Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2952 E. 2020/2019 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2952
KARAR NO : 2020/2019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/02/2018
NUMARASI : 2014/1429 E – 2018/152 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 29/12/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; inşaat müteahhitliği yapan müvekkili şirketin 2009 yılı içerisinde bitmesi planlanan Beylikdüzü İlçesi … Mah. … Bulvarı No:.. adresi … pafta, … ada, … parsel üzerinde inşa edeceği iş yeri amaçlı site merkezindeki bağımsız bölümlerin elektrik enerjisi ihtiyacı için abonelik talebi yönünden … bağlı olarak İstanbul Avrupa Yakası’nda elektrik teminatı işinden sorumlu … A.Ş. (…)’a 01/07/2009 tarihinde müracaat ettiğini, davalı … abonelik müracaatında bulunan davacıya sağlaması gereken hizmetlerin bir kısmını davacıya yüklediğini, davacının, davalı …’ın elektrik aboneliklerini alabilmek, cezai duruma düşmemek için elektrik dağıtımı şirketinin isteklerini yerine getirmek amacı ile elektrik taahhüt işleri yapan bir şirketle anlaşarak söz konusu yatırımları bedelini kendisinin karşılayarak yaptırdığını, ilgili tesisin 07/09/2009 tarihinde … personelleri tarafından devir alınarak çalıştırılmaya başlandığından bahisle belirsiz alacak davası olarak transformatör, elektrik dağıtım panoları, yüksek gerilim E.N.H. ve diğer tesis bedellerinin faturalı kısımlar için 458.933,16-TL’sinin imâl tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlığın işletme hakkı ve devir sözleşmesinin imzasından önceki bir tarih olması ve bu dönemde sorumluluğun … bulunması nedeni ile müvekkili şirket hakkındaki davanın husumetten reddinin gerektiğini, 14/09/2009 tarihinde geçici kabulü yapılan ve enerjilendirilen tesis ile ilgili olarak 5 yıl geçtikten sonra davacı tarafın şartname hükümlerine aykırı talepte bulunmalarının hakkın kötüye kullanılması olduğundan bahisle hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetin sadece diğer davalı … yöneltilmesi gerekirken müvekkiline de yöneltilmesinin hukuki dayanağı olmadığını, davalılar arasındaki işletme hakkı devir sözleşmesine göre davaya ilişkin tüm sorumluluğun … ait olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne,397.000,00-TL’nin 01/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Kararı davalılar vekilleri istinaf etmiştir.Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle;cevap dilekçesindeki hususları tekrar ederek, davalı … ile arasındaki işletme hakkı devir sözleşmesi 7. Maddesine göre dava konusu ile ilgili olarak tüm sorumluluğun … ait olduğunu,müvekkili şirkete husumet düşmediğini,nitekim müvekkili şirket hakkındaki bir çok davanın pasif husumetten reddedildiğini ,diğer davalı ile aralarındaki işletme devir hakkı sözleşmesine göre sadece mülkiyeti ilişkin talepler yönünden çıkacak uyuşmazlıkların müvekkili tarafından takip edileceğini,dava konusunun mülkiyete ilişkin bulunmadığını,davanın konusu ile ilgili olarak müvekilinin sorumlu olacağına ilişkin bir mevzuat hükmü bulunmadığını,davacının da davasını davalı ile aralarındaki şartnameye dayandırdığını ileri sürmüştür. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirketler arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.3 maddesinde, “4628 sayılı Kanun’un 15. Maddesinin (c) bendinde yer alan düzenleme saklı kalmak kaydıyla, Şirket yatırımları çerçevesinde oluşan Dağıtım Tesislerinin mülkiyetine ilişkin olarak ortaya çıkan idari ve hukuki ihtilaflar … tarafından takip edilerek çözüme kavuşturulur…” hükmü bulunduğu,buna göre , elektrik dağıtım faaliyetine ilişkin olarak kullanılan mal ve hakların mülkiyetinden kaynaklı ihtilafların çözümünde yegâne sorumlunun … olduğu, bu hususun dağıtım tesislerinin mülkiyetine sahip olmanın da doğal bir sonucu