Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2881 E. 2019/1930 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2881
KARAR NO : 2019/1930
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2018
NUMARASI : 2015/238 E – 2018/274 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 09/12/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;taraflar arasında 08/05/2013 tarihinde Elektrik Enerjisi Tedariki ve Tüketimine İlişkin Sözleşme akdedildiğini, yapılan sözleşme ve protokol uyarınca davalının bir yıl boyunca elektrik enerjisi satış birim fiyatı tespitinde kayıp kaçak dahil %31,5 indirim uygulamayı kabul ve taahhüt ettiğini, 2013 yılı sonuna kadar sözleşmeye bağlı kalındığını, 01/01/2014 – 31/05/2014 tarihleri arasında sözleşmeye aykırı olarak davalı tarafından bu orandan vazgeçilmiş olup , Aralık 2013 dönemindeki satış birim fiyatına karşılık düşen kayıp kaçak hariç indirim indirim uygulandığını, davalının hesaplamada yapmış olduğu değişikliğe dayanak 01/01/2014 tarihli Ulusal Tarife Tablo değişikliğinde hesaplamada değişiklik yapılmasını gerektirecek herhangi bir düzenleme yapılmadığını, davacı şirketin 2014 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs ayı elektrik faturalarının yanlış parametreler kullanılarak hesaplama yapılması sebebiyle fazladan 17.900,00 TL ödeme yaptığını, bu ödemenin tahsili için İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafından takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini beyanla, itirazın iptaline ve davalı tarafa icra inkar tazminatı yükletilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının icra takibinde alacaklı olarak görünen şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının fiyat ayarlaması talebinde bulunmaması ve fesih hakkını kullanmaması sebebiyle, zımni olarak kurul kararının kendisine uygulanmasını kabul ettiğini,dava konusu fiyatlandırmanın mevzuata ve EPDK kararlarına uygun olduğunu beyanla ,davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kayıp kaçak bedellerinin iadesine ilişkin takipte borca itirazın iptali talebine ilişkin olduğu şeklindeki hukuki niteleme ile , 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda 6719 sayılı Kanunun ile yapılan değişiklik uyarınca davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.Sözkonusu kararı davacı vekili istinaf etmiş olup, söz konusu davanın kayıp-kaçak bedellerinin iadesine ilişkin bir dava olmadığını, davanın sözleşme gereği alınması gereken tutardan fazla bir bedelin davacıdan tahsil edilmiş olmasına dayanan alacak davası olduğunu, yapılan sözleşme ve protokol uyarınca davalının bir yıl boyunca elektrik enerjisi satış birim fiyatı tespitinde kayıp kaçak dahil %31,5 indirim uygulamayı kabul ve taahhüt ettiğini, 2013 yılı sonuna kadar sözleşmeye bağlı kalındığını, 01/01/2014 – 31/05/2014 tarihleri arasında sözleşmeye aykırı olarak davalı tarafından bu orandan vazgeçilmiş olup , Aralık 2013 dönemindeki satış birim fiyatına karşılık düşen kayıp kaçak hariç indirim oranı referans alınarak, kayıp kaçak hariç indirim uygulandığını,yanılgılı hukuki değerlendirme sonucu verilen kararın hukuka aykırı olduğunu beyanla ,kararın kaldırılması istenmiştir.HMK nun 355. maddesi uyarınca yapılan istinaf incelemesi sonucunda , HMK’nın 26 ncı maddesi hükmüne göre; hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başkasına karar veremez. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural; sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturan her bir alacak kaleminin dayanağını oluşturan vakıalar yönünden de uygulanır. Somut olayda; davacı taraf sözleşme gereği alınması gereken tutardan fazla bir bedelin davacıdan tahsil edilmiş olmasına dayanan bir alacak davası olduğunu, yapılan sözleşme ve protokol uyarınca davalı bir yıl boyunca elektrik enerjisi satış birim fiyatı tespitinde kayıp kaçak dahil %31,5 indirim uygulamayı kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, 2013 yılı sonuna kadar sözleşmeye bağlı kalındığını, 01/01/2014-31/05/2014 tarihleri arasında sözleşmeye aykırı olarak davalı tarafından bu orandan vazgeçilmiş olup , Aralık 2013 dönemindeki satış birim fiyatına karşılık düşen kayıp kaçak hariç indirim oranı referans alınarak, kayıp kaçak hariç indirim uygulandığını ileri sürerek, yanlış parametreler kullanılarak hesaplama yapılması sebebiyle fazladan 17.900,00 TL ödeme yaptığını ileri sürerek iş bu davayı açmıştır. Mahkemenin ise ,talebin kayıp kaçak bedellerinin iadesi istemine ilişkin olduğu şeklindeki yanılgılı hukuki değerlendirme ile , 6719 sayılı Kanunun ile yapılan değişiklik uyarınca davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile ,esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi , HMK 355. maddesi uyarınca açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturmaktadır. Bu sebeplerle, davanın konusu itibarıyla ,tarafların esasa ilişkin olarak gösterdikleri deliller celp edilerek ,karar gerekçesinde değerlendirilmesi gerekirken ,davanın kayıp kaçak bedellerinin iadesi ile ilgili olduğu şeklinde hatalı değerlendirme ile karar verilmesi, yukarıda açıklandığı üzere HMK nun 355. maddesine aykırı olmakla ,davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden talebe göre ve taraf delilleri değerlendirilerek yargılama yapıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,Peşin alınan istinaf karar harcının isteği halinde davacı tarafa iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesine iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi. 09/12/2019