Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2019/1029 E. 2021/967 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2019/1029
KARAR NO : 2021/967
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/02/2019
NUMARASI: 2017/673 E – 2019/146 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 30/03/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesi ile, 05/03/2015 tarihinde müvekkili şirket görevlilerince davalı işyerinde yapılan kontrolde kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, bu nedenle yapılan tahakkukun tahsiline ilişkin Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını,davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davaya karşı cevabında, elektrik sayacında herhangi bir işlem yapmadığını, davalıdan yeni bir saat talep ettiğini, ancak başka şirketin elektrik borcunu ödemesini istediklerini, ödemediği için taşınmazı tahliye ettiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, kaçak elektrik tutanağının düzenlendiği 05.03.2015 tarihli tutanak ve davalıya ait vergi kayıtları değerlendirildiğinde davalının iş yerini terk ettiği belirlenmiş ise de kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiğinde davalının hazır bulunduğu ancak imzadan imtina ettiği anlaşıldığından, tutanak tarihi itibariyle davalının adreste faaliyet gösterdiğinin anlaşıldığı. davalının elektrik sayacında sayaçtan geçilmeksizin elektrik kullandığı tespit edilmiş olduğundan tahakkuk edecek enerji ve ceza bedelinin EPTHY gereğince hesaplanmış olduğu, 27/02/2015 tutanak tarihi ile bu tutanak tarihinden önce en son sayaç okuması yapılan 20/02/2015 tarihi, kaçak tahakkuk hesaplaması yapılarak davalının sorumlu olduğu miktarın 2.492,78 TL. kaçak ek tahakkuku,98,43 TL. kaçak tahakkuku ile birlikte 2.591,21 TL. üzerinden itirazın iptaline, işlemiş faiz miktarının 428,06 TL, KDV’nin 77,05 TL. olduğu gerekçesiyle ,Davanın kısmen kabulüne, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yapılan takipte 2.591,21 TL enerji bedeli, 428,06 TL gecikme faizi, 77,05 TL KDV olmak üzere toplam 3.096,32 TL üzerinden itirazın iptaline, takip tarihinden itibaren % 16,80 oranını geçmemek üzere gecikme faizi ve KDV si ile birlikte takibin devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Sözkonusu kararı taraflar istinaf etmiştir.1-Kararı istinaf eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin , dava dilekçesinde ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde belittikleri husularda araştırma yapmaksızın eksik inceleme sonucu davanın kısmen kabulüne karar verdiğini ,yargılamada alınan bilirkişi raporunda davalının kaçak ve ek tahakkuk olmak üzere toplam 2.591,21 TL kaçak tahakkundan sorumlu olduğu şeklinde görüş beyan ettiği, bilirkişi tarafından tespit edilen kaçak elektrik tutanaklarının usulüne uygun olması ve faizi ile talep edebileceği hususlarına katıldıklarını ,ancak en fazla kaçak elektrik tahakkukları için 90 günlük, ek tahakkuklar için 12 aylık sürenin hesaplanması gerekmekte ise de, sözkonusu 12 aylık süre kaçak tutanağı ile tespit edilen süreden önceki 12 ay olduğundan, müvekkili kurum tarafından yapılan tüm hesaplamanın doğruluğu dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken ,davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu ileri sürülerek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesi istenmiştir.2-Davalı istinaf dilekçesinde özetle ; mahkeme tarafından verilen bu kararın eksik, hatalı değerlendirme sonucunda verildiği, davaya konu kaçak elektrik kullanıldığı yerde 02 .05.2014 tarihinde işyeri açılışı için vergi ruhsatını hazırlayıp yeri kiraladığını ,elektriği kendi adına yaptırmak için elektrik idaresine başvurduğunda,mevcut borcu ödemesi gerektiğinin söylendiğini, ancak borç yüksek olduğu İçin ödeyemedğini, açtığı işyerinden istediği kazancı elde edemediği için kira personel vs. diğer giderlere daha fazla dayanamayıp 31.07.2014 tarihi itibarıyla işyerini kapattığını , bu süre içersinde hiçbir zaman iddia edildiği gibi elektrik saatiyle oynamadığı gibi oynandığından da haberi olmadığını ,bilirkişi raporundan da anlaşıldığı üzere eğer orada kaçak elektrik bağlanmışsa kendisinden önce yapılmış olacağını ,çünkü enerji kullanımındaki düşüşün 27.02,2014 tarihinde başladığı, bu tarihten 3 ay sonra işyerini kiraladığını ve sadece 2 ay kullandığını, ilgisinin olmadığı kaçak elektrikten sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek , kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istenmiştir….nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava ,kaçak (abonesiz ve sayaca müdahale edilerek) elektrik kullnıldığı iddiası ile başlatılan takipte, borca itirazın iptali talebine ilişkindir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ,davalının işyeri olarak kullandığı mahalde, 05/03/2015 tarihli kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiş, laboratuvar sonuçlarına göre sayacın gövde kapağı arkadan kesilerek S ve T fazlarına ait akım ölçüm uçları kesilmiş olduğu, sayacın bu fazlarda kayıt yapmadığı belirlenmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda ,davalının elektrik sayacında sayaçtan geçilmeksizin elektrik kullanımının “kaçak” elektrik tüketimi olduğu, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereğince yapılan hesaplamaya göre, 27/02/2015 tutanak tarihi ile bu tutanak tarihinden önce en son sayaç okuması yapılan 20/02/2015 tarihi ile kaçak tutanağı arasındaki süreye göre ,2.492,78 TL kaçak ek tahakkuku, 98,43 TL kaçak tahakkuku hesabı yapılmışt olup, yapılan bu hesaplama ,miktar ve süre yönünden mevzuat hükümlerine uygun olup, hükme esas alınmasında usul ve hukuka aykırılık bulunmamıştır. Böylece ,mahkemece verilen kararda vakıa ve hukuki denetim yönlerinden usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla ,davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine,Davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalıdan alınması gereken 211,50 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 52,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 158,63 TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden taraflar üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 30/03/2021