olduğu, davada müvekkili şirkete husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığı ve bu bağlamda pasif husumet ehliyetinin yokluğu nedeniyle davanın müvekkili şirket açısından reddine karar verilmesi gerektiği yönündeki itirazlarının kabul görmediği,kararın bu yönden de hatalı bulunduğu, belirsiz dava açılması şartlarının olayda bulunmadığı,talebin zamanaşımına uğradığı, Tip C/2 EMB’nin açık hükümleri dikkate alındığında, dava konusu mahalde yer alan ve yapımı tamamlanan tesislerin kullanım haklarının, bakım ve onarımı müvekkili şirket tarafından karşılanmak kaydıyla, müvekkiline devredildiği, bu nedenlerle davacı tarafın yapımı tamamlanan tesislere ilişkin olarak bedel talebinde bulunmasının hukuka aykırı olduğu ,bilirkişi kök ve ek raporunun hatalı olduğu , hükme esas alınamayacağı ,diğer yandan kullanıcı tarafından tesis edilen dağıtım varlıklarının dağıtım şirketi tarafından karşılanmasının ilk şartının (öncelikli şart); kullanıcı ile dağıtım şirketi arasında tesis kullanım anlaşması ve bağlantı anlaşmasının imza edilmesi olduğu ,ancak eldeki dava dosyası ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı müvekkili şirket arasında gerek tesis kullanım anlaşması gerek ise de bağlantı anlaşması bulunmadığı,davacı tarafın henüz bu anlaşmalar imza edilmeden yapımı tamamlanan tesislere ilişkin olarak bedel talebinde bulunmasının ilgili yasal mevzuat ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin kararları ışığında açıkça hukuki dayanaktan yoksun olduğu,kabul anlamına gelmemek kaydıyla ,yapılan hesaplamanın da yönteme aykırı olduğu ileri sürülmüş,kararın kaldırılması istenmiştir.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dosyadaki bilgi ve belgeler ile ,mahkemece yargılamada alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarına göre : davacı tarafça İstanbul ili Beylikdüzü ilçesi … Mah. … ada … parsel üzerinde inşaa edeceği, işyeri amaçlı site merkezindeki bağımsız bölümlerin elektrik enerjisi ihtiyacı için 01/07/2009 tarihinde … A.Ş. Genel Müdürlüğüne başvuruda bulunduğu, davalı şirketçe 24/07/2009 tarihli (Tip-c/2) “Enerji Müsadesi” başlıklı şartname ile 1 adet trafo merkezi ile bu merkezden itibaren komple alçak gerilim şebekesinin davacı tarafça tesis edilerek şirkete işletme ve bakım karşılığında devredilmesi ile talep edilen elektrik enerjisinin verilebileceği belirtilmiştir. Davacı tarafça parsel üzerinde trafo merkezi ve kablo geçiş güzergâhı inşaa edildiği, trafonun 20331 nolu trafo TM binası olarak 07/09/2009 tarihli tutanak ile Avcılar İşletme Müdürlüğü İşletme Baş Mühendisliği’ne teslim edildiği, iş bu trafo merkezi ve kablo geçiş güzergâhının hissedarlar adına vekâleten … Devrim tarafından … A.Ş.’ye 99 yıl süre ile 1 TL peşin bedelle 22/06/2009 tarihinden itibaren başlamak üzere kiraya verildiği anlaşılmaktadır. Dava konusu uyuşmazlık tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 23. maddesi ve 38. maddesi uyarınca talep üzerine yeterli finansmanın mevcut olmadığı hallerde sisteme bağlantı yapmak isteyen kişiler gereken yatırımı yaparak sisteme bağlantıyı sağlar. Bunun üzerine dağıtım tarifesi üzerinden yapılan yatırım harcamaları düşülür. Yine Elektrik Piyasası Bağlantı Ve Sistem Kullanım Yönetmeliği geçici 2. maddesi ve 21. maddesi uyarınca elektrik talebinin yapıldığı tarihten (01/07/2009) itibaren 5 yılın sonu olan 01/07/2014 tarihinden itibaren dava konusu harcamalar toplamının 12 ay taksitler halinde tesisi yapana ödenmesi gerekmektedir. Mahkemece alınan bilirkişi heyeti raporunda trafo merkezi ve kablo geçiş güzergâhı maliyetinin KDV hariç 397.600,00-TL olarak hesaplanmış olduğu görülmüştür. Davanın konusu oluşturan, elektrik tedarik edilen mahal (… Residence konut-ofis) abonelerinden oluşan yapı olup davacı adına devam eden abonelik bulunmadığından, farklı şahıs