Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/3128 E. 2021/396 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2018/3128
KARAR NO: 2021/396
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/07/2018
NUMARASI: 2016/845 E – 2018/663 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 16/02/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahke- mesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil, davalı şirketin 26/04/2010 tarihinden itibaren 15/10/2015 tarihine kadar, 40929 ticarethane-büro-yazıhane tarifeli olarak faaliyet gösteren … numaralı elektrik tüketim abonesi olduğunu, müvekkil abone olduğunda, kullandığı elektriğin sözleşme gücü 38,04 kWh olduğunu, sözleşme gücünün yetersiz olması sebebiyle müvekkilin talebi üzerine, sözleşme gücü 26/12/2013 tarihinde akdedilen sözleşme güç arttırma sözleşmesiyle, 38,04 olan sözleşme gücü 41,96 kWh arttırılarak 80 kW-h yükseltildiğini, davalı şirket 2014/6 döneminde, 15 olan çarpan sayının güç artımı sebebiyle 30 olması gerektiği gerekçesiyle, 30 çarpan sayısını esas alınarak 54.860,60 TL tutarında endeks esaslı ek tahakkuk yapıldığını, ek tahakkuk miktarıyla ilgili 15/08/2014 son ödeme tarihli fatura düzenlendiğini, faturanın tebliği üzerine müvekkil talep edilen ek tahakkuk miktarına ve fatura içeriğine itiraz ettiğini beyanla, -fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla güç arttırımı sebebiyle müvekkilden 17/05/2013 – 26/12/2013 tarihlerine ilişkin olarak ek tahakkuk bedeli, gecikme zammı ve KDV olarak tahsil edilen paraya karşılık şimdilik 5.000,00 TL’nin 29/09/2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirkete tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı davalı kurum tarafından 54.860,60 TL ek tüketim faturası tahakkuk edildiğini ve müvekkil kuruma yapılan itiraz neticesinde düzeltme yapılarak 24.136,54 TL tutarında fatura düzenlendiğini iddia ettiğini, ancak müvekkili kurum tarafından 24.136,54 TL tutarlı herhangi bir fatura düzenlenmediğini, müvekkil kurum 18.989,10 TL tutarlı fatura tahakkuk ettiğini, akabinde söz konusu fatura davacı tarafından taksitler halinde ödendiğini, ayrıca yeni düzenlenen faturada dönem tüketimleri de mevcut olduğunu, dönem tüketimleri düzenlenen faturadan çıkarıldığında 15.651,50 TL eksik tüketim hesabı yapıldığını, dolayısıyla davacının iddiaları hukuki dayanaktan yoksun gerçek iddialarının ibaret olduğunu beyanla davacının açmış olduğu haksız davanın elektrik tüketim bedeli, gecikme zammı ve KDV bedellerinin dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte iade- sine ilişkin isteminin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar veril- mesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince: dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi kök ve ek raporlarında da belirlendiği üzere; davalı şirketin 26/04/2010 tarihinden 15/10/2015 tarihine kadar ticarethane abone grubunda faaliyet gösteren … tesisat numaralı elektrik abonesi olduğu, davalı tarafın … nolu tutanağa istinaden tespit ettiği çarpan hatasından dolayı davacı tarafa, 17/05/2013 – 30/04/2014 tarihleri arasında 42.328,5 kWh yeni ek tüketim hesabı yaparak ve bu miktara dönem tüketimini de ilave ederek 29/09/2014 son ödeme tarihli, … nolu 18.989,10 TL’lik fatura tahakkuk ettirdiği, davacı şirketin bu bedeli 25.700,32 TL olarak taksitle ödediği, oysa abone detay bilgilerinde güç arttırma sözleşme tarihinin 26/12/2013’de gerçekleştiği, dolayısıyla ek tüketimin 26/12/2013 – 30/04/2014 tarihleri arasında 125 gün için yapılması ve bu süresin de dönem tüketimi ile birlikte 8.900,22 TL olarak faturalandırılması gerektiği, sonuç olarak davalı şirketin hazırladığı 29/09/2014 son ödeme tarihli, … nolu 18.989,10 TL’lik faturanın iptal edilmesi ve bu süreçte tüketilen elektrik bedelinin davacıya 8.900,22 TL olarak tahakkuk ettirilmesi gerektiği, dolayısıyla davalı elektrik şirketinin 10.088,88 TL fatura fark bedeli ve 6.711,22 TL fazla ödeme bedeli olmak üzere toplam 16.800,10 TL bedeli davacıya geri ödemesi gerektiği kanaatine varılmış ise de; davalı şirketçe hesaplanan ek tüketim miktarının anaparasının 24.136,54 TL olduğu, bilirkişi raporunda tespit edilen ek tüketim miktarının anaparasının ise 8.900,22 TL olduğu, bu miktara ilişkin gecikme cezasının taleple bağlı kalınarak 600.00 TL olarak kabulünün gerektiği, gecikme cezasının KDV’sinin ise 130,54 TL olduğu nazara alındığında davacının istirdadını talep edeceği miktarın 16.009,10 TL olarak tespiti gerektiği, tahakkuk etmesi gereken 8.900,22 TL nin ödenen miktarlardan mahsubu sonucu yapılan ödemelere 1.760,71 TL’sine 20/11/2014, 2.720,38-TL’sine 22/12/2014, 2.869,24 TL’sine 20/01/2015, 2.739,78 TL’sine 20/02/2015, 2.540,16 TL’sine 20/03/2015 ve bakiye kısmına 20/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya ödenmek suretiyle istirdadına karar vermiştir. Hüküm davalı vekili ve davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının iddiasının aksine iş bu davaya da- yanak teşkil eden tahakkukun 17/05/2013 tarihli talebe dayandığını, yine mahkeme dosyasında mübrez 24241 