Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1868 E. 2021/1666 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2019/1868
KARAR NO: 2021/1666
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2019
NUMARASI: 2015/82 E – 2019/559 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 08/06/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ; müvekkilinin … numaralı elektrik abonesi oldu- ğunu, davalı tarafça düzenlenen faturalarda tüketim ve hizmet bedeli karşılığı olmayan, kayıp kaçak be- deli ve bu bedel üzerinden de enerji fonu, TRT payı, belediye vergisi ve KDV tahakkuk ettirildiğini, tahsil edilen bu kalemlerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, konuya ilişkin pek çok Yargıtay kararları bulunduğunu, belirtilen hususların faturalara yansıtılmasının yasal bir düzenlemeye dayanmadığını, kaçak kullanımlara ait bedellerin tespiti durumunda ilgilisi hakkında yasal yollara başvurulabildiğini, ilgili bedellerin diğer abonelere yansıtılmasının mükerrer tahsilata yol açması ve dürüst abonelerin ceza- landırılmasına sebep olduğunu beyanla , davacının 01/01/2011 – 31/12/2013 tarihleri arasına tekabül eden faturalarında tahakkuk ve tahsil edilmiş olan kayıp kaçak bedellerinin, bu bedelin dahil edilerek hesap- lanan %1 enerji fonu, %2 TRT payı, %5 belediye vergisi ve %18 KDV içindeki kayıp-kaçak toplamına isabet eden farklarına ilişkin- fazla hakları saklı kalmak üzere- şimdilik 93.159,23 TL nin her bir faturadaki ödeme tarihlerinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesinde ; dava konusu fatura bedelinin belirli olması nedeniyle belirsiz alacak davasının açılamayacağını, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı şirketin “tüketim ve hizmet bedeli karşılığı olmaksızın kayıp kaçak bedeli ve bu bedel üzerinden de %1 enerji fonu, %2 TRT payı, %5 belediye vergisi ve %18 KDV bedelinin haksız yere tahakkuk ve tahsil edildiği” iddiasının mesnetsiz olduğunu ve taraflar arasında akdedilmiş sözleşme ve ek protokollerin hükümlerine aykırılık teşkil etti- ğini, taraflar arasında yapılan sözleşmede alınan kalemlerin kararlaştırıldığını ve hesabının nasıl yapıla- cağının açıklandığını, müvekkilinin sözleşmeye aykırı hareket etmediğini, yapılan tüm işlemlerin hukuka uygun olduğunu, davacının bu faturaları zamanında ödediğini ve ödeme sırasında itiraz etme- diğini, bu nedenle kesilen faturaları zımmen kabul ettiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce: “1-Davalı tarafından mükekker tahsil edilen 71.526,44 TL’nin dava tarihi olan 21/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 2-Yasal değişiklik öncesinde dava ve ıslah dilekçeleri ile fazladan talep edilen 92.630,00 TL yönünden dava konusuz kaldığından “karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu : Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Müvekkilinin davacı şirket ile akdettiği sözleşme gereğince elektrik enerjisi tedarik etti- ğini ve EPDK mevzuatı gereği tespit edilen tarifelere göre faturaları düzenlediğini, Dava konusu alacak nedeniyle sorumluluğunun ve husumet sıfatının bulunmadığını, Taraflar arasındaki14/06/2010 tarihli Sözleşme’nin “Enerji’nin Birim Fiyatı” başlıklı 5. maddesinde “Müşteriye uygulanacak elektrik enerjisi birim satış fiyatı … Diğer Tüm Dağıtım Sistemi Kul- lanıcıları Tarifesi’nde yer alan Ticarethane Perakende Tek Zamanlı Elektrik Birim Fiyatından %10 (yüzde on) iskonto yapılarak hesaplanacaktır. Bu fiyata, Özel Tedarikçilerden Enerji alan Tüketiciler için Sistem Kullanım Bedeli, Enerji Fonu, TRT Fonu, Belediye Tüketim Vergisi (BTV), Katma Değer Vergisi (KDV) ilave edilecektir. Elektrik Enerjisi Bedeli aşağıdaki formüle göre hesap edilecektir.” şeklinde düzenleme yapıldığını, Ayrıca kayıp – kaçak bedellerinin bir maliyet unsuru olduğunu, maliyet muhasebesinin bir gereği olarak hesaba katılmasında iktisadi zorunlululuk bulunduğunu, Dava konusu faturalarda maliyet kalemi olarak yer alan ve müvekkil şirketçe tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin EPDK tarifelerine ve düzenleyici işlemlerine ve taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olduğunu, faturalarda bu kalemler için fazladan veya mükerrer tahakkuk bulunmadığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, davacı aboneden tahsil edilen Kayıp Kaçak Bedeli , Enerji Fonu, TRT Payı, Bele- diye Vergisi, ve KDV’nin iadesi talebine ilişkindir. Yargılama sırasında 17/06/2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilerek,Tüketici Hakem Heyetleri’nin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda ince- leme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp- kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınır- lanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir. Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir. Görüldüğü üzere, 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17. maddesine eklenen 10. bend ile dava konusu uyuşmazlığın da özünü oluşturan bedeller konusunda, davanın açıldığı tarihteki içtihat durumundan farklı ve yeni bir düzenleme getirmiş; hem de, geçici 20. maddeyle, anılan düzenleme devam etmekte olan davalarda da uygulanacak şekilde geçmişe yürütülmüştür. Bu düzenlemenin Anayasa’ya aykırılığı yolundaki muhtelif mahkemelerin yaptığı baş vurular sonucunda, Anayasa Mahkemesi’nce 2017 yılı Aralık ayında “başvuruların reddine” karar veril- miştir. Dolayısıyla dava konusu kayıp kaçak, TRT payı, enerji fonu vs bedeli olarak faturalara yansıtıl- masının yasaya uygun olduğu, eldeki davalara da uygulanacağı hususu kesinleşmiştir. Mahkemece atanan bilirkişi İTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü Öğr. Üyesi Dr. … tarafından hazırlanan 21/05/2019 tarihli raporda; “Davalı şirketin ,bölgeden sorumlu dağıtım şirketin fatura düzenleme şekli dışında ,kayıp kaçağı ayrıca enerji bedeli içine de dahil etiği, bu uygulamanın EPDK kararlarına ve tarifelerine aykırı olduğu, bu şekilde davacıdan 60.615,62 Tl kayıp kaçak + 10.910,82 TL KDV olmak üzere toplam 71.526.44 Tl tahsil edildiği ve söz konusu 71.526.44 Tl tutarındaki tahsilatın davacıya iade edilmesi gerektiği” belirtilmiş, mahkemece söz konusu rapor doğrultusunda hüküm tesis edilmiştir. Ancak, istinaf incelemesine konu iş bu davada ,davacı vekilinin talebi sadece dava konusu kayıp kaçak, TRT payı, enerji fonu vs bedelinin hiç alınamayacağı yönünde olup söz konusu tahsilatın düzenleyici işlemlere uygun olmadığı yönünde bir iddia ve buna bağlı talebi bulunmamaktadır. HMK 26.maddesinde düzenlenen “taleple bağlılık” ilkesi gereğince, mahkemece davacının ” kayıp kaçak, TRT payı, enerji fonu vs bedelinin hiç alınamayacağı ” yönündeki iddiası ve talebi doğrultu- sunda yargılama yapılarak, “yargılama sırasında yürürlüğe giren yasal değişiklik sebebiyle, taleplerin tamamı yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar tesisine yer olmadığına” karar verilmesi gerekirken, talebin aşılması suretiyle düzenleyici işlemlerine uygunluk denetimi yapılması ve yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değerlendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edildiğinden, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, tespit edilen eksiklik yeniden yargılama gerektirmediğinden, HMK 353/1-b-2 md gereğince esas hak- kında yeniden hüküm tesisine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf talebinin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak yeniden esas hakkında; 1- Yargılama sırasında yürürlüğe giren yasal değişiklik nedeniyle tamamı yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar tesisine yer olmadığına, 2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen 59,30 TL karar ve ilam harcından 1.590,93 TL peşin harcın ve 1.212,50 TL ıslah harcının mahsubu ile fazla alınan 2.744,13TL nin davacıya verilmesine, 3- Davacıdan alınan 59,30 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-Davacı yargılama aşamasında yapılan 2.544,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, 6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 7-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Davalının peşin alınan istinaf karar harcının istinaf eden davalıya isteği halinde iadesine, Davalının istinaf sebebiyle yapmış olduğu 11,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/06/2021