Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/568 E. 2021/688 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/568
KARAR NO : 2021/688
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/11/2018
NUMARASI: 2014/1143 E – 2018/1085 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 09/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahke- mesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yıkama hizmeti sunduğunu, 212/10/46/0/0 işletme kodunda … müşteri numarasıyla kayıtlı sanayi müşterisi olduğunu, elektrik kullanımından kaynaklanan faturaları her ay düzenli olarak ödediğini, ödenmemiş hiç bir faturası olmaması karşın davalı şirketin Avcılar Şube Müdürlüğü’nce 2013/09 dönemine ilişkin olarak 23/09/ 2013 tarih ve … numaralı fatura ile 40.686,90 TL bedelli ek fatura düzenlendiğini, 13/01/2014 tarihinde davalıya başvurarak faturanın incelenerek iptal edilmesi için yazılı talepte bulunulduğunu, fakat davalı tarafından bu başvuruya herhangi bir cevap verilmediğini beyanla davacının söz konusu fatura ile borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … numaralı tesisata ilişkin müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 21/04/2008 tarihinde abonelik sözleşmesi tesis edildiğini, 13/04/2009 tarihinde sayaç değiştirme tutanağı ile davacı şirketin sayacının değiştirildiğini, … KOH sayaç kayıp olduğu belirtilerek yeni sayaç olan … KOH sayacın kaydının yapıldığını, müvekkili şirket yetkilileri tarafından yapılan inceleme neticesinde 21/04/2008 – 01/09/2008 tarihleri arasında 3677 KWh ilave ek tüketim hesaplandığını, müvekkili şirket tarafından yapılan tahakkukların ve hesaplamaların hukuka ve EPDK mevzuatına uygun olduğunu, davacı taraftan haksız yere tahsil edilen bir bedelin söz konusu olmadığını, davacının faturadan dolayı borçlu olmadığı iddiasının farazi ve ispata muhtaç olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE:davacının elektrik sayacının 27/03/2013-26/06/2013 tarihleri arasında tüketim kaydetmediği, EPHY nin 14 maddesi gereğince 87.328,8 KWh enerji için 31.513,35 TL tüketim bedeli tahsilinin gerektiği davacı adına tahakkuk edilen faturanın 40.686,90 TL olduğu ve davacının bu fatura nedeniyle 50.200,00 TL ödeme yaptığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının 31.513,35 TL borçlu olduğunun kabulü ile fazladan tahsil edilen 18.686,65 TL nin ödeme tarihi olan 16/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.İstinaf Başvurusu : Hüküm davacı vekili ve davalı vekilince istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalının taraf cevap dilekçesi ile ileri sürdüğü beyanlarını daha sonra değiştirdiğini; ilk bilirkişi raporunda davalı tarafından tutulan 13/04/2009 tarihli sayaç değiştirme tutanağı ve diğer belgelerin dosyaya sunulması gerektiğinin belirtildiğini, yaklaşık 3 yıl sonra davalı tarafından dosyaya 26/06/2013 tarihli 17594 tarihli tutanağın sunulduğunu ve bu tutanak doğrultusunda yeniden hesaplamalar yapıldığını, önce tahakkukun 2008 yılına ve 3677 Kwh ek tüketime ait olduğu beyan edilmişken daha sonra 2013 yılına ait ve 112.750 Kwh ek tahakkuka ilişkin olduğunun bildirildiğini, 26/06/2013 tarihli tutanağı kabul etmediklerini, bu tutanakta davacının imzasının bulunmadığını, her zaman düzenlenebilecek belgelerden olduğunu, söz konusu belgeye dayalı olarak tesis edilen kısmen kabul hükmünün usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; 26/06/2013 tarihinde mahalde yapılan incelemede davacının kullandığı sayacın ekranında üst kapak açık işareti olduğu tespit edildiğini ve laboratuvar muayenesine gönderildiğini, yapılan muayene sonucunda “sayacın mikro işlemcisi arızalı, üst kapak gerilim ve endeks bilgileri hatalı tespiti” yapıldığını, bu tespitler üzerine davalı tarafından tüketim çık- mayan dönem için ek tüketim tahakkuk ettirildiğini, ancak davacı tarafından dava konusu faturanın iptali ve fazladan ödenen bedelin iadesi talep edildiğini, yerel mahkeme tarafından aynı bilirkişiden birden çok ek rapor alınmasına karar verildiğini ve son alınan 08/08/2018 tarihli