Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1973
KARAR NO : 2019/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/11/2016
NUMARASI : 2016/27 E – 2016/482 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 19/12/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı arasında elektrik abone sözleşmesi bulunduğunu, davacıya kesilen faturalardan kayıp kaçak bedeli olarak hukuka aykırı olarak tahsil edilen 71.779,80 TL’nin dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; yapılan kesintilerin EPDK mevzuatına uygun olduğu, tahsilatlarda usulsuzlük olmadığı gerekçesiyle davanın reddini istemiştir.Mahkemece;davanın yargılaması sırasında 17/06/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6719 sayılı Yasa ile 6446 Sayılı Yasaya getirilen yeni düzenlemeler gerekçe gösterilerek, “Davanın reddine” karar verilmiştir.Mahkemenin kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf dilekçesinde; 6719 Sayılı Yasa değişikliğinin ve geçmişe etkili olarak uygulanmasının Anayasaya aykırı olduğunu, bu yasanın davaya ilişkin hükümlerinin iptali için Anayasaya aykırılık iddiasıyla dosyanın Anayasa mahkemesine gönderilmesini istediklerini, Anayasa Mahkemesindeki mevcut iptal başvuruların sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.Söz konusu kararın istinaf incelemesi sırasında, Dairemizce, davacının istinaf talebinin, HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak esastan reddine karar verilmiştir. Dairemizin bu kararına karşı davacı vekili tarafından temyiz talebinde bulunulmuştur. Temyiz incelemesi sırasında Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2017/17073 E. – 2019/7512 K sayılı kararı ile ilk derece mahkemesince yargılama sırasında yürürlüğe giren yasa değişiklikleri nedeniyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin ve bu giderlere dahil olan maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olmasının, usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Bozma sonrası Dairemizce dosyanın incelenmesinde; ilk derece mahkeme kararının istinafı üzerine Dairemiz tarafından istinaf talebinin reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılıp yeni bir karar ihdas edilmediği, esasen Yargıtay bozma kararı içeriğinde de bozulan kararın ilk derece mahkeme kararı olduğu, Dairemiz kararı ile ilgili bir bozma olmadığı, sadece Yargıtayca, ilk derece mahkeme kararı bozulduğu için, bu karara karşı istinafın reddedilmiş olması nedeniyle, istinaf kararının da kaldırıldığı, bu gibi durumda kararın bir örneğinin Dairemize, dosyanın ise, bozma konusunda işlem yapmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerekirken bozma ilamının sonunda yukarıdaki açıklamalarla ters şekilde dosyanın Dairemize, bozma kararının bir örneğinin ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.Bu nedenle Dairemiz kararı ile ilgili bir bozma ilamı bulunmadığı, bozma kararının ilk derece mahkeme kararına yönelik olduğu görülmekle, bozma konusunda bir karar verme yetkisinin ilk derece mahkemesine ait olduğu değerlendirildiğinden, bozma konusunda bir karar verilmeksizin dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına karar verilmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Dairemiz kararı ile ilgili bir bozma ilamı bulunmadığı, bozma kararının ilk derece mahkeme kararına yönelik olduğu görülmekle, bozma konusunda işlem yapma yetkisi ilk derece mahkemesine ait olduğundan, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına,Dair oy birliği ile taraf vekillerinin yüzlerine karşı karar verildi. 19/12/2019