Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1945 E. 2021/1131 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2019/1945
KARAR NO: 2021/1131
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/05/2019
NUMARASI: 2015/641 E – 2019/292 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 14/04/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kuruma giderek 920881 nolu tesisat için sözleşme imzaladığını, sözleşmeden sonraki 3 ay boyunca kendisine fatura gelmemesi üzerine davalı kuruma müracat ederek sorunun çözülmesini talep ettiğini, davalı kurum görevlilerince müvekkilinin kayıtsız ve mühürsüz sayaçtan elektrik kullandığı gerekçesiyle tutanaklar tanzim edildiğini, daha sonra kurum tarafından yapılan incelemede müvekkilinin … tesisat numarasına mühürlemesi gereken sayacın yanlışlıkla başka bir adresteki tesisata takılıp mühürlendiğinin tespit edildiğini, müvekkili hakıknda kaçak elektrik tutanakları dayanak gösterilerek Şişli … icra Müdürlüğü -(İstanbul … icra Müdürlüğü) -…-…E., Şişli …lcra Müdürlüğü -( İstanbul … icra Müdürlüğü) … E., Şişli … İcra Müdürlüğü (İstanbul … icra Müdürlüğü) … E., Bakırköy … İcra Müdürfüğü-… E. Sayılı dosyaları ile takipler başlatıldığını, müvekkili hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, Şişli 7.Asliye Ceza Mahkemesinde 2010/770 E. Sayılı dosyasında dava açıldığını, müvekkilinin beraet ettiğini, ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının … mah. … cad. … Kağıthane adresinde kurumun … nolu elektrik tesisatını kullandığını, davacının adresinde müvekkili elemanlarınca yapılan incelemede davacının kaçak /usulsüz elektrik kullandığının tespit edildiğini, tutanaklarla tespit edilen fiillerin kaçak elektrik tüketimi olduğunu, ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk mahkemesini bağlamayacağını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda “taraflar arasında 14/07/2005 tarihinde Elektrik satışına ilişkin sözleşme imzalanmış olup dosya içerisinde mübrez tesisat muayene varakasına göre sözleşmesi yapılan sayacın mühürlenmesi yerine aynı sokakta bulunan başka bir sayacın mühürlendiği, bu hususun düzeltilmesi için davalı kurum içi yazışmaların yapıldığı fakat kurumdan getirtilen belgelerin incelenmesinde düzeltmenin yapıldığına dair somut delil olmadığı,..sayacın idareye kayıtlı ve mühürlü olmamasının davalının kendi kusur ve ihmalinden kaynaklandığı, tutanağa göre belirlenen kurulu güce göre tüketilen enerjinin saatten geçmiş olduğu, tüketim kaybının bulunmadığı usulsüz kullanım olmakla birlikte kaçak kullanım bulunmadığı beyan edilmiş olup her ne kadar mahkememizce alınan ilk raporda idareye kayıtlı olmayan sayaçtan elektrik kullanımının kaçak elektrik kullanımı olarak yorumlanarak hesaplama yapılmış ise de açıklanan gerekçelerle bu rapora itibar edilmesinin mümkün olmadığı, mahkememizce en son alınan bilirkişi raporunda ayrıntılı şekilde durumun özetlenerek teknik açıklamasının yapılmış olduğu, hükme esas alınarak davacının kaçak elektrik kullanımından sorumlu tutulamayacağı, başlatılan icra takiplerinin kaçak elektrik kullanım bedeline dayanmış olduğu bu nedenle başlatılan takiplerden dolayı borçlu olmadığı” gerekçesiyle davanın kabulüne, Davacının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … (Şişli … İcra Müdürlüğünün …), İstanbul … İcra Müdürlüğünün …(Şişli … İcra Müdürlüğünün …), İstanbul … İcra Müdürlüğünün … (Şişli … İcra Müdürlüğünün …), Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; 24.04.2018 tarihli bilirkişi raporunda, bilirkişinin davacının kaçak elektrik kullandığını ve davalı müvekkili kurumun yapmış olduğu faturalandırmaların EPDK’ya uygun olduğunu tespit ettiğini, görevlendirilen diğer bilirkişinin ise 06/03/2016 tarihli raporunda davacının kurum içi bölümler arası yazışmaların aksamasından dolayı kaçak elektrik kullanmadığını, sayacın mühürlenmemesi ve bu şekilde kullanılması kanunen davacıyı bağlıyor olsa da davalı kurumun abonesini mağdur ettiğini, davalı müvekkil kurumun davacıdan kullanmış olduğu elektriğin normal tahakkuk yaparak tahsil etmesi gerektiğini belirttiğini, hatalı bu raporun hükme esas alındığını, davacı tarafça, davalı müvekkili kurumun tahakkuk, ek tahakkukunu geçersiz kılacak hiçbir belge dosyaya sunulmadığını, tutanakların aksinin ispat edilemediğini, raporlar arası çelişkinin giderilmediğini, ileri sürmüştür. Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle başlatılan icra takipleri nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir. Dosya kapsamından, davaya konu kaçak elektrik tespit tutanaklarında bahse konu mahalde bulunan sayacın mühürlü olmadığı ve kuruma kayıtlı olmadığı, taraflar arasında sözleşme imzalandığı ancak tesisat muayene varakasına göre sözleşmesi yapılan sayacın mühürlenmesi yerine aynı sokakta bulunan başka bir sayacın mühürlendiği, bilirkişi raporunda kullanımın usulsüz kullanım olduğu tespit edilmiş ise de sözleşmede belirtilen kurulu güç veya sayacın kaydettiği bilgilere göre hesaplama yapılmamış olduğu, mahkemece raporlar arasındaki çelişkinin giderilmeden karar verildiği görülmektedir. Buna göre, bahse konu tahakkuk dönemlerinde normal tüketim hesabı da yapılmadığını, davalı tarafından davacıya ait sayaç yerine aynı sokakta bulunan başka bir sayacın mühürlenmesinin müterafik kusur oluşturup oluşturmadığının tartışılmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davalının istinaf talebinin kabulüyle HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılarak ; öncelikle dosyanın tüketici mahkemesinden görevsizlik kararı ile gönderilmesinden sonra başvuru harcı ile peşin harçların yatırılması için davacı tarafa kesin süre verilmesi, yatırılmaması durumunda dosyanın işlemden kaldırılması, yatırılması halinde ise dosyanın konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetine verilerek bir rapor alınmak ve hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmek üzere mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/04/2021