Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/214 E. 2020/1986 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/214
KARAR NO : 2020/1986
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/05/2017
NUMARASI : 2014/937 E – 2017/388 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 24/12/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunn dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının aboneliği bulunan işyerindeki sayacın arızalanması sebebiyle yeni bir sayaç alınarak elektrikçiye taktırdığını, tüm sarfiyatın bu sayaçtan geçtiğini, davalı elemanlarınca 4-5 defa kaçak elektrik kullanım tutanağı düzenlendiğini, düzenlenen bu tutanaklara istinaden 16.607,74- TL talepte bulunduklarını, talebin çok fahiş olduğunu, kullanılan tüm elektriğin sayaçtan geçtiğini, davalının sayacı mühürlemediğini, sayaç üzerindeki sarfiyatı faturalandırmadığını, haksız faturalandırma yaptığını, sayaç üzerinde yazılı miktarda tüketim borcunun bulunduğunu, bilirkişi marifetiyle tüketimin tespit edilerek hesaplanmasının gerektiğini, kaçak kullanımı olmadığını, sayaç üzerinde yazılı tüketim dışında davalı kuruluşa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde söz konusu yerin bir işyeri olduğunu, sayacın arızalandığının bildirildiğini, ancak sayacın arızalandığı hususunda davalı kuruma herhangi bir bildirimde bulunmadığını, durumun davalıya bildirilmesinden sonra davalı kurum çalışanlarınca yeni bir sayaç takılıp bu sayaca mühürleme işlemi yapılacağını, davacının bunu yapmadığı için kullanmış olduğu elektriğin kaçak elektirik kapsamı içine girdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme … alına kök raporda eksik belgelerin istenildiği, ek raporda ise, bilirkişi raporunda; davaya konu 2065243 sayılı tesisata ait aboneliğin 31/5/2011 tarihinde başladığı, 30/10/2014 tarihinde sonlandırıldığı, daha sonra aynı tesisata 24/12/2014 tarihinde tekrar abone olunup, 04/02/2015 tarihinde sonlandırıldığı, yine aynı tesisata 24/02/2015 tarihinde abone yapılıp, aboneliğin halen devam ettiği, 08/08/2002 tarihinde bu tesisata takılan … marka … seri nolu sayacın 26/11/2014 tarihinde zayiinden dolayı kaldırılıp yerine, tutanaklarda da yer alan … marka … seri nolu sayacın takıldığı, 11/09/2013 tarihli abone borç görüntüleme föyünde gösterilen 08/05/2012 son ödeme tarihli 2012/4 dönem 2.320,00-TL bedelli faturanın 12/06/2012 tarihli zabıt varakası için, 15/10/2012 son ödeme tarihli 2012/9 dönem 3.387,40-TL bedelli faturanın 20/9/2012 tarihli zabıt varakası için, 04/04/2013 son ödeme tarihli 2013/3 dönem 6.036,60-TL bedelli faturanın 09/03/2013 tarihli zabıt varakası için, 08/07/2013 son ödeme tarihli 2013/6 dönem 2.978,00-TL bedelli faturanın da 10/06/2013 tarihli zabıt varakası için tanzim edilmiş olduğu tahakkukların kaçak kullanım tarifesinden yapıldığı, faturaların toplam tutarının 14.724,00-TL olup, 11/9/2013 tarihi itibariyle gecikme cezası ve KDV ile birlikte toplam tutarının 16.607,74-TL ye ulaştığı, davalı kuruluşun faturaları iptal ederek yerlerine zabıt varakaları üzerinde gösterilen sayaç işaretlerine göre normal tüketim faturaları tanzim ettiği, bu duruma göre yukarıda belirtilen 4 dönem faturanın toplam tutarının 7.982,60-TL olarak gösterildiği, bu faturaların zati sayaç işaret farklarına göre tahakkuk ettirildiği, bu hesaplamanın EPDK tarafından belirlenen fiyatlar üzerinde tahakkuk ettirilmekle, 4 dönem fatura için tahakkuk ettirilen bedelin son ödeme tarihlerinden 11/09/2013 valör tarihine kadar hesaplanan gecikme zammı ve KDV ile birlikte (6.741,40-TL asıl alacak+776,22-TL gecikme zammı + KDV) 7.517,62-TL olması gerektiğinin hesaplandığı, buna göre, davacının davaya konu 4 adet kaçak tahakkuk işlemi sebebiyle davalıya 9.090,12-TL borçlu olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle; “Davanın kısmen kabulü ile, davacının davaya konu 4 adet kaçak tahakkuk işlemi nedeniyle davalıya 9.090,12 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar vermiştir.Kararı davalı vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde; davacının 4 adet kaçak tüketim tutanağına istinaden tahakkuk ettirilen faturalar sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep ettiği,mahkeme tarafından alınan ek raporda; davacının, iptal edilen kaçak tüketim tahakkukları yerine normal tüketim tahakkuklarına göre fatura bedeli, gecikme zammı ve KDV ile toplamda 9.090,12 TL borçlu olduğu, 16.607,74 TL menfi tespit talebinin 7.517,62 TL kısmının yerinde olduğunun tespit edildiği, mahkemece bilirkişi raporunun hükme esas alınmasına karşın 7.517,62 TL için menfi tespit kararı vermeli iken zuhulen 9.090,12 TL için menfi tespit kararı verildiğini,ayrıca davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Hükme esas ek bilirkişi raporunda davacının 7.982,60 TL asıl alacak, 1,107,52 TL gecikme zammı +KDV olmak üzere toplamda 9.090,12 TL borçlu olduğu belirlenerek davalı tahakkuku olan 16.607,00 TLdan davacının borçlu olduğu 9.090,12 TL çıkartıldığında 7.517,62 TLlık tahakkuktan davacının borçlu olmadığının hesaplandığı,buna göre mahkemece davacının 7.517,62 TLdan borçlu olmadığının tespiti yerine tersine (borçlu olmadığı kısımlar toplanarak 6.741,40-TL asıl alacak+776,22-TL gecikme zammı + KDV =7.517,62-TL şeklinde hatalı değerlendirme ile ) hatalı olarak (aslında davacının borçlu olduğu tutar üzerinden) yani 9.090,12 TL dan davacının borçlu olmadığına karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunmamıştır.Bu nedenle davalının istinaf talebinin kabulü ile karar HMK 353/1b-2.madde gereği düzeltilerek “Davacının davasının kısmen kabulü ile davacının 7.517,62 TL dan davalıya borçlu olmadığının tespiti ile fazla talebin reddine “dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, ilk derece mahkeme kararının HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesi ile yeniden esas hakkında;1-Davanın kısmen kabulü ile, 7.517,62 TL yönünden davacının davalıya borçlu olduğunun tespitine, fazla talebin reddine,2-Alınması gereken 513,53 TL nispi karar harcından peşin alınan 283,65 TL’nin mahsubu bakiye eksik 229,88 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,3-Davacının yatırdığı 283,65 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Davacının yapmış olduğu 772,25 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 349,60 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Davalının yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca reddolunan miktar yönünden 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının talep halinde taraflara iadesine, İstinaf incelemesi ile ilgili olarak;Davalıdan peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davalının istinaf sebebiyle yapmış olduğu 68,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.. 24/12/2020