ya da tüzel kişi abonelerinin olması nedeni ile dava konusu alacağın faturalardan mahsup edilemeyeceği anlaşılmakla , mahkemece bu nedenler ile abonelik devam etmediğinden KDV hariç 397.600,00-TL’nin 01/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. Bu sebeple defaten ödeme kararı verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.Davalı … ile davalı .. arasında akdedilen 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesinin 1-1. maddesinde “İstanbul ili Avrupa Yakası Elektrik Dağıtım Bölgesi’nde yer alan ve … uhdesinde bulunan dağıtım tesislerinin ve dağıtım tesislerinin işletilebilmesi için varlığı zorunlu diğer taşınır ve taşınmazların mülkiyet hakkı saklı kalmak koşulu ile … A.Ş.’ye işletme hakkının devredilmesi ile dağıtım tesislerinin ve gerekli diğer unsurların, iyileştirilmesi, güçlendirilmesi ve yeni dağıtım tesisi yapımının esaslarını ve tabi olduğu hükümleri belirlemektedir.” 7.7. maddesinde “Sözleşmenin imza tarihinden sonra dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk şirkete aittir. Şirket tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeni ile 3. Kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı şirkettir. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar şirket tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü malî yükümlülük şirket tarafından karşılanır. Şirket bu kapsamda ortaya çıkan tazminattan, cezadan ve/veya herhangi bir isim altında gerçekleştirdiği ödemelerden dolayı hiçbir şekilde … rücu edemez. Belirtilen nedenler ile TEDAŞ’ın bir ödeme yapmak zorunda kalması durumunda şirket söz konusu ödemeyi ilk talepte ödeme tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte nakden ve def’aten ödemekle yükümlüdür.” düzenlemesi yer almaktadır.Mahkemece “Somut olayda (Tip-c/2) sözleşmesi, davacı ve … arasında imzalanmıştır. Tip-c/2 sözleşmesini EPDK yayınlanmakta; elektrik dağıtım şirketleri EPDK tip sözleşmesine uygun sözleşme uyarlamaktadır. Mülkiyet durumunu ilgilendirdiğinden … ile … arasındaki 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesinin 7. maddesine göre … da husumetten sorumlu olduğu, davalılar arasında akdedilen bu sözleşmenin 3. kişileri bağlamayacağı kanaatine varılmakla davalıların pasif husumet itirazları kabul edilmeyerek ” şeklinde alacağın her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.Mahkemenin istinaf edilen kararının gerekçesinde de açıkladığı üzere ve dosya kapsamına göre ;davalı BEDAŞ ,davacının talep ettiği enerji ihtiyacını şarta bağlayarak ,sözkonusu tesis yatırımının davacıya yaptırmayı sağlaması , davacı tarafından bedeli ödenerek yapılan bu yeni tesisin mülkiyetinin ise davalı … geçmesi sebebiyle sorumlu oldukları, ( taşınmazın hissedarları adına vekaleten bir hissedar tarafından … 99 yıllığına 22/06/2009 tarihinden başlamak üzere kiraya verildiği de dikkate alındığında ) hesaplama yöntemi ve tesbitler yönünden hüküm kurmaya elverişli bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda her iki davalı yönünden de alacağın müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinde usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla ,davalıların yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalıların istinaf taleplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davalı … alınması gereken 27.119,00 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 6.790,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 20.329,00 TL’nin bu davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalı … alınması gereken 27.119,00 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan.6.877,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 20.241,14 TL’nin bu davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davalılar üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 29/12/2020