Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2856 E. 2018/1809 K. 17.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2856
KARAR NO : 2018/1809
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2017
NUMARASI : 2016/394 E – 2017/997K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 17/12/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; abone olan davacıdan, davalı tarafça düzenlenen elektrik faturalarında, her hangi bir tüketim karşılığı olmayan, kayıp kaçak bedeli gibi bir kısım adlar altında tahakkuk ettirilen ve haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürdüğü bedellerden, şimdilik 10.000, TL’nin ticari faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Elektrik Dağıtım A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, 6446 sayılı EPDK’nın verdiği yetki ile bu bedellerin belirlenmesi için alınan EPDK kararlarının ve belirlediği tarifelerin tüm tüzel ve gerçek kişileri bağladığını, kanuni zorunluluklar gereği tahsil edilen bedellerin iadesinin talep edilemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, taraflarca takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına karar verilen ve yasal süre içinde yenilenmeyen davanın HMK’nın 150.maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Söz konusu kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı tarafça istinaf sebepleri olarak, davanın yazılı yargılama usulüne tabi olduğu, 16/06/2017 tarihli duruşmaya katılmamış iseler de, duruşma zaptının tebliğinin hem anayasal hak hem de HMK ve yazılı yargılama usulü gereği olduğu, duruşma zaptı masraf bulunmasına rağmen tebliğ edilmeyerek dosyanın işlemden kaldırılmasının hukuka, usule aykırı olduğu ileri sürülerek, kararın kaldırılması istenmiştir.
İleri sürülen istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, HMK 150.maddesi hükmüne göre, herhangi bir geçerli özür olmadan duruşmaya gelmeyen taraf yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez. Somut olayda; davacı vekili 04/04/2017 tarihli celsede hazır bulunduğu için duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu halde,16.06.2017 tarihli celseye gelmemiş mazeret de bildirmemiştir. Mazeret sunulması halinde, mazeretinin kabulü veya reddine dair mahkeme kararının kendisine dosyadaki avansından kullanılarak bildirilmesi düşünülse bile, somut olayda,dosyanın işlemden kaldırıldığı celse itibariyle bir mazeret sunulmamış olup, davalılar da açıkça davayı takip etmeyeceklerini bildirmişlerdir. O halde, mazeret bildirmeyen davacı vekiline davada yapılan işlemin bildirilmesini zorunlu kılan bir yasa hükmü bulunmadığından, HMK 150.madde hükmüne uygun olarak verilen kararda usul ve hukuka aykırılık görülmemiş, davacının bu yöne ilişkin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,
Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 35,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına ve istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/12/2018