Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/949 E. 2020/703 K. 03.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2018/949
KARAR NO: 2020/703
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/07/2017
NUMARASI: 2015/409 E – 2017/662 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 03/09/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının karton kutu imalatı yaptığı işmerkezinde 15/03/2015 günü iş yerinde 15:30 – 16:00 sıralarında yangın çıktığını,aynı gün itfaiye tarafından yapılan tespitlerde … Cadde üzeri … nolu bina ile … nolu binanın arasında bulunan … nolu trafo ile … nolu binanın arasında yaklaşık 20 cm’lik boşluğun bulunduğunu, trafodan çıkıp bu boşluğun köşesinden geçen yer altı kablosunda meydana gelen elektriksel arıza sonucunda oluşan şerarenin boşlukta bulunan çöpleri ve tahta parçalarını tutuşturmasıyla yangın başlangıç olayının meydana geldiğini, 1. Bodrum kattaki yangının söndürülmesi sırasında sıkılan suyun 2. Bodrum katta bulunan davacı şirkete ait karton kutu imalathanesine sızarak muhtelif karton ambalaj malzemelerini ıslandığı,merdiven sahanlığı ile duvar ve tavanın yüksek ısıdan zarar gördüğü tespit edildiğini , itfaiye raporunda yangının …’a ait trafodan kaynaklandığını, bu hususla ilgili Büyükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/45 D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, hazırlanan raporda davacının iş yerinde meydana gelen hasarın 161.242,71.-TL olduğunun hesaplandığını, inşaat mühendisinin üst katta yapılan tespitlerinde yangın nedeniyle üst katta bulunan bisikletlerin tümünün yandığını, duvar ve tavan dolgu malzemelerinin zarar gördüğünü, üst katın tamamının elden geçirilmesi gerektiğinin belirtildiğini, yangın nedeniyle müvekkiline ait iş yerinde 7.000 TL’lik inşai hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, 15 gün süre boyunca iş yerinden mahrum kalma ve müşteri kaybından dolayı 10.000 TL olmak üzere toplam şimdilik 178.242,71.-TL maddi zararın ,ayrıca davacının ürünleri zamanında teslim edememesi nedeniyle de 5.000 TL manevi tazminatla birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili tcevap dilekçesinde;davacının davalıya zarar tazminine ilişkin başvurusunun olmadığını, hasarın davalı şirketin dağıtım şebekesinden kaynaklanmadığının tespit edildiğini, meydana gelen hasardadavalıya şirkete yükletilebilecek bir kusurun bulunmadığını,hasarın davalı şirketin dağıtım sisteminin işletilmesinden kaynaklanması durumunda aynı bina ve aynı hattan beslenen diğer müşterilerin de hasar görmesi gerektiğini, diğer aboneler tarafında nmüvekkili şirkete herhangi bir hasar bildiriminin yapılmadığını, ayrıca Elektrik İç Tesisat Yönetmeliğine göre her daireyi besleyen sayaç panosunda kaçak akım rölesi bulunmasının yasal zorunluluk olup, voltaj dalgalanmalarından da tesisatı koruduğunu, koruma rölelerini de yapıda bulundurmasının gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen davalı şirket görevlileri tarafından yapılan incelemede davacının tesisatında kaça kakım rölesinin olmadığının görüldüğünü, bundan dolayı mülkiyeti ve sorumluluğu müşteriye ait yapı bağlantı hattı ve iç tesisattaki kusurlar ve müşterinin kusurlu davranışları nedeniyle meydana gelen hasarlarda mevzuat gereği davalı şirkete yükletilebilecek kusur bulunmadığını, talep edilen miktarın fahiş olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yangının davalıya ait ait trafodan kaynaklandığının belirlendiği,bu nedenle kusurun tamamının davalıya ait olduğu, davacı tarafından dava öncesi yapılan tespit neticesinde alınan rapor birlikte değerlendirildiğinde, davacının ürün sebebiyle 161.241 TL, sıva badana boya sebebiyle 7.000.TL ve yangın sebebiyle zararın giderilmesi dönemde ki müşteri kaybı sebebiyle 10.000. TL olmak üzere neticeden 178.242,00.-TL zarardan davalının sorumlu olduğu,manevi tazminat koşullarının ise oluşmadığı gerekçesiyle “Davacı tarafın davalıya yönelik açmış olduğu manevi tazminat davasının reddine,davacı tarafın davalı tarafa açmış olduğu maddi tazminat davasının kabulü ile; 178.242,00.