Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/754 E. 2019/1138 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/754
KARAR NO : 2019/1138
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 23/11/2018
NUMARASI : 2018/844 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 04/07/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde; işyerine ait 5519280 no’lu sayaçtan kaçak elektrik kullandığından bahisle 23.291,00 TL ceza tutanağının tarafına tebliğ edildiğini, elektrik saatinin idareye kayıtlı olup, düzenli fatura geldiğini, bu nedenle kaçak elektrik bedeline ilişkin kuruma itiraz ettiğini, işletmesinin elektrik saatinin mühürlendiğini, kaçak elektrik kullanmadığı halde saatinin mühürlenmesinin kendisini maddi ve manevi zarara uğrattığını beyanla, bilirkişi marifetiyle tüketim miktarının hesaplanması ile davalıya borcununu belirlenmesi ayrıca sayaç üzerinde kaçak tüketim olup olmadığının da bilirkişi tarafından tesfine yönelik borçlu olmadığının tespitine, bu dava sonuçlanana kadar elektrik saatinin üzerinde bulunan mührün kaldırılması için … İşletme Müdürlüğü’ne yazı yazılarak dükkanındaki elektriğin kesilmemesini talep ve dava etmiştir.Davalı tutulan kaçak tespit tutanağına göre davacının kaçak elektrik kullandığının video ve diğer kayıtlarla sabit olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.Tüketici mahkemesinde açılan davada davacının tüketici olmadığı belirtilerek 02/10/2017 günlü görevsizlik kararı ile dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, devamında ise aynı mahkemenin 11/12/2017 tarihli müzekkeresi ile davacı hakkında davanın görevsizlik kararı ile Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ise de, davacının mağdur olmaması için 23.292,00 TL’lık borç yönünden teminatsız ihtiyati tedbir kararı verildiğini, (ancak tedbir kararının bu borç dışındaki borçları kapsamadığı da bildirilerek), davalıya yazılan müzekkerenin gönderildiği, ihtiyati tedbir kararına ait görevsizlik kararı veren Tüketici Mahkemesinin bir kararına rastlanmadığı, ihtiyati tedbir kararının sadece müzekkere ile verildiğinin görüldüğü, UYAP kayıtları ile fiziki dosya kapsamından ihtiyati tedbir kararına rastlanmadığı anlaşılmıştır.Asliye Hukuk Mahkemesi ise davacının talebi doğrultusunda davalıya yazılan 23/03/2018 tarihli müzekkere ile Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesinin 11/12/2017 tarih ve 2017/99 E. sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararının dava sonuna kadar geçerli olduğunu bildirerek ayrıca, ticarethane aboneliği bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vererek dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.Asliye Ticaret Mahkemesi davacının tacir olup olmadığı konusunda vergi ve beyanname kayıtlarını celp ettikten sonra 16/11/2018 tarihli celsede davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine karar vermiştir.Mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir kararı konusunda yaklaşık ispat koşulunun oluşmadığını, verilen ihtiyati tedbir kararının kanuna ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davanın neticesini temin eden ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, teminatın düşük olduğunu, davalının dava sonunda zarara uğrayacağını belirterek öncelikle ihtiyati tedbirin kaldırılmasını, aksi taktirde teminatın %100 oranına çıkartılmasını istemiştir.Öncelikle davanın açıldığı Tüketici Mahkemesince görevsizlik kararının 02/07/2017 tarihinde verilmesine rağmen bu mahkemece görevsizlik kararı öncesi, görevsizlik kararı ile birlikte verilmiş bir ihtiyati tedbir kararına UYAP ve fiziki dosya kayıtlarında rastlanmadığı açıktır. Mahkeme görevsizlik kararından sonra 11/12/2017 tarihli müzekkeresi ile davacı hakkında davanın görevsizlik kararı ile Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ise de, davacının mağdur olmaması için 23.292,00 TL’lık borç yönünden teminatsız ihtiyati tedbir kararı verildiğini, (ancak tedbir kararının bu borç dışındaki borçları kapsamadığı da bildirilerek), davalıya bildirdiğinden, görevsizlik kararı veren Tüketici Mahkemesinin görevsizlik kararı ile dosyadan el çekmesine rağmen müzekkere ile ihtiyati tedbir kararı verdiği anlaşılmaktadır.Tüketici Mahkemesinin görevsizlik kararından sonra Asliye Hukuk Mahkemesi de aynı müzekkereyi ilgi tutarak ihtiyati tedbir kararın dava sonuna kadar devam ettiğini yine müzekkere ile davalıya bildirmiş, bu konuda herhangibir ara karar tesis etmemiştir.Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı sonrasında ise, Asliye Ticaret Mahkemesi bu konuda müzekkere ile verilmiş ihtiyati tedbir kararına karşı davalının yaptığı itirazın reddine karar vermiştir.
Davanın ilk olarak açıldığı Tüketici Mahkemesi görevsizlik kararından sonra dosyadan el çektikten sonra müzekkere ile ihtiyati tedbir kararı verdiğini davalı kuruma bildirdiğinden, görevsizlik kararından sonra hakim davadan el çekmekle, ortada görevli mahkemece verilmiş bir ihtiyati tedbir kararının olmadığı ortaya çıkmaktadır.Bu nedenle, görevsiz mahkemece, görevsizlik kararından ve davadan el çektikten sonra, ayrıca verdiği ihtiyati tedbir kararı usule uygun olmadığından, bu ihtiyati tedbirin dava sonuna kadar geçerli olduğuna dair Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı da yerinde görülmemiştir.Ayrıca dosyanın son olarak görevsizlik kararı ile geldiği Asliye Ticaret Mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin kararına dayanak geçerli bir ihtiyati tedbir kararı olmadığı düşünüldüğünde, mahkemenin tedbire itirazın reddi kararının da hukuka uygun olmadığı görülmektedir.Açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbir kararının görevsizlik kararı veren Tüketici Mahkemesi tarafından görevsizlik kararından ve el çektikten çok sonra verildiği görülmekle, davalının istinaf talebinin kabulü ile, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadan karar HMK 353/1-b-2. madde gereğince düzeltilerek, Tüketici Mahkemesince davadan el çektikten çok sonra müzekkere ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına dair yeniden aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ihtiyati tedbire itirazın reddine dair 23/11/2018 tarihli ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b-2. maddesi uyarınca düzeltilmesiyle yeniden esas hakkında,
1-İtirazın kabulü ile, Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesinin 2017/99 E. sayılı dosyasından 11/12/2017 tarihli müzekkere ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
2-Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davalıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
3-Davalının istinaf sebebiyle yapmış olduğu 36,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.