Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/936 E. 2018/551 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/936
KARAR NO : 2018/551
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/1160 E
ARA KARAR TARİHİ : 18/01/2018
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 15/05/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 29/12/2015 tarihli ve 03/06/2016 tarihli ek protokol ile Kocaeli ili…parselde tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde villa inşaatı yapmak konusunda anlaştıklarını, davalı tarafın müvekkiline imalatlar yaptırdığını ancak üzerine düşen ödemeleri yapmadığından müvekkilinin iflasın eşiğine geldiğini, bunun üzerine 31/03/2017 tarihli anlaşma ile müvekkili üzerine kayıtlı taşınmazı davalıya sattığını, sözleşme tarihinde dava konusu taşınmazın yarı hissesinin davalı üzerinde kayıtlı olduğunu, taraflar arasındaki ortaklığın tasfiyesini sağlayan 31/03/2017 tarihli sözleşmenin 2. maddesinde tarafların sorumluluklarının, 5. maddesinde ise ödeme şeklinin düzenlendiğini, davalının taraflar arasındaki protokolün 5. maddesine göre 15/08/2017 tarihinde 300.000,00 USD ödemesi gerektiğini, taksitin ödeme tarihinden itibaren 15 günlük bir süre geçtiğini, bunun ödenmediğini, bunun üzerine davalı aleyhine Kocaeli … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasında ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının bu icra takibine taraflar arasındaki sözleşmenin 2. maddesine dayanarak itirazda bulunduğunu, itirazının haksız olduğunu, zira taraflar arasındaki sözleşmenin 5. maddesine göre 15/08/2017 tarihinde ödenmesi gereken taksitin en geç 30/08/2017 tarihine kadar ödenmesi gerektiğini, ancak ödemediklerini, davalı tarafından Kocaeli … Noterliği kanalıyla 07/08/2017 tarihli ihtarname gönderilerek müvekkiline tadilat ruhsatının alınması için 1 aylık süre verildiğini, bu ihtarnamenin müvekkiline 09/08/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, dolayısıyla bu ihtarnameye göre davalının 09/09/2017 tarihine kadar sözleşmeye bağlı olarak edimlerini yerine getirmesi gerekirken 15/08/2017 tarihli taksidi keyfi olarak ödemediğini, yine davalı tarafça müvekkiline gönderilen 08/08/2017 tarihli Kocaeli 1. Noterliğinin 2017/8340 yevmiye nolu ihtarnamede tam olarak sözleşme gereklerini yerine getirmesi, aksi takdirde bundan sonraki taksit ödemelerinin durdurulacağının ihtar edildiğini, bu ihtarnameden de anlaşılacağı üzere davacının muaccel olan 15/08/2017 tarihli borcunu ödemesi gerektiğini, müvekkilinin 31/03/2017 tarihli sözleşmenin 5. maddesinin a şıkkının son paragrafında yazılı şekle uygun olarak ipotek hakkından feragat ederek tapuya bildirmesine rağmen 15/08/2017 tarihli dava konusu 300.000,00 USD’nin ödenmediğini, bu ödemenin yapılması için davalıya Konya … Noterliği kanalıyla … yevmiye numaralı ihtarname gönderdiklerini ancak ödemenin gerçekleşmediğini, sözleşmenin 2. maddesinin “Alıcı inşaatın tadilat ruhsatını belediyeye sunduktan sonra satıcıya yazılı olarak bildireceği, satıcı da yazılı bildirimden sonra en fazla 1 ay içerisinde ruhsatı alacağını” kapsadığını, oysa davalı tarafından Başiskele Belediyesine dava konusu taşınmazdaki tadilat ruhsatı ile ilgili herhangi bir başvurusunun bulunmadığını, dolayısıyla davalının üstüne düşen edimini yerine getirmeden ediminin ifasını isteyemeyeceğini, bu nedenle öncelikle yargılama sonuna kadar takdiren teminatsız olarak Kocaeli ili… parselde kayıtlı taşınmaz ile tüm alacaklarına İİK’nun 257. maddesi gereğince ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz kararı verilerek borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, borçlunun takip konusu borcu ödeme halindeki USD kuru üzerinden TL olarak tahsiline ayrıca alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; karşı davalı … ve Tic AŞ finans sıkıntısı çektiği için, müvekkili … ile ortaklık kurulduğunu, proje kurulduğunu, ancak