Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/673 E. 2021/209 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/673
KARAR NO : 2021/209
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/05/2018
NUMARASI: 2016/306 E – 2018/589 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 28/01/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı ile babasının sahibinden.com internet sitesinden satılık 0 araç ilanı gördüklerini, davacının babasının ilan sahibi … aradığını ve 2014 model 0 … 16+1 aracı 80.000,00 TL’ye almak konusunda anlaştıklarını, aralarında yaptıkları sözleşme gereği otomobilin dizaynı için 19.300,00 TL’nin de ilan sahibi … eşi olan davalı … hesap numarasına havale yapılmasının istendiğini, davacının da bu miktar parayı bilgileri verilen hesap numarasına yatırdığını, davalının eşi … ile yapılan dizayn sözleşmesi gereği 10 gün içerisinde aracın teslim edileceği bildirildiğini ancak 10 gün geçmesine rağmen araç üzerinde herhangi bir işlem yapılmadığını, bu durum üzerine davacının babası neden herhangi bir işlem yapılmadığını sorduğunda o sırada … ve işçilerinin aracın cam yerlerini kestiklerini ve 10.000,00 TL daha istediklerini, istenilen bu parayı vermemesi durumunda aracın başka birine devredileceğini söylediklerini, davacının babasının aracı geri istemesi durumunda da aracın geri verilmemesi üzerine davacının babasının şikayette bulunduğunu, davalı tarafın aracı teslim etmediği için davacı tarafın ekonomik anlamda sıkıntı yaşadığını, alacağın tahsili yönünden İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini beyanla , itirazın iptaline, %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile hiçbir ticari ilişkisinin olmadığını, davacıyı tanımadığını, eşinin ise davacının babası ile beraber ticaret amaçlı araç alımı yaptıklarını, bu ticaretin kendisi ile ilgisi olmadığını, eşinin banka hesabı olmadığı için para havalesini kendi hesabına havale ettirdiğini, kendi hesabına para yattığında da eşinin parayı alıp, dava konusu araç için harcadığını, davacının dava dilekçesinde belirttiği iddialarının asılsız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava hukuki niteliği itibariyle ticari amaçla alınan otonun dizaynının yapılmaması nedeniyle sebepsiz zenginleşme bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 3. Tüketici Mahkemesinin 2015/554 E. Sayılı dosya ile görülen davada dava konusu aracı okul servisi yapmak amacıyla satın alındığı ifade edilerek , verilen görevsizlik kararı ile dosyanın Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği,ancak görevli Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılama sırasında davacıdan dava harçlarının alınmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca davacının babası … tarafından dava dışı araç satan firmaya karşı açılan davanın bu dava ile birleştirilmesine karar verildiği,daha sonra birleşen davanın bu davadan tefrikine karar verildiği görülmüştür.Mahkeme, davacının talebi ve davalının beyanı ile gönderilen parının vekaleten gönderilip vekaleten alındığının ihtilafsız olmakla uyuşmazlığın taraflarının … ve dava dışı şirket olabileceği TBK 502 ve devamı maddeleri gereğince vekalet ilişkisinden kaynaklanan vekil ile asil arasındaki dava olmadığı, ilişkinin taraflarının dava dışı kişiler olduğu davacının HMK 114 /1-d maddesinde sayılan aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, “Davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine” karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde; davacı … aktif dava ehliyeti bulunmadığının değerlendirilmesinin hukuki olarak yanlış bir değerlendirme olduğunu, davacı … 18 yaşından büyük, kendi geliri olan biri olduğunu,ekte gönderilen kredi bilgileri ve ödeme planı incelendiğinde görüleceği gibi davaccının söz konusu parayı kendi adına kredi çekip davalı … eşi diğer davalı … banka hesabına gönderdiğini, kararın gerekçesinde belirtildiği şekilde gönderilen paranın vekaleten gönderildiği hususunun doğru olmadığını,buna bağlı olarak aradaki ilişkinin vekalet ilişkisi olmamasına rağmen davanın reddine karar verilmesinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.