Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1404 E. 2021/816 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1404
KARAR NO : 2021/816
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/03/2019
NUMARASI: 2014/1307 E – 2019/199 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesindedavacı şirketin maliki olduğu … Mah. … Sok. No:… adresinde bulunan binanın Eylül 2013 tarihinden itibaren otel olarak işletildiğini, bu tarihten önce her dairenin ayrı ayrı elektrik sayacı bulunduğunu, otele dönüşme aşamasında davalı şirkete başvuru yapılarak binanın tamamı için tek bir sayaç takıldığını ve yapılan işlemin davalı şirket elemanlarınca uygun bulunduğunu, söz konusu tarihlerde davalı şirkette toplu işten çıkarmalar olduğunu ve yeni alınan elemanların eski dosyaları bulamadığını, bu sebeple kaçak elektrik kullanımına ilişkin … seri nolu ve … nolu iki adet fatura düzenlendiğini, şirket yetkililerinin anılan faturalara itiraz ettiğini ancak itirazların reddedildiğini, elektrik enerjisinin kesilmesi tehdidi karşısında tahakkuk ettirilen bedelin 24.000,00 TL’sinin ödendiğini, henüz ödenmeyen 16.584,34 TL nin ödenmemesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı kuruma ödenen meblağdan şimdilik 14.000,00 TL sini ödeme gününden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davacı şirkete iadesine ,ayrıca henüz ödenmeyen 16.584,4 TL den normal elektrik tüketim parası düşüleceğinden şimdilik 9.000,00 TL yönünden tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili ıslahla 2.352,69 TL artışla davadaki toplam talebini 26.352,00 TL ya çıkarmıştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde,davacı hakkında 03/09/2013 ve 04/10/2013 tarihli kaçak elektrik tespit tutanakları gereği 622 sayılı EPDK kurul kararı hükümlerine göre kaçak elektrik tüketim tahakkuku yapıldığını, İTO kayıtlarına göre davacı şirketin 06/02/2013 tarihinde kurulmuş olduğu gözetilerek, kaçak kullanım başlama tarihinin bu tarihten alındığını, yapılan hesaplamanın doğru olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … cevap vermemiştir.Davada davacı tarafça ödenen bedelin istirdatı ve kısmen menfi tespit talep edilmiştir.Mahkeme,alınan kök raporda ; … Mah. … Sk. No:… Beyoğlu/İstanbul adresinde kurulu bulunan … nolu tesisatta davacı … San Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından; sadece 03.9.2013 tarih ve … sayılı tutanakla tespit edilen elektrik enerjisi kullanma şeklinin kaçak elektrik kullanımı olduğu; tutanaklarda kayıtsız olduğu belirtilen Makel-52613062 nolu sayacın 30/09/2013 tarihinde kayıt altına alındığı nazara alındığında bu tarihten sonra tutulan 30.9.2013- … tarih-sayılı tutanağın yersiz olduğu ve iptaline karar verilmesi gerektiği; iki gerekçeyle davacı alacağının (istirdat) 15.7.2014 dava tarihi itibariyle Yirmialtıbinüçyüzellikiliraaltmışdokuzkuruş olduğu; a) … nolu Tutanaktan asıl alacak 4.885,10 TL, işlemiş faiz 239,04 TL toplam 5.124,14 TL b) … nolu tutanaktan asıl alacak 18.851,38 TL, işlemiş faiz 2.377,17 TL toplam 21.228,55 TL olmak üzere toplam 26.352,69 TL olduğu, bu hesaplamalara göre hüküm kurulması halinde 28.03.2014 tarihi itibariyle davacının, 14660 nolu tesisattan dolayı davalı … borcunun kalmayacağı; bu tarihten sonra zaten sayacın kayıt altına alınıp normal fatura düzenlenmiş olduğu, ek raporda ; dava konusu olayda kök rapor tanzim edildiği zaman davacının kaçak elektrik kullanma (başlangıç) tarihi tam olarak belli olmadığından mevzuat gereği 90 gün alındığı, buna davalı vekili itiraz etmiş, kaçak başlama tarihinin davacı şirketin İstanbul Ticaret Odasına kayıt tarihi olduğunu iddia edildiği, ticaret odasına kayıtla elektrik kullanma tarihinin aynı olamayacağı ve karşılıklı itirazlara mahal vermemek için belediyeden dava konusu otelin işletme ruhsatı tarihinin istenmesinin ön raporla bildirdiği, …ndan gelen yazıdan dava konusu … Hotel’in 22.01.2013 tarihinde işletmeye açıldığı bilgisi geldiği,bu ek rapordaki hesaplamaların bu tarihe