Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1515 E. 2021/798 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2019/1515
KARAR NO: 2021/798
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/02/2019
NUMARASI: 2015/564 E – 2019/127 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, … Mh., … Sitesi, … Cd., … Sk. No:.., … İş Hanı, … kat adresinde bulunan … isimli iş yerinde davalı kurum tarafından bozuk olma ihtimaliyle elektrik sayacının sökülerek elektriksiz kalmalaları için yerine yeni sayaç takıldığını, hazırlanan tutanağı eşi …’ın imzaladığını, 27/03/2015 tarihinde davalı kurum tarafından kaçak elektrik tüketim tahakkuk tutanağı gönderildiğini, 09/04/2015 tarihinde yapmış oldukları itirazın reddedildiğini, kaçak elektrik kullanmadıklarını, bu nedenlerle davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ait dava konusu … sayılı tesisat mahallinde 18.03.2015 tarihinde yapılan kontrolde sayacın eksik tüketim kaydettiği gerekçesiyle mevcut Köhler marka … seri nolu sayacın sökülerek yerine … marka … seri nolu sayacın takılarak E/99612 nolu Sayaç Değiştirme Tutanağının tanzim edildiğini, kaldırılan sayacın labaratuvara gönderildiğini, yapılan incelemesinde sayacın gövde kapak açılma ikaz anahtarı yapıştırılarak devre dışı bırakılmış, S ve T fazlarına ait akım ölçüm uçları şönt yapılmış, sayaç bu fazlarda kayıt yapmıyor” tespitlerinin yapılarak 24.03.2015 tarihli labaratuvar raporunun tanzim edildiğini,çıkan sonuca istinaden … adına … seri nolu zabıt varakasının tanzim edildiğini,tespit esnasında 44+34+33 A akım çekildiğinin tespit edilmesi sebebiyle 111 A akım değeri üzerinden yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre 2.601,00 TL kaçak ve 18.227,00 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 20.828,00 TL bedel tahakkuk ettirildiğini, ilgili tesisata … adına 28.03.2014 tarihinde abonelik sözleşmesinin yapıldığını, bahse konu mahalin vergi başlangıcının 16.10.2012 tarihi olduğunu, ilgili tesisatta daha öncesinde …Ltd.Şti. … adına 17.11.2009 tarihinde abonelik sözleşmesinin bulunduğunu, sayacın bu dönemde kayda alındığını, daha sonra ise …Ltd.Sti. (…) adına 05.12.2011 tarihinde abonelik sözlesmesi bulunduğunu, hesaplamaların Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre yapıldığını, sayacın Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yetkilendirmiş olduğu labaratuvarda incelendiğinden bahisle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “davacının sayaca müdahale etmek suretiyle ölçüm dışı kaçak elektrik enerjisinin kullandığı, kullanılan kaçak tüketim ve eksik tüketim miktarı ve bedelinin toplam 16.462,92 TL olduğu, dolayısıyla 2.601,00 TL kaçak kullanım ve 18.227,00 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 20.828,00 TL’nin 4.365,08 TL’sinden davacının borçlu olmadığı” gerekçesiyle davacının davalı aleyhine menfi tespit davasının kısmen kabulü ile, davaya konu 27.03.2015 tarihli, … seri nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı uyarınca 2.601,00 TL kaçak kullanım ve 18.227,00 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 20.828,00 TL’nin 4.365,08 TL’sinden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı ve katılma yoluyla davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkili tarafından devralınan yerdeki sayaçların mühürlü olduğu, müdahalelerinin olmadığının ifade edilmesine rağmen bilirkişilerin yüzeysel inceleme yaptıkların, ödemelerinin düzenli yapıldığını, devralınan işyerinin önceki kullanıcılarının tespit edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili katılma yoluyla yaptığı istinaf başvurusunda özetle; hatalı bilirkişi raporuna itirazları karşılanmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, 05.11.2018 tarihinde tebliğ edilen bilirkişi raporunda, davacının işyerinde yapılan keşifte tespit edilen hususlara göre yeniden hesaplama yapıldığı, 3 katlı işyerinde kullanılan elektrikle beslenen makine ve aydınlatma aletlerinin toplam gücünün 33.857 W olarak tespit edildiği, bu güce göre hesaplama yapıldığında davacının 2.154,28-TL kaçak bedeli ve 14.129,30-TL eksik tüketim bedelinden sorumlu olması gerektiği, müvekkili kurum tarafından 18.227,00-TL bedelli 09.04.2015 son ödeme tarihli fatura tanzim edildiği, toplam kaçak bedeli 16.283,58-TL’nin son ödeme tarihinden dava tarihine kadar olan 151,98-TL gecikme zammı ve 27,36-TL gecikme zammı KDV’si ile birlikte dava tarihi itibariyle davacı borcunun 16.462,92-TL olarak hesaplandığı belirtildiğini, dava konusu kaçak kullanıma ilişkin tespitin 18.03.2015 tarihinde yapıldığını, aradan 3 yıl gibi uzun bir süre geçtikten sonra yapılan keşifte tespit edilen makinelerin kurulu gücüne göre yapılmış olan hesaplamanın kabulünnü mümkün olmadığını, tespit tarihinde davacının elektrikle beslediği makine ve aydınlatma aletleri farklı ve daha çok yük çeken cihazlar olabileceği gibi, davacının artık kullanmadığı, ya da keşif günü kullanmadığı cihazlar da olabileceğini, müvekkili şirketin kontrollerinin habersiz yapıldığını, keşif tarihinin ise davacı tarafça bilindiği için fazla yük çeken cihazları kaldırmış olabileceğini, tespitin yapıldığı 18.03.2015 tarihinde devreden toplam 111 Amperlik akım çekildiğinin tespit edildiğini, bu tespitleri