Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1909 E. 2021/1857 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2019/1909
KARAR NO: 2021/1857
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/07/2019
NUMARASI: 2016/529 E – 2019/662 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 22/06/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 25.11.2015 tarihinde akdedilen elektrik Enerjisi Serbest Tüketici Sözleşmesiyle 01.01.2016 – 31.12.2016 Tarihleri arası enerji satın alınmasının kararlaştırıldığını, 31.12.2015 tarihi itibariyle geçerli olmak üzere önceki tedarikçi dava dışı … A.Ş. ile imzalanan 28.11,2014 Tarihli sözleşmenin feshedildiğini, davalı şirket yetkililerince sayaç numarası ve kodların yanlış girilmesiyle müvekkilinin 2016 yılı ocak ve Şubat aylarında önceki tedarikçi firmadan elektrik enerjisi satın almak zorunda kaldığını, dava dışı tedarikçi firma tarafından müvekkiline 2016 Ocak ve Şubat aylarına ilişkin düzenlenen 465.714,80-TL tutarlı faturanın 15.02.2016 tarihinde 286.202,63-TL tutarlı faturanın da 14.03 2016 Tarihinde ödendiğini, bu faturalardaki 1kwh bedelinin 0,205219-TL olduğunu, oysa ki müvekkilinin davalı ile yaptığı sözleşme gereği 1kwh enerji bedelinin 0,17190-TL olduğunu, bu duruma göre müvekkilinin iki dönem faturadan dolayı 75.612,60TL + 46.467,36TL = 122.079,97 TL fazla ödeme yaptığını, bu ödemenin davalının hizmet kusurundan kaynaklandığından bahisle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL zararlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirket ile 01.01.2016 tarihi itibariyle enerji tedarik edilmek üzere 25.11.2016 tarihli Elektrik Enerjisi Serbest Tüketici Sözleşmesinin akdedildiğini, serbest tüketici ölçüm noktalarının sayaç okuma kurumlar tarafından 01.07.2015 tarihinde kadar oluşturması zorunluluğunun getirildiğini, bu kapsamda sayaç ETSO kodlarının serbest tüketici ölçüm noktaları ile birleştirilmesinin öngörüldüğünü, bu maksatla davacıya ait sayacın ETSO kodunun … A.Ş.’nin serbest tüketici talep ekranından 04.12.2016 tarihinde talep edildiğini, davacı tarafından ETSO kod numarasının … olarak müvekkiline iletildiğini, bu numara üzerinden talep ekranından talep edildiğinde böyle bir numaranın ölçüm noktasıyla ilişkilendirilmediği, bu numaranın sisteme kaydı olmadığından müvekkiline bildirilen ETSO numarasının yanlış girilmediğini, bu durumun … A.Ş.’den sorulabileceğini, verilen numara üzerinden sayaç ölçüm noktasına bağlantı kurulamadığı hususunun davacıya derhal bildirildiğini, aynı hususun elektrik dağıtım hizmeti veren ve davacının sayacını okuyan Organize Sanayi Bölgesine de bildirildiğini, bunun üzerine davacı şirket yetkililerince … numara üzerinden sayaç ölçüm noktasına bağlantının ve kayıt işleminin denenmesinin talep edildiğini, bu numara üzerinden bağlantı yapılabilindiğini, olayda müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, sözleşmeye konu sayaç ölçüm noktasının bağlantı kurulduğu düşüncesiyle sürecin geçirildiğini, davacının doğru sayaç üzerinden bağlantı sağlanamadığını eski tedarikçisinin ihtarı üzerine öğrenildiğini, 05.02.2016 Tarihi itibariyle bağlantının kurulabildiğini, ilgili sayacın sayaç okuyan kurum olan Organize Sanayi Bölgesi tarafından tanımlanmasının daha sonra yerine getirildiğini, bu durumun … A.Ş.’den sorulabileceğinden bahisle haksız ve hukuki dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ; davacının davasının kabulü ile, 1.000,00-tl için dava tarihi olan 10/05/2016 tarihinden itibaren, 123.464,83-tl için ise ıslah tarihi 31/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; davacının portföye dahil edilememesinin sözleşme tarihinde “tekil kodunu” tanımlı hale getirmeyen davacının kusurundan kaynaklanmasına karşın mahkemenin müvekkili şirketi kusurlu bulduğu, ,mevzuattaki 28.02.2015 tarihli değişiklik ile tekil kod uygulamasına geçilmiş olduğu ve tekil kodun sisteme tanımlı