göre yapıldığı, diğer taraftan kök raporla bu rapor arasındaki rakam farkının , sadece süre farkından değil, bedellerin hesaba katılmasıylada oluştuğu, kök raporda, o zamanki yüksek yargı kararlarına istinaden bedeller, gerek kaçak tahakkukuna ve gerekse normal tahakkuka katılmadığı, 6719 sayılı Yasa gereğince bedeller bu defa tahakkuka katıldığı, bu nedenle kaçak ve normal elektrik bedeli hesaplarında artış olduğu, tutanaklarda kayıtsız olduğu belirtilen … nolu sayacın 30.9.2013 tarihinde kayıt altına alındığı, dolayısıyla bu tarihte tutulan 30.9.2013-… tarih sayılı tutanağın yersiz olduğu ve iptaline karar verilmesi gerektiği, 15.7.2014 dava tarihi itibariyle davacı alacağının a) F/651237 nolu tutanaktan davacının 23.435,68 TL borçlu olduğu,davalının 26.683,12 TL tahakkuk yaptığı,aradaki fark olarak ,buna göre davacı alacağının asıl alacak 3.247,44 TL, işlemiş faiz 289,31 TL, toplam 3.536,75 TL olduğu,b) … nolu tutanaktan dolayı davacının 7.172,75 TL borçlu olduğu ,davalının davalının 10.206,87 TL tahakkuk yaptığı,buna göre davacının asıl alacak 3.034,12 TL , işlemiş faiz 148,46 TL 3.182,58 TL olmak üzere her iki tutanaktan dolayı toplam 6.719,34 TL olduğunun tespit edildiği,bilirkişi raporuna göre davacı alacağının 6.719,34 TL olduğu gerekçesiyle ; “Asıl ve ıslahla açılan davanın kısmen kabulü ile 6.719,34 TL’nin 15/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar vermiştir. Kararı her iki davalı vekili olarak dosyaya vekaletname sunan davalılar vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini,davacının bilirkişi raporunda davacının güç artırımı talep ettiği ve bu talebe istinaden yeni sözleşme yapımı için 12.09.2013 tarihinde davalı şirkete başvurduğu, buna göre ortada kaçak elektrik kullanımı varsa bu kullanımın ancak 12.09.2013 tarihine kadar olabileceği, bu nedenle 30.12.2013 tarih ve F/663938 sayılı tutanakla tespit edilen kaçak elektrik kullanımı isnadının yersiz olduğu, bu tutanağın ve tahakkukun iptal edilmesi gerektiği şeklindeki hatalı tespite katılmadıklarını,davacı tarafın 12.09.2013 tarihinde güç artırımı talebinde bulunmuş olsa da bu talebi sonuçlandırılmadan ve sözleşmesi yenilenmeden enerji kullanımı yaptığı, 14660 numaralı tesisatta 28.03.2014 tarihinde sözleşme yapıldığını, sözleşme tarihinden önceki tarih olan 30.12.2013 tutanak tarihinde davacının davalı şirkete henüz kaydı olmayan Makel marka 52613062 seri numaralı sayaçtan enerji kullanarak kaçak elektrik tüketimi yaptığını,b,ilirkişinin sayacın hangi dönem, hangi tarihler arası tüketimlerini ihtilafsız dönem olarak belirleyerek günlük ortalamasını aldığının belli olmadığını, 22.01.2013 tarihinden sonraki tüketimlerin ortalamasını esas almış ise, her ne kadar tüketimler 19 kat artmış olsa da kayıtsız sayaca müdahalenin her zaman mümkün olup, kurulu güç üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini,hesaplamaların belirtilen yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığını,yapılan ödemelerin ihtirazi kayıt ileri sürülmeden yapıldığını ve geri istenemeyeceğini,davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen reddedilen kısım için davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmedilmediğini,faiz yönünden de talebin aşıldığını,ıslah dilekçesinde arttırılan kısım için dava tarihinden faiz istenilmesine rağmen ödeme tarihinden itibaren faize hükmedildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Öncelikle hükme dayanak bilirkişi raporunda, davaya konu kaçak tutanakları yönünden yapılan değerlendirmeler ve hesaplamaların ilgli yönetmelik ve mevzuata uygun olduğu,…ndan dava konusu … 22.01.2013 tarihinde işletmeye açıldığının bildirildiği ,bu ek rapordaki hesaplamaların bu tarih baz alınarak yapıldığı gibi ayrıca ek raporda 6719 sayılı yasa gereği kayıp kaçak vs giderlerde eklenerek yapılan hesaplama nedeniyle kök ve ek rapor arasında fark oluştuğunun anlaşıldığı, tutanaklarda kayıtsız olduğu belirtilen … nolu sayacın 30.9.2013 tarihinde kayıt altına