sayılı, 02/05/2014 tarihli tutanakta da görüldüğü üzere 30 çarpan sayısı esas alınarak güç artırımının uygun olacağını, davacı ve müvekkili kurum çalışanları tarafından imza altına alındığını, söz konusu evraka istinaden müvekkili şirket tarafından 54.860,60 TL ek tüketim faturası tahakkuk edil- diğini, davacının itirazı nedeniyle yapılan incelemeler neticesinde düzeltme yapılarak 18.989,10 TL tutarlı fatura tahakkuk ettirildiğini, akabinde söz konusu fatura davacı tarafından taksitler halinde öden- diğini, görüleceği üzere raporda hesaplama için 26.12.2013 tarihinin esas alınmasının hatalı olduğunu, yine müvekkil şirket tarafından 17.05.2013-30.04.2014 tarihleri arasında hesaplama yapılmasının mev- zuata uygun olduğunu, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması ve bu raporlar dayanak gösterilerek kurulan hükmün kabulü mümkün olmadığını, Kabule göre de; davacının 22/12/2017 tarihli dilekçesindeki talebin 16.092,10 TL, hesap- lama tablosuna göre hüküm altına alınabilecek alacağın 14.505,18 TL olduğunu, buna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken tam kabule karar verilmesinin hatalı olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını, yeniden bilirkişi heyet raporu alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili katılma yoluyla ibraz ettiği istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi taralından yapılan incelemede, güç artırımının 26.12.2013 tarihinde yapıldığı, belirtilen tarih itibariyle 30 çarpan sayına göre yapılacak ek tüketim miktarının 8.900,22 TL olduğu, davalı şirketin 16.800,10 TL fazla tahakkuk yaptığı ve müvekkilden tahsil ettiğinin anlaşıldığını, bilirkişi raporunda inceleme ve tespitlerin davalı şirket tarafından sunulan bilgi ve belgelere dayandığını, raporun usul ve yasaya uygun ve denetime elverişli olduğunu, Ancak yerel mahkeme kararının açık hesap hatalarını içerdiğini, bilirkişi tarafından yapı- lan inceleme neticesinde tanzim edilen rapora istinaden, huzurdaki davaya ilişkin taleplerinin 22/12/2017 tarihli dilekçe ile artırıldığını, 15.236.32 TL Ana para miktarı + 725.24 TL Gecikme Cezası + 130.54 TL Gecikme cezası KDV’si olmak üzere toplam 16.092,10 TL nın hüküm altına alınmasını talep ettiklerini, mahkemece alacak miktarının toplam 16.800,10 TL olarak kabul edildiğini, taleple bağlılık gereği 15.236,32TL anapara + 600,00 TL gecikme cezası + 130,54 TL gecikme eczası KDV’si olmak üzere 16.009,10 TL üzerinden hüküm kurulduğunu, mahkeme kararında yer alan alacak toplamının 15.906,86 TL olduğunu, tavzih talebinin reddedildiğini beyanla; davalının istinaf talebinin reddine, müvekkilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne 15.236.32 TL anapara + 725.24 TL gecikme cezası + 130,54 TL gecikme cezası KDV’si olmak üzere toplam 16,092,10 TL’nin ticari avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dosyaya ibraz olunan abone dosyası, ve bilirkişi raporu ile; davacının davalı şirketin 26/04/2010 tarihinden 15/10/2015 tarihine kadar ticarethane abone grubunda faaliyet gösterin … tesisat numaralı elektrik tüketicisi olduğu, davalının 2421 nolu tutanağa istinaden tespit ettiği çarpan hatasından dolayı davacıya 17/05/2013 – 30/04/2014 tarihleri arasında 42.328,5 KWh yeni ek tüketim hesabı yaparak ve bu miktara dönem tüketimi de ilave ederek 29/04/2014 son ödeme tarihli … nolu 18.989,10 TL lık fatura tahakkuk ettirdiği, davacı şirketin bu bedeli 25.700,32 TL olarak taksitle ödediği, oysa abone detay bilgilerinde güç arttırma sözleşme tarihinin 26/12/2013 tarihinde gerçekleştiği, dolayısıyla ek tüketimin 26/12/2013 – 30/04/2014 tarihleri arasında 125 gün için yapılması ve bu süre için de dönem tüketimi ile birlikte 8.900,22 TL olarak faturalandırılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Bilirkişi raporunda tespit edilen 8.900,22 TL ek tüketim bedeline göre davacıdan tahsili gereken gecikme cezası ve gecikme cezasının KDV’si yönünden bir hesaplama yapılmamıştır. Davacı vekili talep arttırım dilekçesinde ,ek raporda belirtilen ek tüketim bedeline göre yaptıkları hesaba göre 15.236,32 TL ana para + 725,24 TL gecikme cezası + 130,54 TL KDV den ibaret toplam 16.092,10 TL nın tahsilini talep etmiş, tamamlama harcını yatırmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği halde 15.236,32 TL ana para + 600,00 TL gecikme cezası + 130,54 TL gecikme cezasının KDV’si olmak üzere toplam 16.009,10 TL üzerinden hüküm kurulduğu halde, hükümde yer alan alacak toplamının 15.966,80 TL olduğu, hükmün çelişkili olduğu tespit edilmiştir. Davacıya iadesi gereken ana para, gecikme cezası ve gecikme cezasının KDV miktarının ayrı ayrı tespiti yönünden hükme yargısal denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre hüküm tesisi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değerlen- dirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edildiğinden, davalı vekili ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK 353/1-a-6 md gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının ve davalının istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/02/2021