karşı davalının piyasa borcu ve inşaat yapımında yaşadığı zorluklar nedeni ile anlaşmazlık doğduğunu, bu nedenle % 100 projeyi üstlenmek zorunda kaldığını, davalı, banka ve belediye ile yapılan görüşmeler sonucu, karşı davalıya güvenebileceğine dair garanti verdiklerini, karşı davalının ruhsat sorunundan bahsedilmediğini, yabancı menşeli olmaları nedeniyle, bankanın doğrudan kredi vermediğini, bankanın önerisi üzerine davacı – karşı davalının kullanacağı krediye karşılık, taşınmazda ipotek tesisine izin verdiğini, ipotek tesisi esnasında, karşı davalının bankaya 544.720 TL borcu olduğunu, diğer kısmının muvazaalı ve bedelsiz olduğunu, karşı davalının kendi taşınmazlarında banka borcu için başka ipoteği olduğunu, müvekkilinin tadilat ruhsatı için belediyeye başvurduğunu, davalı banka yetkililerinin muvazaalı işlemle zarar verdiğini, karşı davalının tadilat ruhsatı olmayan bağımsız bölümleri kendisine sattığını, zararı olduğunu beyanla, muvazaalı ipoteğin fekkini talep etmiş, ayrıca ihtardan sonra kullandırılan kredi borcundan sorumlu olmadığının tespitini, taksitin durdurulmasını, taraflar arasında 29.12.2015 tarihli protokol kapsamında, karşı davalı …San ve Tic AŞ, 3226 ve 3231 parselleri tevhit edilerek taşınmazları sermaye olarak gösterirken, karşı davacı …’nin 4.000.000 USD’yi sermaye olarak gösterdiği, inşaat tamamlanmadığı takdirde, giderlerin 1/2 olarak paylaşılacağının kararlaştırıldığı, inşaatın yapım ve ruhsat işlerinin,… San ve Tic AŞ tarafından karşılanacağını, belirlendiği, taraflar arasında 31.03.2017 tarihli satış sözleşmesi kapsamında, 29.12.2015 tarihli protokol, 03.06.2016 tarihli ek protokolden doğan anlaşmazlık sonucu tarafların görülen lüzum üzerine, aralarındaki sözleşmeyi iptal ve ibra konularında anlaşma yaptıkları, … parsellerin tevhit edilmesi sonucu, 3245 parselin oluştuğu, bu parsel inşaatın devamı, tamamlanın tümünün devrinin … Tic AŞ’nin, …’ye 4.000.000,00 USD karşılığında devir edileceğini, bu bedelin 1.200.000,00 USD’sinin taşınmazın devri esnasında, geri kalan bedelin ise taksitler halinde ödeneceğinin kararlaştırıldığı, bu ödemelerin teminatı olarak da taşınmazın devri esnasında… Gıda San ve Tic AŞ lehine ipotek tesis edileceği, taksitler ödendikten sonra ipoteğin düşeceğinin kararlaştırıldığı bildirilerek taşınmaz üzerine tesis edilmiş ipoteğin fekki, doğan zararın tazmini, bu şekilde tazminat alacağının, karşı davalı nezdinde bulunan borçtan takas edilmesi talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece, 14.12.2017 tarihli ara karar ile; “İİK’nın 257. maddesinde de belirtildiği şekilde; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, somut olayda İİK’nın 257 ve müteakip maddelerindeki yazılı şartların oluştuğu ve borcun para alacağına ilişkin olduğu” belirtilmek suretiyle ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin talebinin kabulü ile; alacak miktarının %15’i oranında (174.483,00 TL) nakdi teminatın mahkeme veznesine depo edilmesi yada teminat m ektubu ibraz edilmesi halinde borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslar üzerindeki hak ve alacaklarının borca yetecek miktarının İcra ve İflas Kanunu’nun 257 maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı verildiği, bu ihtiyati haciz kararının tebliğ tarihinden itibaren davalı karşı davacının itiraz ettiği görülmüştür.
Davalı karşı davacının itirazı üzerine mahkemece, 16.01.2018 tarihli ara kararı ile; mahkemece verilen 04.12.2017 tarihli ihtiyati haciz kararının kısmen iptaline, taraflar arasında ihtilaf konusu edilen 3245 sayılı parsel üzerinde ihtiyati haczin devamına karar verildiği, ancak gerekçeli kararın başlığında karar tarihinin 18.01.2018 tarihi olarak yazıldığı görülmüştür.
Mahkemenin 18.01.2018(16.01.2018) tarihli ara kararın davacı … Tic AŞ’ye 29.01.2018 tarihinde tebliğ edildiği ve süresi içinde, 30.01.2018 tarihinde istinafa başvurduğu görülmüştür.
