Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1911 E. 2019/1884 K. 29.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1911
KARAR NO : 2019/1884
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/06/2018
NUMARASI : 2016/598 E- 2018/535K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; abone olan davacıdan, davalı tarafça düzenlenen elektrik faturalarında, her hangi bir tüketim karşılığı olmayan, kayıp kaçak bedeli gibi bir kısım adlar altında tahakkuk ettirilen ve haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürdüğü bedellerden, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,- TL’nin faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; elektrik faturalarında yer alan kayıp kaçak ve diğer bedellerin perakende satış tarifesinin bir unsuru olarak faturalarda yer aldığını, bu bedellerin belirlenmesi için alınan EPDK kararının tüm tüzel ve gerçek kişileri bağladığını, kanuni zorunluluklar gereği tahsil edilen bedellerin iadesinin istenemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece,yargılamada alınan bilirkişi raporunda, davacı tarafından faturalara göre yapılan hesaplamada fazladan tahsil edildiği iddia edilen kayıp kaçak bedeli, psh, dağıtım bedeli, sayaç okuma, iletim bedeli adı altındaki bedellerin 11.872,29 TL olarak hesaplandığı, EPDK’nın onayladığı tarifeye göre 11.842,94 TL olması gerektiği gerekçesi ile davanın 29,35 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.Sözkonusu kararı davalı vekili istinaf etmiş olup,mahkemenin davada kısmen kabul edilen miktara göre vekalet ücretine hükmetmesi gerekirken,geri kalan bölümün konusuz kaldığından bahisle maktu vekalet ücretine hükmetmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüş, kararın kaldırılmasını istemiştir.Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı 4.400,- TL’ye yükselmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı tarafça karar, davacı lehine kısmen kabul kararı verilen 29,35 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 2.180,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle ve sadece vekalet ücretine hasren istinaf edildiğinden, bu sebeple karar tarihinde davalı yönünden miktar itibarıyla karar kesindir.Nitekim Yargıtay 3.H.D.nin 2019/1297E-8743 K, 2019/1085 E. 2019/8742 K. Sayılı ve benzer pekçok emsal kararları da bu yöndedir. Bu itibarla, istinaf konusu kararın HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, davalının istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf dilekçesinin HMK 352/1-b maddesi uyarınca kesinlik nedeniyle reddine,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/11/2019