hale getirilmesinin davacının dağıtım firmasının sorumluluğunda olduğu, müvekkilinin dağıtım şirketi olmadığı,dosyadaki …’ın yazı cevabı ile ,müvekkil şirketin davacıyı sistemden talep ettiği 02.12.2015 tarihinde ölçüm noktasını portföye alamamasının sebebinin davacının … ETSO kodlu ölçüm noktasına ait tekil kodun ancak 02.02.2016 tarihinde tanımlı hale getirilmesinden ileri geldiğinin tartışmasız olduğu ,davacının … ETSO kodlu ölçüm noktasının portföye eklenememesi üzerine karşı taraftan bu sefer … ETSO kodlu ölçü noktasının denenmesi söylenmiş bu ölçüm noktasının portföye eklenmesinin gerçekleştiği, müvekkili şirket yetkililerince sözleşme konusu olmayan bu ETSO kodlu ölçüm noktasının portföye eklenmesinin davacı yetkililerinin bu hatalı kodu vermesinden ileri geldiği, buna karşın ilk derece mahkemesince müvekkili şirketin davalı ölçüm noktasını 02.02.2016’da ilk kez talep ettiği, davacıya ait ölçüm noktasının 23.01.2013 tarihinden beri DGPYS’ye kayıtlı olduğu, bu nedenlerle de süresinde portföye ekleme işinin zamanında gerçekleştirilememesinin müvekkili şirketin hizmet kusurundan kaynaklandığının belirtildiği, 23.01.2013 tarihinden itibaren sisteme kayıtlı olan davacının ölçüm noktası olduğu, tekil kod olmadığı, yeni düzenlemeye göre davacının tekil kodunun PYS üzerindeki veri tabanına tanımlanması gerekmekte olduğu, …’dan davacının … ETSO kodlu ölçüm noktasının …’ye 23.01.2013 tarihinde kayıtlı olduğu bilgisi mahkemenin hatalı soru (tekil kodun değil, ölçüm noktasının sorulmasından) yöneltmesinden ileri geldiği, oysa …’a bu sefer davacının tekil kodunun ne zaman tanımlı hale getirildiği sorulduğunda 26.12.2017 tarihli müzekkereye cevaben tekil kodun 02.02.2016 tarihinde tanımlı hale getirildiğinin belirtildiği, konu ile ilgili olarak sundukları ekran görüntüsü bulunduğu, mahkemece ve bilirkişilerce ölçüm noktası değil tekil kod ile ilgili olarak değerlendirme yapmaları gerektiği, mevzuatta portföy değişikliği için tekil kodun tanımlı hale getirilmesi gerektiği belirtilmekte iken bilirkişi ve mahkemenin tekil kodun tanımlı hale geldiği tarihle, ya da takil kodun tanımlı hale getirilmesindeki sorumluğun kime ait olduğu hususuna hiçbir surette değinilmediği ,sorunun basit bir şekilde hizmet kusuru olarak tanımlamasının hatalı olduğu , kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Yargılama sırasında, davacı vekilince verilen dilekçe ile dava değeri 124.464,83-TL ‘ye yükseltilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; taraflar arasında 25/11/2015 tarihinde Elektrik Enerjisi Serbest Tüketici Sözleşmesi akdedildiği, 01/01/2016- 31/12/2016 tarihleri arasında davacı tarafın enerji alması üzerinde anlaşıldığı, sözleşmeye göre sözleşme süresi boyunca tüketiciye uygulanacak elektrik enerjisi birim satış bedelinin sabit 0.17190 TL/kwh olacağı sözleşme süresince ek bir bedel uygulanmayacağının belirtildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece yargılamada bilirkişi kurulundan kök ve ek raporlar alınmış,2. Ek rapor tamamen davalı vekilinin istinaf dilekçesinde de ileri sürdüğü hususlar yönünden alınmış olup,bilirkişi kurulu itiraz edilen hususları tek tek ek raporlarına yazmış ise de ;rapor içeriğinden itiraz edilen hususların tam olarak karşılandığını söyleyebilmek mümkün değildir.İtirazlar özellikle ,tekil kod ile ölçüm noktasının farklı kavramlar olduğu ve ayrıca tekil kodun PYS’ye kaydının kim tarafından yaptırılması gerektiği noktalarındadır. Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği’nin 30/B-1 maddesi: (28.02.2015 TARİHLİ DEĞİŞİKLİK ) “1) Serbest Tüketicilere ilişkin uzlaştırma esas veri-çekiş birimlerine ait tedarikçi değiştirme ve mali uzlaştırma süreçlerinde kullanılmak üzere … ve dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler hizmet sundukları ve sayaçları okumakla yükümlü oldukları serbest tüketicilerin aşağıda yer alan bilgilerini PYS üzerinde tanımlanacak veri tabanına eklemek ve güncel tutmakla yükümlüdür. a- Tüketim noktasının PSY’ye kayıt için gerekli tekil kodu b- Tüketim noktasının içerisinde bulunduğu il ve ilçe bilgisi 2) PYS 30/A maddesi kapsamındaki kayıt girişler sırasında yeni tedarikçi olmak isteyen piyasa katılımcısının sayaç kaydı için giriş yaptığı tekil kodun birinci fıkranın (b) bendi çerçevesinde oluşturulan veri tabanında olup olmadığını kontrol eder. Veri tabanında yer alan tekil kodlarla eşleşmeyen girişlere izin verilmez.” hükümlerini içermektedir. 25.02.2016 tarihinde yayınlanan 29635 sayılı Resmî Gazete ile Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Tekil kod; Dağıtım şirketleri tarafından dağıtım bölgelerindeki her bir tüketim noktası için belirlenen ve tüketim noktasının Piyasa Yönetim Sistemine kaydı için de kullanılan münhasır kayıt kodunu ifade etmektedir. Bu münhasır kodun elektrik faturalarında yer alması zorunlu tutulmuş olup yönetmeliğin yayınladığı tarihten itibaren dağıtım şirketlerine faturalarında tekil kodun yer almasına ilişkin çalışmalarını tamamlamaları için 01.04.2016 tarihine kadar zaman tanınmıştır. Aynı zamanda bu süreçte de herhangi bir aksaklık rekabeti kısıtlayıcı veya engelleyici etki doğmamasını teminen, tekil kodun faturalarda yer alan bilgilerden türetilmesi esas alınmıştır. Yani eski hali ile faturada abone numarası, tesisat numarası gibi elektrik tüketim noktasını işaret eden kodlardan tekil kod türetilebileceği anlamına gelmektedir. İlgili bölgede sorumlu bulunan dağıtım şirketi tarafından belirlenecek olan bu kod, uygulamanın başlaması ile piyasa yönetim sistemine kayıtlarda da kullanılabilecek münhasır bir kod özelliği taşımaktadır. Tekil kod, bağlantı noktaları için kayıt aşamasında verilen tesisat ( abone) numarasıdır. Tekil kod, dağıtım bölgesinde yer alan her bir tüketim noktası için kayıt aşamasında oluşturulan tesisat (abone) numarası ile eş ve benzersiz numaradır.Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Değişiklik Yönetmeliği”), 25 Şubat 2016 tarihli ve 29635 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Değişiklik kapsamında, dağıtım şirketleri tarafından dağıtım bölgelerindeki her bir tüketim noktası için belirlenen ve tüketim noktasının Piyasa Yönetim Sistemi’ne kaydı için de kullanılan münhasır kayıt koduna dayalı tekil kod uygulamasına geçilecektir. Ayrıca sabit tüketimi bulunan kamu tüzel kişilerine elektrik dağıtım şirketleri ile perakende satış sözleşmesi ya da ikili anlaşma imzalama olanağı getirilmiştir.Geçiş sürecinde rekabeti kısıtlayıcı veya engelleyici etkiyi önlemek adına, görevli elektrik tedarik şirketlerine, 1 Nisan 2016 tarihine kadar tekil kod bilgisinin faturalara eklenmesine ilişkin çalışmalarını tamamlama yükümlülüğü getirilmiştir. Mahkeme gerekçesi; … ETSO kodlu ölçüm noktası için davalı tarafın portföy ekleme talebinin ilk kez 02/02/2016 tarihinde mart dönemi için yapıldığı, talep esnasında ölçüm noktasının sistemde bulunmadığı için durumun …’a bildirildiği, davalının 02/02/2016’dan evvel …’a herhangi bir başvurusunun olmadığı, anılan ETSO kodlu ölçüm noktasınmın 23/01/2013 tarihinden itibaren …’ye kayıtlı olduğu şeklindedir. “ETSO kodu” ile “ölçüm noktasına ait tekil kod” ve sisteme kayıt ve tanımlanma tarihleri ,kimin yükümlüğünde olduğu konusunda mahkemece karar gerekçesinde değerlendirme yapılmamıştır. Bu yönden ,her iki kavramın açıklandığı ve buna göre Yönetmelik değişikliği hükümlerine göre ,tekil kodun tanımlanması yönünden davalı kusuru olup olmadığının açıklandığı rapor alınmalıdır.(Bilirkişi kurulunun 2.ek raporda EPTHY’nin 28,29,30,31 maddelerindeki, abonenin bilgilendirilmesi, abonenin eksik bıraktığı hususlar yönünden abonenin bilgilendirilmesi gerektiği, davalının hizmet kusuru bulunduğuna ilişkin görüş yüzeysel ve olaya uygun bulunmamaktadır.) Bu sebeplerle ,davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.22/06/2021