Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/556 E. 2019/518 K. 01.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/556
KARAR NO : 2019/518
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2017
NUMARASI : 2016/611 E – 2017/1250 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 01/04/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; abone olan davacıdan, davalı tarafça düzenlenen elektrik faturalarında, her hangi bir tüketim karşılığı olmayan, kayıp kaçak bedeli gibi bir kısım adlar altında tahakkuk ettirilen ve haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürdüğü bedellerden, şimdilik 5.000,00 TL’nin faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle,davacı tarafça aynı alacak ve aynı aboneliğe ilişkin Bakırköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2015/1043 E.sayılı ikame edilen davanın dilekçe teatisi aşamalarının tamamlandığını ,davanın derdest olduğunu,derdestlik itirazının ilk itirazlardan olması nedeniyle bu konuda karar verilmesi gerektiğini,ayrıca taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 16.maddesinde yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olarak yetkili kılındığını,buna rağmen davanın İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde açıldığını,HMK 17.madde gereğince davanın sözleşmede belirlenen mahkemede görülmesi gerektiğini, kesin yetki kuralı açısından yetkisizlik kararın verilmesini,bununla beraber esasa yönelik ise, kayıp kaçak ve diğer bedellerin perakende satış tarifesinin bir unsuru olarak faturalarda yer aldığını, 6446 sayılı EPDK’nın verdiği yetki ile bu bedellerin belirlenmesi için alınan EPDK kararlarının ve belirlediği tarifelerin tüm tüzel ve gerçek kişileri bağladığını, kanuni zorunluluklar gereği tahsil edilen bedellerin iadesinin talep edilemeyeceğini,belirsiz alacak davası açılamayacağını,ödeme tarihinden itibaren temerrüt oluşmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, yargılama sırasında yürürlüğe giren 6719 sayılı yasanın getirdiği düzenleme sebebiyle dava konusuz kaldığından, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Söz konusu kararı davalı vekili istinaf etmiştir.Davalı taraf istinaf sebepleri olarak, derdestlik itirazı ilk itirazlardan olmakla, derdestlik itirazı hakkında karar vermeden, nihai hüküm fıkrası tesis etmek suretiyle davanın sonuçlandırılmış olmasının doğru olmadığını, ayrıca taraflar arasındaki sözleşmede İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu belirtildiğinden, yetki itirazlarının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini,yine dava konusu bedellerin 6719 sayılı yasanın yürürlüğünden önceki mevzuata göre de alınması gerekli bedeller olduğunu, söz konusu yasanın bu duruma sadece açıklık getirdiğini, davacının dava başında da haklı olmadığını, 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince davanın reddi gerekirken, konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına hükmedilerek, kararda aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması ve kendileri lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının da hukuka aykırı olduğunu, davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmolunması gerektiğini ileri sürmüştür.Dava, aboneden tahsil edilen kayıp kaçak ve diğer bir kısım bedellerinin haksız tahsil edildiği iddiası ile istirdadı talebine ilişkindir.HMK 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;Mahkemenin, davalı vekilinin süresi içinde ileri sürmüş olduğu derdestlik ve yetki itirazını değerlendirmediği görülmüştür.Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 16.maddesine göre,uyuşmazlık halinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu belirlendiğinden, HMK 17.madde gereği tarafların tacir olduğu da gözetilerek davanın belirlenen yer mahkemesinde açılması gerektiğinden dolayı davalı vekili tarafından faaliyet gösterdiği iş yeri adresinin Taksim /İstanbul olduğu, sözleşmedeki yetkili yer olan İstanbul Çağlayan mahkemelerinin yetkili olduğu iddiasıyla süresinde yetki itirazında bulunulmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 17.maddesine göre; ”Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmüne göre sözleşmedeki yetki şartına atfen süresinde yapılan yetki itirazı sonucu, aksi de kararlaştırılmadığından, artık sözleşmedeki yetkili yer mahkemesinin yetkisi kesin yetki haline dönüşür. Dolayısıyla taraflar arasındaki perakende satış sözleşmesi getirtilmeden yetki maddesi tartışılmadan HMK 17. Maddesi koşulları incelenmeden, mahkemece yetki itirazının yerinde olup olmadığı tartışılıp karar gerekçesinde hiçbir açıklama yapılmadan esas hakkında karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunmamıştır.Ayrıca HMK 114.madde de düzenlenen derdestlik itirazı dava şartlarına yönelik olmasına rağmen, bu itirazın da mahkemece hiç değerlendirilmediği, derdestlik itirazına konu dava dosyası getirtilerek itirazın yerindeliğinin incelenip karar yerinde tartışılmadığı da gözetilerek verilen kararın bu yönüyle de usul ve hukuka aykırı olduğu görülmüştür.Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile karar HMK 353/1- b-6.madde uyarınca kaldırılarak, davanın bu yönlerden de incelenmesi ve bir karar verilmesi için ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca karar kaldırılıp yeniden davanın görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/04/2019