Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1100 E. 2021/965 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1100
KARAR NO : 2021/965
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/02/2019
NUMARASI: 2014/653 E – 2019/153 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 30/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Afyonkarahisar merkez ilçede otogar tesislerini işlettiğini, turizm seyahat işletmelerinin yanı sıra otogarda gıda ve şekerleme, lokum, pişmaniye üretim ve satışı da yaptığını, elektrik enerjisinin büyük bir bölümü bu işe harcandığını, elektrik aboneliğinin sanayi tesisi grubunda olduğunu, … A.Ş’nin abonesi iken davalı şirketten gelen teklif ile aboneliğini bu şirkete aktararak … numara ile abone olduğunu, davalı şirket ile 16/02/2010 tarihinde imzalanan sözleşme ile ticaret ilişkisinin başladığını, başlangıçta sanayi grubu tarifesi ile elektrik satılacağının beyan edilip sözleşmeye yazıldığı halde, Mart 2013 tarihinden itibaren hukuki olmayan gerekçe ile bu tarifeden çıkarıldığını ve %30 daha fazla fiyatla elektrik fatura edilmeye başlanıldığını, ayrıca geçmiş dönem için de ek fatura tanzim edildiğini beyanla müvekkilinin abonelik nev’inin tek zamanlı sanayi grubu olduğunun tespiti ile davalının bu tarifeden başka tarife üzerinden fiyatlandırması şeklinde oluşan muaraza’nın men’ine, abonelik başlangıcından bu yana faturaların tetkiki ile sözleşmeye aykırı olarak düzenlenen faturalardaki tespit edilen bu fazlalıklar sebebiyle müvekkilin borcunun olmadığını tespitine, ödenmiş olan ve yargılama sürecinde ödenecek olan bedellerin de istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; elektrik üretim ve ticareti faaliyetleri ile iştigal eden müvekkili şirketin sözleşme gereği davacının tükettiği elektrik enerjisinin üretim veya tedarik yolu ile sağlanmasının söz konusu olduğunu, mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, husumet itirazında bulunduklarını, davanın asıl muhatabının Osmangazi EDAŞ olduğunu, tarife gruplarının belirlenmesi, tarife içeriğinde fon tahakkukları, nakil tarifeleri, oranların belirlenmesi, faturaların düzenlenmesi gibi işlemlerin yasa ve ikincil mevzuatta belirtilmekte olup, davacı tarafın ticarethane tarifesine tabi olup olmaması, sanayi sicil belgesinin kabulü veya reddi, buna göre tarifesinin değiştirilmesi kararının verilerek uygulanması gibi işlemlerin dağıtım şirketinin yetkisi kapsamında kaldığını, buna ilişkin usulün EPDK kararlarında belirlendiğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile , davacının davalı şirkete 571111 no’lu fark faturası bedeli olan 46.862,36-TL’lik fatura ile 571861 ve 572221 no’lu faturalar kapsamında davalı şirkete fazladan ödendiği tespit olunan 3.735,10-TL olmak üzere toplamda 50.597,46-TL tutarında borcunun bulunmadığının tespitine, Davacı tarafça davalı tarafa ödendiği anlaşılan 3.735,10-TL’lik fazla ödeme bedelinin ödeme tarihi olan 23/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Kararı istinaf eden davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;müvekkili şirketin tarife belirleme ve değiştirme yetkisinin bulunmadığını,tedarik şirketi olduğunu, bu konudaki yetkinin dağıtım şirketine ait olduğunu,bu sebeple müvekkiline husumet düşmediğini,davacının otogar ve şeker üretimi faaliyeti olduğunu, otogar faliyetinin sanayi faaliyeti olmadığı, bu sebeple her iki faaliyetin ayrıştırılarak, tesbitlerin ve hesaplamaların buna göre yapılması, bunun için de keşif yapılması gerektiği ileri sürülerek, kararın kaldırılması istenmiştir….nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; davada,sanayi aboneliği gereğince uygulanması gereken tarife yerine ,daha pahalı olanan ticarethane tarifasinde tahakkuk yapıldığı ileri sürülerek,abonelik tarihinden itibaren yapılan bu hatalı tahakukların tesbiti ile ,ödenen ve yargılama sırasında ödenecek fazla miktarın istirdadı istenmiştir.Davacı vekili talep arttırım dilekçesi ile ,ticarethane tarifesi üzerinden düzenlenen … nolu faturanın sanayi tarifesinden düzenlenmesi durumunda 3.735,10 TL alacaklı olduklarını, bunun 46.862,36 TL tutarındaki fark faturasına eklenmesi durumunda toplam alacaklarının 50.597,46 TL olacağını ifade etmiş ve faturalardaki fazlalık ve kesilen fark faturaları sebebiyle müvekkilinin ıslahla birlikte 50.597,46 TL tutarındaki borcunun olmadığının tespiti ile fazla ödenmiş olan 3,735,10 TL farkın 26.06.2013 ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont oranındaki faizi ile davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ,davacı şirket ile davalı şirket arasında 16.02.2010 tarihinde sanayi tarifesinden ‘‘Elektrik Satış Sözleşmesi” imzalanmıştır.Abonelik tarihinde davacının Sanayi Sicil Belgesine sahip olduğu, Dağıtım Şirketi tarafından talep edilen üretim konusundaki genişletilmeleri yaptırarak belgeyi yenilediği vize işlemlerini yaptırdığı , Mayıs 2013’de davacı şirketin hu tarifeden çıkartılarak daha yüksek fiyatlı ticarethane tarifesi üzerinden elektrik fatura edilmeye başlandığı,ayrıca geçmiş dönemler için de 46.862,36 