüküm gibi sonuç doğurur. İrade bozukluğu hallerinde feragat ve kabulün iptali istenebilir.” hükmünü öngörmektedir.Hal böyle olunca; davacının feragati beyanının hile ile alınıp alınmadığının belirlenmesi için taraf delillerinin toplanması ve feragat iradi ise davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi, değil ise davacı delilleri toplanarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. (Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2016/8186 E – 2019/2143 K, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 2018/2192 E – 2018/9360 K. sayılı ilamları)Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca feragat beyanının hile ile alınıp alınmadığı, irade bozukluğu hallerinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, davacı delillerinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesini temin için kararın kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca karar kaldırılarak, davacının feragat beyanının hile ile alınıp alınmadığı, irade bozukluğu hallerinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, davacı delillerinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar vermek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/05/2019