Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1041 E. 2021/871 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2019/1041
KARAR NO: 2021/871
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2017
NUMARASI: 2016/415 E – 2017/1069 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 23/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilince verilen ve davalının …olarak gösterildiği dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili şirketin davalının abonesi konumunda olduğunu, davalı idarece düzenlenen 31/03/2016 tarihli 26.885,22-TL değerli faturadan dolayı borçlarının olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava dilekçesinin tebliğ edilmiş olduğu … vekili cevap dilekçesinde ,müvekkili şirketin ünvanı dava dilekçesinde belirtildiği gibi “…” olmadığını, davanın usulden reddinin gerektiğini, bununla birlikte, husumetin ayrı tüzel kişiliği haiz … A.Ş’ne yöneltilmesinin gerektiğini, husumet yönünden davanın reddinin gerektiğini, kaçak elektrik kullanımı dışında normal dönem tüketim faturalarına ek tahakkuk konulu ihtilafla müvekkili şirketin bir ilgisinin olmadığını,ayrıca mevzuat ve mevcut durum yönünden yapılan işlemlerde hata bulunmamakta olduğu,davaın esastan da reddi gerektiği savurulmuştur. Mahkemece, faturayı tahakkuk ettiren tüzel kişilikten (… A.Ş) farklı tüzel kişiliği olan … A.Ş vekilinin davalı vekili gibi dahil olduğu, cevap dilekçesi sunmuş olduğu görülmüş ise de, davacının dava dilekçesinde bu ticaret unvanına husumet yönelten bir girişimi olmadığı anlaşıldığından, yani davalı olarak gösterdiği kişinin ticaret unvanında ” Dağıtım ” kelimesinin olmadığı gerekçesiyle ,Davanın dava şartı yokluğundan 6100 sayılı HMK ‘nın 114/1-(d) ve 115/2 maddesine göre usulden reddine karar verilmiştir. Kararı istinaf eden davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı taraf her ne kadar dava dilekçesinde davalıyı “…” olarak göstermiş ise de, dava dilekçesinin müvekkilinin “… Cad. No:… … Beyoğlu/İSTANBUL” adresine gönderilmiş, müvekkili şirket tarafından tebellüğ edilen dava dilekçesi nedeniyle dosyaya vekaletname sunulmuş, UYAP kaydı gerçekleşmiş, yargılama gideri yapılmış, davaya cevap verilmiş ve duruşmalara katılınmış olduğunu,bu sebeple Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin düzenlenen “Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret” başlıklı 7/2 maddesine göre müvekkili şirket lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olup, kararın bu yönden kaldırılarak ya da düzeltilerek müvekkil şirket lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesini talep etmiştir.
…nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Davacı tarafça açılan davada, dava dilekçesinde davalı ” … A.Ş ” olarak gösterilmiştir. Dilekçe ekindeki sunulan faturaların başlıklarından faturayı tahakkuk ettiren kurumun ünvanının ” … A.Ş” olduğu anlaşılmaktadır. Ticaret Siciline ilişkin mahkemece yapılan internet sorgulamasında dava dilekçesinde belirtildiği gibi …ünvanlı bir tüzel kişiye de rastlanılmadığı gerekçede bildirilmiştir. Davacı vekilince verilen ve davalının …olarak gösterildiği , dava dilekçesinin …’ın “… Cad. No:… … Beyoğlu/İSTANBUL” adresine gönderilmiş olduğu,bunun üzerine bu şirket tarafından tebellüğ edilen dava dilekçesi nedeniyl,e dosyaya şirket vekili vekaletname sunmuş, davaya cevap vermiş ve duruşmalara katılmıştır. Dava konusu faturaların dava dışı ve ayrışma sonucu abonelik tesisi ve kullanım sebebiyle tahakkuklar yönünden görevli … tarafından düzenlendiği, davada husumetin bu şirkete ait olduğu anlaşılmakla,bu durumda davalı gösterilen … hakkındaki davanın husumetten reddi gerekirken,dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmesi ve bu davalının davada vekille temsil edilmesi sebebiyle AAÜT uyarınca lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdiri gerekirken ,yazılı şekilde red kararı verilmesi hatalı olup,davalı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmekle ,davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile karar HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında yeniden aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile karar HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek ,yeniden esas hakkında; 1-Davanın pasif husumet yokluğundan reddine, 2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 455,72 TL harçtan mahsubu ile bakiye 396,42 TL harcın talep halinde davacıya iadesine, 3- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Davalı masrafı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davalının istinaf aşamasında yapmış olduğu 18,-TL istinaf giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesin olmakla yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/03/2021