İstinaf incelemesi sırasında, dosyayı inceleyen İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesince kanun yolunun temyiz yolu olması gerekçesiyle dosyanın Yargıtay 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderildiği ve ilgili dairenin 2019/91 E.2019/148 K.sayılı ilamı ile “Bölge Adliye Mahkemeleri 20.07.2016 tarihinde göreve başlamıştır. Hakkında kanun yoluna başvurulan işbu ilk derece mahkemesi kararı 30.05.2018 tarihinde verilmiştir. Bu itibarla bu karara karşı başvurulacak kanun yolu istinaf olup bu başvuruyu inceleyecek olan yer Bölge Adliye Mahkemesi’dir.Her ne kadar işbu dosyada, İstanbul Anadolu 3. Tüketici Mahkemesi’nin 17.12.2015 tarihli kararı ile Ticaret Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verildiği ve bu kararın temyiz edilmeksizin 26.02.2016 da kesinleştiği anlaşılmış ise de bu işlemler en son 26.02.2016 tarihinde sona ermiştir. Görüldüğü gibi bu işlemler 26.02.2016 tarihinde sona erdiği için işbu dosyada HMK’nun Geçici 3. maddesinin 2. fıkrasının uygulanma imkanı yoktur. Bu itibarla dava dosyasının istinaf incelemesi yapılması için ilgili Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmek üzere ilk derece mahkemesi olan İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tetkiksiz iadesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmek üzere ilk derece mahkemesi olan İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi‘ne TETKİKSİZ İADESİNE”, 16/01/2019 tarihinde karar verilmiştir.Uyap kayıtlarında davacının yatırdığı 75 TL tamamlama harcı temyiz aşamasında yatırtılan harç olarak görülmektedir.Dava ilk önce Tüketici Mahkemesinde açıldığından davacı tarafça harçlarının tüketicinin harçtan muafiyeti sebebiyle yatırılmadığı,görevsizlik kararı sonrası Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde yargılama yapılırken eksik dava harçları tamamlanmadan esas hakkında hüküm verildiği anlaşılmıştır. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 27-28. maddelerine göre; harca tabi davalarda, her dava açılırken, davacıdan başvurma harcı ve nisbi harca tabi davalarda nisbi karar ve ilam harcının dörtte biri, maktu harca tabi davalarda ise maktu harç peşin olarak alınır. Dava açılırken, harcın eksik alınmış olması halinde mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanunu’nun 30 ve 32.maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır ve HMK.nun 150. maddesi uyarınca süresinde tamamlanarak yenilenmez ise davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.HMK.nun 120. maddesinde de davacının yargılama harçlarını, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu düzenlenmiştir. Bu sebeple, karar ve ilam harcının peşin olarak yatırılması gereken miktarı ile maktu başvuru harcı ödenmedikçe, davaya devam edilmesi olanağı bulunmamaktadır.Somut olayda,Uyap kayıtlarında davacının yatırdığı 75 TL tamamlama harcının temyiz aşamasında yatırtılan harç olduğu,davanın ilk önce Tüketici mahkemesinde açıldığından davacı tarafça harçlarının tüketicinin harçtan muafiyeti sebebiyle yatırılmadığı,görevsizlik kararı sonrası Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde yargılama yapılırken eksik dava harçları tamamlanmadığı,davacının peşin karar ve ilam harcının 1/4 ü ile başvuru harcını yatırmamış olduğu halde, mahkemece harçlar yatırılmaksızın yargılamaya devamla hüküm kurulmuş olması doğru olmayıp, kamu düzenine de aykırıdır.Açıklanan nedenlerle, dava harcı eksikliği, HMK 355. maddesine göre kamu düzenine ilişkin ve resen dikkate alınacak hususlardan olmakla, diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 120/1, Harçlar Yasası 32 ve HMK 355, 353/1-a-4 maddeleri gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın belirtilen eksiklikler giderilerek yeniden görülmesi için dosyanın ilgili mahkemeye geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davaya ilişkin ilk derece mahkeme kararının HMK 120/1, Harçlar Kanunu 32, HMK 355, 353/1-a-4 maddeleri uyarınca kaldırılmasına, yeniden, davacıdan peşin ve başvuru harçları alınarak yargılamaya devam edilmek üzere,dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,Davacıların sair istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edenlere isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/01/2021