Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/119 E. 2020/332 K. 11.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/119
KARAR NO : 2020/332
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/02/2017
NUMARASI : 2016/168 E – 2017/92 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 11/03/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı firmanın Balıkesir Altıeylül Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 2015 yılı Ramazan Etkinlikleri ihale alıcısı olduğunu, bu ihale kapsamında gerçekleştirilmesi gereken işlerin davalı firma tarafından alt firmalara yaptırıldığını, alt firmalara yapılması gereken ödemelerin ise temlik edeceğinin söylendiğini, ancak davalı firmanın davacı firma tarafından yapılan ödemeler karşısında 2015 yılı Ramazan Etkinlikleri ihalesi kapsamında Altıeylül Belediyesi ve bu belediyenin iştirakçi şirketi olan …. San. ve Tic. A.Ş. ‘den olan alacağını davacıya temlik etmediği gibi herhangi bir ödemede bulunmadığını, alacağın tahsili yönünden Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile yapılan takibe haksız itiraz edildiğini beyanla, itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarını kabul etmediklerini, davalı şirketin davacı şirkete temlik ettiği veya temlik edeceğini beyan ettiği bir alacağı olmadığını, hatta davalı şirketin, davacı şirkete alacak temlik etmesi veya temlik etmeyi beyan etmesini gerektiren bir ilişkisi de olmadığını, davalı şirketin davacıya hiçbir borcu olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davalı tarafın borcu kabul etmediğini, bu borcun üçüncü kişilere ödenmesi yönünde herhangi bir talimat ve sözleşmenin mevcut olmadığı, davacı tarafın takip konusu yapmış olduğu alacağın varlığını ispatlayamadığı gerekçesiyle; “Davanın reddi ile davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” karar vermiştir.Mahkemenin bu kararına karşı davcı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. İstinaf dilekçesinde; mahkemece dosyaya sunulan bütün bilgi ve belgeler irdelenmediği gibi , iki tarafı tacir olan bu davada, tarafların defter ve belgelerini incelemeyerek hatalı karar verdiği, sunulan bilgi ve belgelerin yanında tarafların ticari defter ve belgelerinede dayanıldığını, şayet mahkeme ,tarafların defter ve belgelerini incelemiş olsa idi, davalının 2015 yılı Ramazan Etkinlikleri İhalesini almış olduğunu ve bu ihale bedelini tahsil için ihaleyi veren firmalara fatura kestiğini ve parayı tahsil ettiğini göreceğini, ihaleyi veren belediye ve iştirakçi şirketinin kayıtlarında ihale kapsamındaki işlerin davalı adına beş ayrı firma tarafından yürütüldüğü hususundaki resmi kayıtlara rağmen bu firmalara yaptıkları işin bedeli olan tutarın davalı tarafından ödenmediğini ve davalının defter ve kayıtlarında böyle bir ödemenin de yer almadığının ayrıca tespit edileceğini davacı şirket kayıtlarında ise ihale alıcısı davalı şirket olmasına karşın ihale kapsamında davalıya iş yapan firmaların alacaklarının davacı şirket tarafından ifa edildiğinin ayrıca tespit edileceğini, mahkemenin bu konuları hiç incelemeden, defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmadan usule, kanuna ve dosya münderecatına aykırı olarak hüküm tesis ettiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.Davacı taraf, taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verilmesini istinaf sebebi yapmış isede,dosya kapsamına göre, davalının davaya konu edilen üstlenme ve temlik ilişkisini kabul etmediği, davacının bu konuda yazılı delil sunmadığı, alacağa dayanak faturalarda ise, fatura alacaklıları 3. kişiler olup, borçlusunun davacı olarak gösterilmesi karşısında, söz konusu faturaların ve ödemelerin davalı ile ilgi ve illiyetinin, davalı ticari defter incelemesi ile tespit edilemeyeceği, bu yönüyle davacının, defter incelemesiyle belirlenebileceğini ileri sürdüğü hususların ,alacak dayanağı gösterilen, davacıya 3. kişilerin kestiği faturalarla ilgi ve illiyetinin kurulmasını sağlayamayacağı,dolayısıyla taraf ticari defterleri yönünden bilirkişi incelemesinin davaya katkı sağlamayacağı gözetilerek ,ispatlanamayan davanın reddine ilişkin mahkame kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur.Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 11/03/2020