raporda bilirkişi tarafından itirazlarının göz ardı edilerek tüketim bedelinin 31.513,35 TL olması ve 40.686,90 TL bedelli faturanın iptal edilmesi gerektiği ve davacı tarafından 50.200 TL’nin ödendiğinin beyan edilerek hukuka aykırı ve hatalı rapor hükme esas alındığını, muntazam dönem olarak alınan faturanın 2013/09 faturası olup, fatura 26/06/2013 02/09/2013 tarihleri aralığını kapsadığını, sayaç okumalarının dönemsel olarak yapıldığını, sayaç takıldıktan sonra 2013/08 döneminde fatura çıkarılamadığından 2013/9 döneminde çıkarılan faturanın 2 aylık dönemi kapsamadığını, bilirkişi tarafından sonraki okuma dönemi olan 03/09/ 2013 ile 26/09/2013 tarihleri de hesaplamaya dahil edildiğinden günlük tüketim ortalamasının düştüğünü, bilirkişi tarafından günlük ortalama tüketim değeri 1.252,79 kWh olarak kabul edilmesi gerekmekteyken, 970,32 kWh olarak alınarak yanlış hesaplamalar yapıldığını, bilirkişi tarafından kurumun 112,750 kWh olarak hatalı hesapladığının beyan edildiğini, ancak hiçbir raporunda hesaplamanın hangi aşamasında hata yapıldığının belirtilmediğini, dosyadan alınan raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığını, davacı vekilinin sadece davacı tarafından 50.200,00 TL’nin ödendiği beyan ettiğini ancak ödemeye ilişkin her hangi bir dekont dahi sunulmadığını, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu beyanla ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava, İİK 72 md ne dayalı menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir.Davalı vekili cevap dilekçesinde 21/04/2008 – 01/09/2008 tarihleri arasında 3677 KWH ek tüketim hesaplandığını, sistem kontrolünde 30/04/2008 ile 26/06/2013 tarihleri arasında sayaç çarpanının “1” olduğunun görüldüğünü, 26/06/2013 tarihinden sonra 73217054-MSE sayacın sisteme “25” çarpan olarak kayıt edildiğini beyan etmekle, dava konusu uyuşmazlığın 25 çarpanından kaynaklandığı izlenimi oluşmuştur.Yargıtay 3. HD’nin çarpan hatasından kaynaklı ek tahakkuk bedeline yönelik uyuşmazlıkla ilgili 2019/571 Esas, 2020/173 karar nolu 15/01/2020 tarihli emsal kararında :”Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğini yürürlükten kaldıran 08.05.2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesinde; (1) Bu madde kapsamındaki hatalar; sayacın hatalı okunması, yanlış tarife veya reaktif ve aktif enerjiye ilişkin yanlış çarpım faktörü uygulanması, tüketim miktarı ve/veya bedelinin hatalı hesaplanması gibi hususlardır. Mükerrer ödeme bildirimi de bu fıkra kapsamında değerlendirilir.(2) Bu madde kapsamındaki hatalara karşı, tüketici tarafından ödeme bildiriminin yapıldığı tarihten itibaren bir yıl içerisinde görevli tedarik şirketine itiraz edilebilir. İtirazın yapılmış olması ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. İtiraza konu tüketim bedeli ile tüketicinin bir önceki tüketim döneminde ödemiş olduğu tüketim bedeli arasındaki farkın yüzde otuzdan fazla olması durumunda tüketici, bir önceki dönem tüketim bedeli kadarını son ödeme tarihine kadar ödeyebilir. Bu durumda tüketiciye 15 inci madde hükümleri uygulanmaz. (5) İnceleme sonucuna göre;a) İtirazın haklı bulunması durumunda, itiraza konu tüketim bedelinin ödenmiş olması halinde, fatura tutarındaki farklar, kullanım dönemi birim fiyatlarıyla ve gecikme zammı ile birlikte, tüketicinin talebi halinde nakden ve defaten ve en geç üç iş günü içinde, diğer hallerde mahsuplaşmak suretiyle ilgili tüketiciye iade edilir. İadenin mahsuplaşmak suretiyle yapılması halinde, mahsuplaşmayı içeren ödeme bildiriminin düzenlenme tarihine kadar gecikme zammı uygulanır.b) İtirazın kısmen haklı bulunması durumunda, itiraza konu tüketim bedelinin ödenmemiş olması halinde, tahsil edilmesi gereken kısım, takip eden ilk faturaya yansıtılmak suretiyle, tüketiciden tahsil edilir.c) İtirazın haklı bulunmaması halinde, itiraza konu tüketim bedelinin tahsil edilmeyen kısmı, fatura son ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte, tüketiciden tahsil edilir.