Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/507 E. 2021/681 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/507
KARAR NO : 2021/681
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/09/2018
NUMARASI: 2017/629 E – 2018/922 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 09/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahke- mesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalının müvekkilinin kurumsal elektrik abonesi olduğunu, elektrik enerjisi satım sözleşmesi ve onun eki indirimli elektrik taahhütnamesi 2 yıl süreli sözleşme olmasına rağmen borçlunun bu süre içinde herhangi bir haklı sebep göstermeksizin sözleşmeyi sona erdirdiğini, sözleşmedeki taahhüdün ihlali sebebiyle, tahakkuk ettirilen kesim tazminat bedelinin süresi içerisinde ödenmemesi nedeniyle Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip yapıldığını, borçlunun haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı ile müvekkili arasında yapılan enerji satım sözleşmesinin 1995 yılında imzalandığını, bu tarihten itibaren hiç bir surette sözleşmenin yenilenmediğini, aynı sözleşme ile ticari ilişkilerinin devam ettiğini, 2 yıllık süre sonunda cezai şart ortadan kalkacağından, alacak talebinin haksız olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.İlk derece mahkemesince: davanın kabulüne karar verilmiştir.İstinaf başvurusu: hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: 6502 sayılı kanun’un 52 maddesi gereğince tüketicinin belirsiz süreli veya süresi 1 yıldan daha uzun olan abonelik sözleşmesini istediği zaman gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeden feshedebileceğini, Abonelik Sözleşmeleri Yönet- meliği’nin Sözleşmenin Feshi başlıklı 22. maddesinde de paralel düzenleme olduğunu, ortada bir ticari faaliyet değil tüketici işlemi olduğundan müvekkilinin tüketicilere sağlanan korumalardan tamamen yoksun kalmasının hukuka aykırı olduğunu, aksi yöndeki mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 ne dayalı itirazın iptali talebine ilişkin olup uyuşmazlık ticari dava nite- liğindedir.Taraflar arasında 05/09/2006 tarihli elektrik satışına ilişkin abonelik sözleşmesi imza- lanmıştır. Sonrasında davalının işletmelerinde ihtiyaç duyulacak güç doğrultusunda güç arttırma ve azaltma işlemleri yapılmış, 03/06/2016 tarihinde de taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi sona ermiştir.Davacı şirketin 21/12/2017 tarihli cevabi yazısı ve dosya kapsamındaki abonelik sözleş- mesine göre; davalı şirket 16/06/2015 tarihli 2 yıl taahhüt süreli sözleşmeyi imzalamıştır ve henüz bu süre dolmadan 03/06/2016 tarihinde abone kalma taahhüdünü ihlal ederek sözleşmeyi sona ermiştir.Sözleşmenin yürürlüğe girmesi ve fesih başlıklı hükmünde sözleşmenin abone tarafından haklı bir sebep olmaksızın feshedilmesi durumunda sözleşmenin imza tarihi ile fesih bildiriminin teda- rikçiye ulaştığı tarih arasındaki en yüksek fatura bedelinin 2 katı tutarında ceza bedeli ödeyeceği hükme bağlanmıştır.Davacı şirket tarafından davalı adına tahakkuk edilen en yüksek fatura 2016/05 döneminde 25.138,70 TL’dır. Oysa takibe konu asıl alacak 24.328,00 TL tutarlı fatura üzerinden hesaplanmıştır.Dava konusu uyuşmazlığa uygulanacak mevzuata göre takip konusu alacak tutarında fazlalık bulunmadığı, mahkemece bu yönde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır. Bu nedenle ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değerlendirme nok- tasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 3.323,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 830,92 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.492,78 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09/03/2021