alındığı, dolayısıyla bu tarihte tutulan 30.9.2013-… tarih sayılı tutanağın yersiz olduğu ve iptaline karar verilmesi gerektiği, 15.7.2014 dava tarihi itibariyle davacı alacağının a) … nolu tutanaktan davacının 23.435,68 TL borçlu olduğu,davalının 26.683,12 TL tahakkuk yaptığı,aradaki fark olarak ,buna göre davacı alacağının asıl alacak 3.247,44 TL, işlemiş faiz 289,31 TL, toplam 3.536,75 TL olduğu,b) F/663938 nolu tutanaktan dolayı davacının 7.172,75 TL borçlu olduğu ,davalının davalının 10.206,87 TL tahakkuk yaptığı,buna göre davacının asıl alacak 3.034,12 TL , işlemiş faiz 148,46 TL 3.182,58 TL olmak üzere her iki tutanaktan dolayı toplam 6.719,34 TL olduğunun tespit edildiği,bilirkişi raporunda menfi tespit ve istirdada konu talepler yönünden ödenen kısımlar için ayrıca işlemiş faiz hesaplandığı ,faiz +ana alacak toplamı olarak her iki tutanak için davacının toplamda 6.719,34 TL istirdata konu alacağının belirlendiği ,ancak faize faiz işletilerek hüküm kurulması yönünden,işlemiş faiz de bu durumda harcı yatırılarak müddeabih olduğundan ve davalının buna dair açık istinafı olmadığı anlaşılmakla ,bu konuda hükümde bir düzeltme yapılmasının gerekmediği anlaşılmıştır.İstirdata konu asıl alacaklar yönünden hükme dayanak ek bilirkişi raporunda kök rapordan farklı olarak kayıp kaçak vs giderlerin de hesaba katılmasıyla ,ayrıca ödenen bedellerin iadeye konu olanlarına dava tarihi olan 15/07/2014 tarihinden itibaren faiz işletilmesinde hukuka aykırılık olmadığı ,ek raporun taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunduğu görülmüştür.Mahkeme kararında dava tarihi 15/07/2014 yerine 18/09/2014 olarak hatalı yazılmıştır.İstirdata konu olarak belirlenen bedele dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı da görülmüştür.Hükme dayanak ek bilrkişi raporu kayıp kaçak vs yönünden kök raporu tamamlar vaziyette olduğundan,yeni bilirkişi raporu alınmasının davaya katkı sağlamayacağı açıktır.Ancak davamın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen ,reddedilen kısım için davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.Mahkeme davalılar lehine reddedilen kısım için yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmetmediğinden,karar bu yönüyle usul ve hukuka aykırılık teşkil etmektedir.Bu nedenle davalıların istinaf talebinin kabulü ile diğer kısımlar baki kalmak kaydıyla, karar sadece reddedilen kısım yönünden yargılama gideri ve davalılara vekalet ücreti verilmesi yönünden HMK 353/1b-2.maddesi gereği düzeltilerek,yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalıların istinaf taleplerinin kabulü ile karar HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında; 1-Asıl ve ıslahla açılan davanın kısmen kabulü ile; 6.719,34 TL’nin 15/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,-Fazlaya ilişkin talebin reddine,2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 458,99 TL harçtan peşin alınan 563,80 TL peşin, 61,00 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 165,81 TL harcın davacıya iadesine,-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 624,80 TL (peşin+ıslah) peşin nispi harcın davalılardan tahsiline, davacıya verilmesine, 3-)Davacı tarafından yapılan 850,00-TL bilirkişi ücreti, 166,00-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 1.016,00-TL’nın kabul ve red oranına göre hesaplanan 758,55 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davalı … tarafından yapılan toplam 50,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 12,67 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, 5-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,6-)Davalılar duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,7-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,İstinaf incelemesi ile ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edenlere isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davalıların istinaf sebebiyle yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 18/03/2021