Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1370 E. 2019/1400 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1370
KARAR NO : 2019/1400
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/12/2018
NUMARASI : 2016/273 E – 2018/1273 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/09/2019
KARAR YAZIM TARİHİ: 20/09/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili idarenin kurum elemanları tarafından yapılan incelemede davalının kayıtsız sayaçtan kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, davalının kaçak kullandığı elektrik ve buna bağlı cezaların 5.250,53 TL olarak hesaplanıp, davalıya tebliğ edildiğini, İstanbul .. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak itirazda bulunduğunu ve takibin durdurulduğunu ileri sürerek, davalının borca, borcun tüm ferilerine yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline ve takibin talep edilen miktar üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, itiraz haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenen yerin … adına kayıtlı dükkan olduğunu, bu dükkanı 01/11/2016 tarihinde devraldığını, kira bedeli ve fatura bedelini ödediğini, faturalara bir yıl ödeme yapmadığını,…’ın kendisini mahkemeye vermesi üzerine toplu olarak borcu ödediğini, bu adreste davacı kurum ile sözleşmesinin bulunmadığını, dolayısıyla borcunun da bulunmadığını, tüm faiz ve borca itraz ettiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; “Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 1.934,06-TL enerji bedeli, 18,05-TL gecikme faizi, 3,25-TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 1.955,36-TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren 1.934,06-TL’ye yıllık %16,80 faiz ile bu faizin %18’i oranında KDV uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, davacının tazminat isteminin koşulları oluşmadığından REDDİNE” karar verilmiştir. Söz konusu kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı ise 3.560,00 TL’dir.Somut uyuşmazlıkta, dava değeri 5.308,38 TL olup, ilk derece mahkemesince kabul edilen miktar olan 1.955,36 TL istinaf edilmediği, davacı tarafça istinaf edilen değer reddedilen 3.353,02 TL olduğundan, karar tarihinde davacı yönünden miktar itibarıyla karar kesindir. Bu itibarla, istinaf konusu kararın HMK’nın 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, istinaf dilekçelerinin HMK’nın 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf dilekçesinin, HMK 341 ve 346. maddelerine göre kararın kesin olması sebebiyle, HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine,
Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davacıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/09/2019