-TL’nin haksız eylemin oluştuğu yangın tarihinden itibaren işleyecek ticari faizle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine” karar verilmiştir. Mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.İstinaf dilekçesinde;dava konusu hasara neden olan yangınındavalı şirketin dağıtım şebekesinin kusurlu işletilmesinden kaynaklandığı yönünde hiçbir somut bulgu bulunmamasına, bunun tam tersi davalı şirket kablolarının zaten var olan yangın nedeniyle zarar görmüş olduğu yönünde somut bulgu olmasına rağmen mahkemece eksik inceleme ile davalı şirketin sorumlu olduğunun peşinen kabul edilerek hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu,yangın üzerine olay yerine giden ekipler tarafından bisiklet fabrikasını besleyen enerji kabloloranın izole edildiğini,sonra enerji verildiğini, yangına yer altı kablolarının neden olmadığını,var olan yangın nedeniyle kabloların izolelerinin yandığını,kabloların içinden yangın başlamadığını,sadece dış izolesinin yanarak hafifçe hasarlandığını,yangının trafodan başlaması halinde trafonunun hasar görmesi gerektiğini,oysa trafoda hasar oluşmadığını,davaya konu kablo tesisinin mesken dışında toprakla örtülü olduğunu,kısa devre olmuş olsaydı trafoda da sigorta atası gerektiğini,böyle bir durumun olmadığını,davalı şirket kablo tesisinin davacı yanıın duvarının 40m dışında tamamen toprakla kaplı olduğunu,dava konusu mahaldeke elektrik aksamının ilgli yönetmeliğe uygun olup olmadığının bilirkişilerce detaylı incelenmediğini,yangının başka nedenle çıkmış olabileceğinin sorgulanmadığını,itfaiye raporunda yangının davalı kusuru ile çıktığına dair açık tespit bulunmadığını,itfaiye raporunun aksinin kanıtlanabileceğini,dava öncesi alınan tespit bilirkişi raaporuna itiraz edildiğini,olayda davalı yönünden illiyet bağının oluşmadığını,davalının karşılaması gereken zarar şartlarının oluşmadığını,kök ve ek rapora itirazlarının değerlendirilmediğini,alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını,bilirkişi raporunda sadece elektrik müh.bilirkişinin görüş bildirdiğini,yeni bir bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınması gerektiğini,ayrıca yetkili mahkemenin İstanbul Çağlayan Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davaya konu yangın sonrası yapılan tespitte davacının karton kutu imalatı ile uğraştığı,yangın ve söndürme sırasındaki su sıkılması sebebiyle davacı zararının 161.242,71 TL olduğu belirlenmiş,dava sırasında yapılan keşif sonrası alınan kök raporda bu hesaplama uygun görülerek davacı için talebi gibi 7.000 TL inşai zarar oluştuğu kabaca sadece belirtilmiştir.Davacının iş yapamamaktan kaynaklı 10.000 TL talebi olduğu ve manevi tazminat hususu sadece bilgi mahiyetinde açıklanmış,iş gücü kaybı açısından bir hesaplama yapılmamışken ,burapora itiraz sonucu alınan ek rapor kök raporla aynı mahiyette düzenlenmiş,mahkeme inşai zararın mahiyet ve hesaplamasına dair hesap raporu almadan 7.000 TL inşai zarar ve iş gücü kaybına ilişkin ticari kayıtlar ve gerekirse vergi dairesinden temin edilecek belgelerle bir hesapma yapmadan 10.000 TL iş kaybı zararına da ayrıca hükmetmiştir. Mahkemenin hükme dayanak yaptığı kök ve ek raporun gerekli yeterlilikte olmadığı,taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine uygun bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davalının istinaf talebinin kabulü ile,davacı zararı ile yangının çıkış nedenine ve tarafların kusur oranlarına ilişkin olmak üzere , davacının talep ettiği tüm zarar kalemleri açısında,ayrıca inşai zararlar ve davacının işgücü kaybına dair zararlar yönünden de hiç bilirkişi incelemesi yapılmadığı gözetilerek ,öncelikle kusur, hasar ve zarar yönünden ayrı ayrı hesaplama yapılıp ayrıntı bir bilirkişi raporu alınması, uygun sonuç dairesinde karar verilmesi için karar HMK 353/1a-6.madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine geri gönderilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf talebinin kabulü ile kararın HMK 353/1-a-6 maddesi gereği (kusur, hasar ve zarar yönünden ayrı ayrı hesaplama yapılıp bilirkişi raporu aldırılması için) kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesine iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/09/2020