Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1974 E. 2021/1146 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1974
KARAR NO : 2021/1146
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/03/2019
NUMARASI: 2018/324 E – 2019/274 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 14/04/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının şirket hatlarından … numaralı hattıyla yurt dışına çıkış yapıldığında internet kullanımlarının sonucu internet paketinin bitmesi üzerine bilgisi dahilinde olmadan, internet kullanımına devam ettiğini, buna ilişkin davalı … tarafından davacı şirket adına kayıtlı hatta her seferinde 100 MB internet yüklenildiğini, ancak herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını, fatura tutarının toplam 29.476,30 TL olduğunu, davalı tarafın haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, davacının bilgisi dışında hiçbir bilgilendirme yapılmadan kotalı olan pakete defalarca ek paket yüklemesi yapıldığını, aşım ücretinin haksız olarak yansıtıldığını,davacının itiraz üzerine Beşiktaş … Noterliğinin 14.09.2017 tarih ve … sayılı ihtar keşide ettiğini, hiçbir yanıt alınamadığını, davalının sadece ilgili paket bedelinin tahsil etmesi, geri kalanının iptal edilmesi gerekirken herhangi bir işlem yapılmadığını, davalı tarafından her an icra takibi yapılabilecğini, haciz tehdidi altında bedeli ödemek zorunda kalınmaması yönünden, taktiren teminat karşılığında tedbir kararı verilerek davacının fatura miktarı kadar borçlu olmadığının tespiti ile davacının sorumlu olduğu bedelin belirlenmesine , fatura konusu alacağın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; fatura tutarlarının yalnızca … numaralı hat ile yapılan kullanımlar sonucu olmadığını, toplamda 27 hat ile yapılan kullanımlar sonucu tahakkuk ettirildiğini, davacı tarafça hangi dönem faturalarına hangi tutarlar bakımından itiraz edildiğinin belirtilmediğini, fatura bedelinin usule uygun tahakkuk ettirildiğini, … numaralı hatta … 15 tarifesi tanımlandığını, aylık sabit tarife bedelinin 197 TL ve “5+Red Business %61 İndirim Kampanyası” ile birlikte 75 TL olduğunu, davacının tarifesinde yer alan limitlerin yalnızca yurt içi kullanımlar için geçerli olduğunu, Red Business tarifesinde “HD Pasaport” ve “… Her Yerde Roaming” opsiyonu yer aldığını, HD Pasaport hizmeti ile abonelerin söz konusu hizmetin geçerli olduğu ülkelerde, tarifeleri kapsamında sahip oldukları kullanım haklarını yurdışında da kullanabildiğini,bu hizmetin hangi ülkelerde geçerli olduğunun web sitesinden abonelere duyurulduğunu, her paket geçişinde, her paket kullanımının %80 ve %100 oranına ulaştığına ilişkin bilgilendirme mesajları gönderildiğini, davacının tacir olduğunu, basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü olduğunu, bilgisi dışında paket tanımlaması yapıldığı iddiasının kabul edilemez olduğunu, Ağustos 2017 fatura kullanım detaylarından anlaşılacağı üzere Malta’da toplam 23542 MB’lık data kullanımı yaptığını, davacının tacir olduğundan davalı şirketin “Elektronik Haberleşme Sektöründe Tüketici Hakları Yönetmeliği”nin 12.maddesinde belirtilen hattın kısıtlanması hususunda da bir yükümlülüğünün olmadığını, faturalandırma işlemi bakımından hukuka aykırı bir durum olmadığını,davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen Ağustos, Eylül ve Ekim 2017 fatura tutarları bakımından hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek gerek ihtiyati tedbir ve gerekse davanın reddine verilmesini talep etmiştir. İstanbul 12. Tüketici Mahkemesi’nin 2018/37 esas, 2018/241sayılı kararı sonrasında yargılamaya devam edildiği görülmüştür.Davada fatura kaynaklı menfi tespit talep edilmiştir.Mahkeme,alınan bilirkişi heyet raporu kapsamında , davacının sözleşme kapsamında aralıksız internet kullanımı gerçekleştirdiği, davacıya uygulanan paket tanımlaması ve ücretlendirmelerin sözleşme ve tarife paketleri esaslarına ve taahhütname hükümlerine uygun olduğunun belirlendiği gerekçesiyle ,”Davacının davasının reddine” karar vermiştir.Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; davacı şirket yetkilisinin bilgisi dışında,yurt dışı kullanımı sırasında hiçbir bilgilendirme yapılmadan kotalı olan pakete defalarca ek paket yüklemesi yapıldığı ,bunun haksız olduğu ,buna rağmen bilirkişi raporu doğrultusunda karar verildiğini,tüketiciyi uyarma yükümlülüğünün yerine getirilmediğini,hattın fazla kullanım nedeniyle kapatılmadığını,bildirim onayı alınmadan fahiş internet paket yüklemesi yapılması nedeniyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Hükme dayanak bilirkişi raporunda davacının söz konusu yurtdışı internet hizmetini aldığı,davacıya her paket aşımında bildirim yapıldığı,ayrıca davacı aboneye tahakkuk ettirilen dava konusu Ağustos 2017, Eylül 2017 ve Ekim 2017 dönem faturalarında geçen haberleşme ücretlerinin ve diğer ücret kalemlerinin tarife/paket ücretlendirme esaslarına ve taahhütname hükümlerine uygun olarak ücretlendirmeye tabi tutulduğu,söz konusu faturalarda maddi bir hataya rastlanılmadığı belirlendiğinden alınan bilirkişi heyet raporunun taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu anlaşılmıştır.Davacının tacir olduğu ve paket aşım bildirimlerinin yapıldığı gözetilerek hattın kapatılmaması davalı yönünden sorumluluk doğurmayacaktır.Bu nedenle bildirimle birlikte ilave edilen internet paketlerinin davacı tarafça kullanıldığı gibi,bu faturalarda ayrıca diğer bazı aylarının da ücretlerinin bulunduğu gözetilerek bilirkişi raporu kapsamında davacının davasının ispatlanamadığı açıktır.Yeni bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek olmadığı ortadadır.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/04/2021