ihtiva eden 18.03.2015 tarihli sayaç değiştirme tutanağında şirket yetkilisi …’ın da imzasının bulunduğunu, tespit ve işlemlerin abonenin nezaretinde gerçekleştiğini, 111 Amper akımın güç karşılığı 111 X 0,22 / 0,6 (ters diversite) = 40,7 KW olduğunu, bilirkişinin keşifteki elektrikle beslenen makine ve aletlerin çektiği yükü 33.857 W olarak tespit etmiş iken müvekkili şirket kontrolü esnasında devreden çekilen gücün 40.700 W olduğunu, tespit tarihindeki kurulu gücün geçerli olup, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin tespit anındaki kurulu gücün dikkate alınacağına ilişkin 28/1-d . Maddesinde ” Diğer abone gruplarında, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kW’ın altında olmamak üzere ortalama günlük çalışma saatlerine göre, hesaplanır. Bu tür hesaplamaların yapılamaması durumunda, tüketilen elektrik enerjisi miktarı aynı yörede bulunan benzer kullanım yerlerinin ortalama tüketimlerine göre hesaplanarak tespit edilir.” düzenlemesinin bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Dava, kaçak elektrik kullanımından kaynaklı tahakkuk edilen bedel ve cezalardan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalı tarafından yapılan kontrolde 18.03.2015 tarih … seri nolu tutanak ile davacının Güngören/ … Mah. … Sk.No:… İstanbul adresinde … ünvanlı yerde kurulu … sayılı tesisata bağlı … marka 2009 imalat yıllı … seri nolu kayıtlı sayacın eksik tüketim yaptığı gerekçesi ile laboratuvara gönderildiği, sayaca müdahale edildiği tespit edildiği, bunun üzerine davaya konu 27.03.2015 tarih … seri nolu zabıt varakası tanzim edildiği, … sayılı tesisat için davacının 28.03.2014 tarihinde sözleşme akdettiği ve davaya konu sayacın bu dönemde kayda alındığı, 24.03.2015 tarihli sayaç raporuna göre “sayacın gövde kapak açılma ikaz anahtarı yapıştırılarak devre dışı bırakıldığı, S ve T fazlarına ait akım ölçüm uçları şönt yapılmış, sayaç bu fazlarda kayıt yapmıyor. Kaçak işlemi yapılması uygundur” denildiği, tespit edilmiştir. Mahkemece dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişiden kök ve ek rapor alınmıştır. Bilirkişi kök raporunda,18.03.2015-23.02.2015 tarihleri arasında 2.113,11 TL kaçak, 13.153,58 TL eksik tüketim miktarı hesaplanmış, rapora itiraz üzerine ek raporda hesaplamalara dahil edilmeyen, kayıp-kaçak gibi bedellerin dahil edilmesiyle 2.601,00 TL kaçak ve 18.227,00 TL eksik tüketim olmak üzere toplam 21.057,38 TL hesaplama yapılmıştır. Raporlara itiraz üzerine mahkemece keşif kararı verilerek dava konusu mahalde kurulu bulunan güce göre yeniden rapor alınmış. Bilirkişi raporunda toplam tespit edilen gücün 33.857 W olduğunu, buna göre de 2.154,28 TL kaçak, 14.129,30 eksik tüketim olmak üzere toplam borcunu 16.442,92 TL olduğunu mütalaa etmiş, mahkemece bu rapor hükme esas alınmıştır. Tüm bunlara göre yapılan değerlendirmede, davacı tarafından sunulan kira sözleşmesine göre taşınmazı kullanma tarihinin 01.04.2014 olduğu, bu tarihe göre hesaplama yapılan dönemin davacının kullandığı dönem içinde olduğu, sayaç laboratuvar raporuna göre sayaca müdahale yapıldığının sabit olduğu, sayacın eksik tüketim kaydetmiş olduğu, düzenli yapıldığı iddia edilen ödemelerin eksik kaydedilen değerlere göre tahakkuk edilen faturalar için olduğu, davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Davalının istinaf itirazları yönünden yapılan değerlendirmede; Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 28/1-d maddesi gereğince tespit anındaki kurulu güce göre hesaplama yapılması gerekirken 18.03.2015 tarihi olan tespit tarihinden çok sonra 13.04.2018 tarihli keşifteki tespit edilen kurulu güce göre hesaplamayı içeren raporun hükme esas alınması usul ve yasaya uygun değildir. Bilirkişi ek raporunda tespit anındaki kurulu güce göre hesaplama yapılmış olup ek rapor hüküm kurmaya ve denetime elverişlidir. Bu itibarla davacının istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince reddine, davalının istinaf talebinin kabulüyle HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; A-Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, B-Davalının istinaf başvurusunun kabulüyle karar HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılarak yeniden esas hakkında; 1-Davanın reddine, 2-Alınması gerekli 59,30 harçtan dava açma esansında davacı tarafından yatırılan 355,70 TL peşin harçtan mahsubu ile 296,40 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine, 3-Davalı tarafından yatırılan 57,52 TL bakiye karar harcı talep halinde ve karar kesinleştiğinde davalıya iadesine, 4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 5-Davalı tarafın yapılan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 6-Davalı lehine karar tarihindeki AAÜT uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, 7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısımların kararın kesinleşmesi halinde resen taraflara iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Davalıdan peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davalıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalı tarafın istinaf aşamasında yapmış olduğu 40,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Davacının istinaf sebebiyle yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi 18/03/2021