(6) Bu madde çerçevesinde dağıtım şirketi veya ilgili tedarikçi tarafından hatalı tespitte bulunulduğu sonucuna varılması halinde,a) Yapılan tespitin dağıtım şirketinin ve/veya tedarikçinin lehine olması durumunda,1) Tüketim miktarının hesabında esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde 12 ayı, bulunmaması halinde ise doksan günü aşamaz.2) Tüketici tarafından ödenecek tutar, tüketicinin talep etmesi halinde, tüketim miktarının hesabında esas alınacak süre içerisindeki ay sayısı kadar eşit taksitler halinde ödenir. Bu bent kapsamında yapılacak hesaplamalarda ve taksitlendirmede gecikme zammı uygulanmaz.b) Yapılan tespitin tüketicinin lehine olması durumunda, tüketimdeki farklar, gecikme zammı ile birlikte, tüketicinin talebi halinde nakden ve defaten ve en geç üç iş günü içinde, diğer hallerde mahsuplaşmak suretiyle ilgili tüketiciye iade edilir.c) Tüketimdeki farklar, kullanım dönemindeki tarifeler üzerinden hesaplanır.B) Sayacın müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediği durumda, B-1) 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetme- liğinin 20. maddesinde; (1) Sayacın, müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediğinin tespit edilmesi halinde, a) Sayacın eksik veya fazla tüketim kaydettiği miktarın elektrik sayaçları tamir ve ayar istasyonlarında teknik olarak tespit edilmesi durumunda söz konusu tespit dikkate alınarak,b) (a) bendinde düzenlenen tespitin bulunmadığı durumlarda; varsa müşterinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa sayaç doğru çalışır duruma getirildikten sonra müşterinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması dikkate alınarak, hesaplama yapılır ve fark tahakkuk ettirilir.(2) Tahakkuka esas süre; doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde 12 ayı, bulunmaması halinde ise 90 günü aşamaz. (08/09/2010 öncesi yapılan değişiklikten önce söz konusu süre sınırla- masının bulunmadığı, ilgili tarihteki değişiklikle süre sınırlaması getirildiği) (3) Tüketimdeki farklar, ilgili dönem birim fiyatlarıyla ve gecikme zam olmaksızın, perakende satış lisansı sahibi tüzel kişi tarafından müşteriye tahakkuk ettirilir. Müşterinin talep etmesi durumunda söz konusu miktar tahakkuk süresi kadar eşit taksitler halinde ödenir.B-2) Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğini yürürlükten kaldıran 08.05.2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 14. maddesinde ise; (1) Sayacın, tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle;…. b) Doğru tüketim kaydetmediğinin tespit edilmesi halinde,1) Sayacın eksik veya fazla tüketim kaydettiği miktarın sayaç dışı bir unsurdan kaynak- lanması ve bunun dağıtım şirketince yerinde yapılan incelemede, teknik olarak tespit edilmesi durumunda bu tespit dikkate alınarak,2) Sayacın eksik veya fazla tüketim kaydettiği miktarın elektrik sayaçları tamir ve ayar istasyonlarında teknik olarak tespit edilmesi durumunda söz konusu tespit dikkate alınarak,3) (1) ve/veya (2) numaralı alt bentlerde düzenlenen tespitin bulunmadığı durumlarda; varsa tüketicinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa, tespit tarihinden sonraki tüketicinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması dikkate alınarak, hesaplama yapılır ve fark tüketiciye iade veya fatura edilir.c) (a) ve (b) bendinde belirtilen hallerde, geçmiş dönemlerde sağlıklı olarak ölçülmüş tüketimleri bulunmayan ve mevsimsel olarak belirli dönemlerde yoğun tüketim yapılan tarımsal sulama, yazlık mesken, turizm sektörü gibi kullanım yerlerinde, benzer özelliklere sahip kullanım yerlerinin tüketimleri dikkate alınarak geçmiş dönem tüketimleri bu madde kapsamında hesaplanır ve (a) bendi kapsamında tüketiciye fatura edilir, (b) bendi kapsamında ise fark tüketiciye iade veya fatura edilir. Bu çerçevede, kullanım yerindeki elektrik enerjisi tüketim miktarını etkileyebilecek değişiklikler de dikkate alınmak suretiyle, bir sonraki yılda aynı döneme ilişkin olarak tüketicinin tüketimi ile bu fıkra kapsamında hesaplanan tüketim miktarı arasında ortaya çıkan farkın tüketici lehine olması halinde fark, nihai yıl tarifeleri dikkate alınarak tüketiciye iade edilir. Aksi durumda ise fark aynı şekilde hesaplanarak tüketiciye fatura edilir.