Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/683 E. 2020/340 K. 13.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/683
KARAR NO : 2020/340
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/10/2018
NUMARASI : 2018/133 E – 2018/987 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 13/03/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının iş yerinde kullandığı bir kısım elektrik enerjisi bedellerini ödemediğini, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başladıklarını, davalının itirazı ile takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin herhangi bir elektrik hizmetinden yararlanmadığını, taşındıktan sonra ilgili yerin 2 yıl boş kaldığını, faturaların davalıya ait olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davalı tarafın icra takibi sırasında icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği ,davacı tarafın icra takibini İstanbul. 36 İcra Dairesinde başlattıkları, gerek davalının ikamet adresi ve gerekse davalının elektriği kullandığı işyeri adresi itibarıyla yetkili icra dairesinin İstanbul icra daireleri olmadığı, davacının yetkisiz icra dairesinde takip başlatılmış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Sözkonusu kararı davacı vekili istinaf etmiş olup, davalının ticarethanesindeki aboneliğe ait ödenmemiş dönem faturalarına yönelik itirazın iptali davası olduğunu, icra dairesinin yetkili olduğunu ileri sürmüş, kararın kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece ,15/02/2019 tarihli EK KARAR ile HMK 341. maddesi gereği 2018 yılı itibariyle istinaf sınırının 3.560 TL olduğu, dava değerinin ise 2.452,72 TL olması sebebiyle kararın kesin olduğu ve istinaf sınırının altında kaldığı gerekçesiyle ,davacı vekilinin istinaf isteminin reddine, kararın istinaf edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir.Davacı vekilince anılan ek karar süresi içinde istinaf edilmiş, davanın borca ve ferilerine yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, bu nedenle davanın değerinin takip konusu edilen 5.536 ,87 TL olduğu, kararın kesin olmadığı ileri sürülerek, ek kararın kaldırılması istenmiştir.İtirazın iptali davasına konu ilamsız takipte, soyut borç itirazının takibin tamamına yapıldığı, davanın da itirazın tümden iptaline ilişkin olduğu görüldüğü halde, takip miktarı üzerinden harç tamamlatılmadığı anlaşılmış ise de, bu dava takibe yapılan itirazın iptali davası olup, itirazın kısmi iptaline ilişkin bir dava olmadığından, harca esas değerin 5.536,87 TL olduğu kabul edilmelidir. O halde, karar tarihi itibarıyla HMK 341. maddesi uyarınca kesinlik sınırının 3.560,-TL olduğu, bu sebeple karar kesin olmayıp, istinaf yolu açık olmakla, usul ve hukuka aykırı 15/02/2019 tarihli EK KARARIN KALDIRILMASI gerekmiştir.Davacı vekilinin esas karara yönelik istinaf sebeplerinin incelenmesiyle ; davacı tarafça ödenmeyen elektrik borcu iddiası ile başlatılan ilamsız takipte, itirazın iptali talebine ilişkindir.İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de İİK 50. maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Aynı Kanunun 10.maddesine göre ise sözleşmeden doğan takiplerde, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkilidir. Bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Takip davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. Takibin konusu para borcu olduğunda ise, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK 89. maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir. Davanın dayanağı icra takibine konu para alacağı olup, talep edilen borç TBK 89. maddesi uyarınca götürülecek borçlardandır. Davada ise davacının ikametgahın adresine göre icra takibinin davacı adresinin bağlı olduğu İstanbul (Merkez) İcra dairesinde başlatıldığı anlaşılmaktadır. O halde; davacı alacaklının seçimlik hakkı gereği yerleşim yeri olan İstanbul (Merkez) İcra Dairelerinin de yetkili olduğu gözetilerek, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapıldığının kabulü ile mahkemece davanın esasına girilerek, taraflarca davanın esası ile ilgili olarak bildirilen delillerin celp ve değerlendirilmesi gerektiğinden ,karar bu sebeplerle usul ve hukuka aykırı görülmekle ,asıl karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının ek karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile 15/02/2019 tarihli EK KARARIN KALDIRILMASINA,Davacının asıl karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının KALDIRILMASINA, yeniden esas hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13/03/2020