Mahkemenin 18.01.2018(16.01.2018) tarihli ara kararın davalı karşı davacıya 22.01.2018 tarihinde tebliğ edildiği ve süresi içinde, 22.01.2018 tarihinde istinafa başvurduğu görülmüştür.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının borcunu ödememek için art niyetli hareket ettiğini, bu nedenle alacağın güvence altına alınmasının önemli olduğunu, taşınmazın üzerinde … Bankası lehine ipotek tesis edildiğini, bu nedenle kendisi yönünden tüm alacağın güvence altında olmadığını, davacının yurt dışı menşeli olmasının alacağın tahsilini daha da güçleştirdiğini bildirmek suretiyle mahkeme ara kararının kaldırılmasını, davalının banka hesaplarını da kapsayan ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı – karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın davacının borçlarından dolayı ipotekli olduğunu, davacının davalıya sattığı taşınmazdaki 9 villanın yıkıldığını, bu nedenle uğranılan zararın tahsilinin de karşı davada talep edildiğini, taşınmaza verilen ihtiyati haciz kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirmek suretiyle mahkemenin verdiği kısmen ihtiyati haciz kararının kabulü sonucu taşınmaz üzerine uygulanan ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını, davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamında delil olarak sunulan sözleşme, tapu satış senedi, ipotek senetleri üzerinde yapılan inceleme ile; taraflar arasında 31.03.2017 tarihli satış sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme kapsamında 3245 parsel sayılı taşınmazın … ve Tic AŞ tarafından …’ye satışı ve ödemelerinin düzenlendiği, taraflar arasında belirlenen miktarın yaklaşık yarısı 1.200.000 USD’nin ödendiği, kalan 2.800.000 USD için taksitlendirme yapıldığı, 300.000 USD olmak üzere 15.04.2017 tarihinden itibaren başlayarak, sadece 15.06.2017 tarihinde 400.000 USD olmak üzere her ay ödenecek şekilde ve en son taksit tarihi 15.12.2017 olmak üzere taksitlendirildiği, …’nin bu taksit tutarının teminatı olarak, kendisine tapuda devir esnasında taşınmazın üzerine ipotek tesis edilmesini kabul ettiği, ancak aynı tarihte 31.03.2017’de taşınmazın tapuda devri esnasında, …Gıda San ve Tic AŞ’ye kullandırılacak kredi sözleşmeleri için 1.500.000 USD limitine kadar olan borçları için, taşınmaza 1.500.000 USD ipotek tesis edileceğinin, bakiye 1.300.000 USD alacağı içinse kendisine bankadan sonra 2. derece ipotek tesis edeceği, yazılı taksitler ödendiğinde, her ödenen taksit miktarı kadar toplam ipotek bedelinden düşüleceğinin kararlaştırıldığı, ipoteğin 31.03.2017 tarih ve 3664 yevmiye numaralı resmi senet ile tesis edildiği, hemen sonrasında da aynı tarihte 3665 yevmiye numaralı resmi senet ile, … İnş Gıda San ve Tic AŞ namına açılacak olan her türlü krediden, bankaya teminata ve …San ve Tic AŞ’nin bankaya doğacak her türlü borcuna karşılık 1. derece 5.500.000 TL kadar olan ana para kısmı ile bu meblağa ilaveten ve ayrıca bu borçlarla ilgili olarak akdi faizler, icra takip, yargılama giderleri kapsamak üzere ipotek tesis edildiğinin belirlendiği görülmüştür.
Yukarıda belirtilen dava konusu edilen karşı davacının satın aldığı taşınmazın 5. takistini ödememesi üzerine tarafların arasında anlaşmazlık doğduğu görülmüştür.
Karşı davacı …’nin taşınmaza inşa edilen villaların ruhsatı olmaması nedeniyle, yıkım kararı alındığı, taşınmazın satış bedelinden 1.200.000 USD ve 1.300.00 USD olmak üzere 2.500.000 USD’nin ödendiği, borç tutarı 1.500.000 USD’nin ise ödenmediği, …’ne olan borç için 1.500.000 USD tutar üzerinden satılan taşınmaz üzerinden 1. derece ipotek devam ettiği gibi, 2. derecede 1.300.000 USD borç için ipoteğin devam ettiği, alacaklı … Gıda San ve Tic AŞ’ lehine de banka nezdinde oluşacak tüm borçları için 5.500.000 TL tutarında ipotek tesis edildiğini, bu haliyle mağdur durumda olduğu ileri sürülmüş ise de, bu şekilde karşı davacının iddiası ve dosyadaki belge ve kayıtlara ve ipotek belgesine göre davalı-karşı davacı, taşınmazın ödenecek satış bedeli için, limitli ipotek verdiği gibi, davacının borçlarına kefil olarak da güvence verdiği, dava konusu edilen taşınmaz satış bedelinin, limit ipoteği ile teminat altına alındığı, İİK 257. maddesi kapsamında alacaklının talep ettiği ihtiyati haciz koşullarından, alacağın rehinli olmama şartının gerçekleşmediği, koşulları oluşmayan ihtiyati haczin kaldırılması gerektiği, bu nedenle mahkemece kısmen ihtiyati haczin devamına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine; davalı karşı davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kısmen, 3245 parsel üzerine verilen “ihtiyati haczin bu taşınmaz üzerinde devamına” dair karar kaldırılarak, davacının ihtiyati haciz talebinin reddine” karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Davacı-karşı davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,
B-Davalı-karşı davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabulü ile 18/01/2018 tarihli ara karar kaldırılarak yeniden esas hakkında;
1-İhtiyati hacze yönelik davalı-karşı davacı itirazının kabulü ile 18/01/2018 tarihli Döngel mevkii, 3245 parsel üzerine konulan ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına,
Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL’nin davacı … ve Tic AŞ’den alınarak hazineye irat kaydına,
Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde karşı davacı …’ne iadesine,
İstinaf eden davalı-karşı davacının yapmış olduğu 58,90 TL istinaf yargılama giderinin davacı-karşı davalı … ve Tic AŞ’den alınarak davalı-karşı davacı …’ye verilmesine,
Davacı-karşı davalı … San ve Tic AŞ’nin yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 15/05/2018