(2) Faturaya esas süre, doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde on iki ayı geçemez. Söz konusu bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde ise, faturaya esas sürenin başlangıcı olarak, son endeks okuma ile tutanak düzenlenmiş olması kaydıyla kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme işlemleri gibi, sayaç mahallinde dağıtım şirketince gerçekleştirilmiş olan en son işlem tarihi esas alınır. Ancak bu süre hiçbir şekilde doksan günü geçemez.(3) Bu madde kapsamında faturalamaya esas sürenin başlangıcı, ikili anlaşma veya perakende satış sözleşmesinin imzalandığı tarihten önceki bir tarih olamaz.(4) Bu madde kapsamında yapılan faturalama işleminde sayacın hiç tüketim kaydetmediği veya eksik tüketim kaydettiği dönem birim fiyatları kullanılır ve gecikme zammı uygulanmaz. Tüke- ticinin talep etmesi durumunda söz konusu miktar, faturaya esas alınan tüketim döneminin içerisindeki ay sayısı kadar eşit taksitler halinde ödenir. Taksitlendirme yapılması halinde uygulanacak gecikme zammı oranı, bu Yönetmelikte belirlenen gecikme zammı oranını hiçbir şekilde aşamaz. Eksik tüketim kaydedilen durumlarda, önceden ödenmiş olan bedeller, faturaya yansıtılmaz.” hükmü getirilmiştir.Yanlış çarpım faktörü uygulanması sonucu dağıtım şirketi lehine doğan alacaklarda, yürürlükte olan yönetmeliğe göre ödeme bildirimine ilişkin bu ve benzeri hatalar açısından, tüketimin hesaplanması gerektiği ortadadır.” denilmektedir. Somut olayda, davalı şirket vekilinin 28/07/2017 tarihli dilekçesine ekli belgelerden söz konusu tahakkukun davacıya ait … KHL marka sayacın 28/03/2013 – 26/06/2013 tarih aralığında tüketim yapmaması nedeniyle çıkartılan ek tüketimden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. 26/06/2013 tarihli tutanakta … KHL marka sayacın ekranında üst kapak açık işareti olduğu tespit edilerek laboratuvar muayenesine gönderildiği, sökülen sayacın son endekslerin ila- veye atıldığı 11/07/2013 tarihli Sayaç Muayene Talep ve Sonuç Formunda ise sayacın mikro işlemcisinin arızalı, üst kapak akımı gerilim ve endeks bilgilerinin hatalı olduğunun tespit edildiği, davaya konu faturanın da bu rapora göre düzenlendiği anlaşılmaktadır. Dava konusu … nolu elektrik abonesine ait 52049556 KHL marka sayacın son endeks okuma tarihi olan 27/03/2013 tarihinden tutanak tarihi olan 26/06/2013 tarihleri arasında 90 gün tüketicinin kusuru dışında bir nedenle tüketimi kaydetmediği anlaşılmaktadır. Tutanak tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre bilirkişi YTÜ Elektrik Elektronik Fakültesi Elektrik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. …tarafından düzenlenen rapora göre davacının sayacının 87328,8 Kwh enerji miktarını eksik kaydettiği, buna göre tahakkuk ettirilmesi gereken tüketim bedelinin 31.513,35 TL olduğu belirtilmiştir. Hükme esas alınan söz konusu rapor dosyadaki delillere ve yargısal denetime uygundur.Dosyaya ibraz edilen belgelerden davacının dava konusu fatura ile ilgili olarak 16/01/2014 tarihinde 13.000,00 TL nakit ve 06/11/2014 tarihli 18.600,00 TL bedelli çek, 16/12/2014 tarihli 18.600,00 TL bedelli çek olmak üzere toplam 50.200,00 TL ödeme yaptığı, yargılama sırasında davacı vekilinin 18/12/2014 tarihli dilekçesi ile talebini istirdata dönüştürdüğü ve tamamlama harcını yatırdığı, 30/05/2017 tarihli dilekçesi ile de unutulan faiz alacağı yönünden ıslah talebinde bulunulduğu, mahkemece ıslah talebi de gözetilerek bilirkişi raporu doğrultusunda kısmen kabul hükmü kurulduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine,Davacıdan alınması gereken 59,30 TL harcın, alınan 544,00 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 484,70 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, Davalıdan alınması gereken 1.276,48TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 319,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 957,36 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09/03/2021