TL tutarlı fiyat farkı faturası tahakkuk ettirildiği anlaşılmıştır.Tarife değişikliği yapma yetkisi Dağıtım Şirketinin yetkisinde olsa da ,davalı kendisine dağıtım şirketince tarife değişikliği yapıldığını veya sanayi vizesinin zamanında yaptırılmadığı gibi bir bilgi verildiğini iddia ve isbat edememiş,yani ticarethane tarifesine geçiş sebebini açıklayamamıştır.Mevcut dosya kapsamına göre,davacının sanayi tarifesinin hukuken geçersiz olduğuna ilişkin delil bulunmadığından, ayrıştırma yönünden keşif yapılması talebi ve bu yönlere ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Mahkemece ,yargılamada kök ve ek bilirkişi raporları alınmış olup,bilirkişinin raporunda davaya konu tüm faturalarda tüketim miktarının aynı sayaç üzerinden tespit edildiği ,ayrıca yine davaya konu faturaların bazılarında sanayi sicil belgesinin geçerlilik süresinin ne zaman biteceğine dair uyarı yazıları bulunduğu,Ağustos 2012’de yapıldığı bahsedilen tarife değişikliği (sanayi tarifesinden ticarethane tarifesine geçiş) ve nedeni hakkında herhangi bir bilginin dosya kapsamında bulunadığı, davaya konu 31.05.2013 tarih 571111 nolıı sanayi-ticarethane fark faturasının ait olduğu 01.08.2012- 30.04.2013 döneminde davacı adına düzenlenen faturalar taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak OG sanayi tarifesinden düzenlenmiş olduğu ,Mayıs 2013 dönemine ait 31.05,2013 tarih 571533 nolu fatura ticarethane tarifesi aktif enerji birim fiyatı üzerinden %3 indirim oranı uygulanarak düzenlendiği, 01.01.2013 tarihli sözleşmede tek zamanlı OG sanayi tarifesinde belirtilen aktif enerji birim fiyatı üzerinden %3 indirim oram uygulanacağının belirtildiği, bu faturanın OG sanayi tarifesi üzerinden düzenlenmesi durumunda fatura tutarının Toplam: 22.303,05 TL olması gerektiği,,iptal edilen Haziran 2013 dönemine ait 571861 nolu fatura yerine düzenlenen 30.06.2013 tarihli 572221 nolu fatura OG sanayi tarifesi üzerinden yukarıdaki gibi tahakkuk ettirilmesi durumunda fatura tutarının Toplam. 24.756,29 TL olması gerektiği görüşü bildirilmiştir.571533 nolu fatura ticarethane tarifesinden hesaplanmış ve 20.06.2013 tarihinde ödenmiştir. Bu faturanın OG sanayi tarifesi üzerinden düzenlenmesi durumunda fatura tutan 22.303,OS TL olarak hesaplanır. … no.lu ,31.05.2013 tarihli ,46.862,36 fatura davaya konu fiyat farkı faturasıdır. … no.lu ,30.06.2013 tarihli ve 32.318,37 bedelli fatura iptal edilmiş ,yerine … no.lu ,30.06.2013 tarihli , 28.178,28 TL bedelli fatura düzenlenmiştir .Bu bedellerin de OG sanayi tarifesi üzerinden tahakkuk ettirilmesi durumunda fatura tutan 24.756,29 TL olarak hesaplanır. O halde, … no.lu fatura miktarına göre fazla ödeme miktarı 6.812,54 TL olup,talep 2.735,10 TL’nin iadesi şeklindedir. … no.lu ,30.06.2013 tarihli , 28.178,28 TL bedelli faturanın ise olması gereken miktarı 24.756,29 TL olup,fark 3.421,99 TL’dir. Buna göre ,davacının borçlu olmadığı miktar ( 6.812,54 TL+3.421,99 TL) 10.234,53 TL olarak hesaplanmıştır. Fazla ödenen ve istirdadı gereken miktar ise ,hükümde yazılı olduğu üzere taleple bağlı kalınarak 3.735,10 TL’dir.Bilirkişi raporu ,dosya kapsamına uygun ve gerekçeli olup hüküm kurmaya elverişlidir.Ne var ki ; mahkemece bilirkişi raporundaki tesbit ve hesaplamalar yanlış algılanarak ,yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.Bu sebeple ,davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabul edilerek, istinaf konusu karar kaldırılarak, yeniden esas hakkında aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf talebinin kabulü ile, istinaf konusu karar HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca kaldırılarak, yeniden esas hakkında;1-Davanın kısmen kabulü ile , davacının davalı şirkete … no’lu fark faturası ve … no’lu faturalar sebebiyle toplam 10.234,53 TL tutarında borçlu olmadığının tesbitine, Davacı tarafça, davalıya yapılan 3.735,10-TL’lik fazla ödeme bedelinin ödeme tarihi olan 23/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 699,12 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 870,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye -fazla 170,88 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine,4-Davacıdan alınan 699,12 karar ve ilam harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu, 727,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre hesap olunan 200,79 TL ‘lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,6-Davalının yargılama sırasında yapmış olduğu 75,00 TL yargılama giderinden kabul red oranına göre hesap olunan 54,30 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,7-Davacı vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesinde,8- Davalı vekille temsil edildiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca reddedilen miktara göre hesap olunan 5.494,17 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısımların kararın kesinleşmesi halinde yatıran taraflara ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davalının istinaf aşamasında yapmış olduğu 22,05 TL istinaf giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 30/03/2021