Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2851 E. 2020/1962 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2851
KARAR NO : 2020/1962
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/07/2018
NUMARASI : 2015/572 E – 2018/774 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 22/12/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;taraflar arasında 27/08/2012 tarihli elektrik enerjisi satış sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek olarak 31/10/2013 tarihli protokolün imzalandığını, davalının söz konusu sözleşme ve ek protokol gereğince müvekkiline sözleşme süresi içerisinde 3 adet elektrik sayacı üzerinden elektrik sattığını ve sattığı enerjinin bedelini müvekkilinden tahsil ettiğini, sözleşmenin 5.2. Maddesinde sözleşme gereği satışı yapılacak elektrik enerjisinin satış bedelinin, müvekkilinin bağlı olduğu dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin “Diğer tüm dağıtım sistemi kullanıcıları, tek terim, tek zaman, ticarethane” tarifesi üzerinden %21,50 indirim yapılması ile bulunacağını, daha sonra taraflar arasında imzalanan ek protokolle bu indirim oranının %11,9 olarak belirlendiğini, davalının müvekkiline sattığı elektrik enerjisinin bedellerine ilişkin olarak düzenlendiği bir kısım faturalarda, söz konusu indirim oranını (11,9) doğru olarak uygulamadığını, sözleşmeye aykırı olarak düzenlenen bu faturalar nedeniyle müvekkilinden toplam 4.096,64-TL fazla para tahsil ettiğini, sözleşmenin devamı sırasında davalı tafından müvekkiline 24/10/2014 tarih ve … nolu faturaların gönderildiğini, söz konusu faturalar ile müvekkilinden sıfır bakiye düzeltme kalemi adı altında toplam 4.150,15-TL talep edildiğini, söz konusu faturaların müvekkili tarafından İstanbul …. Noterliğinin 03/11/2014 tarih ve … sayılı ihtarnamesiyle sözleşme uyarınca böyle bir bedelin talep edilemeyeceği gerekçesiyle itiraz edilerek davalıya iade edildiğini, müvekkilin enerjinin kesilmesi tehdidi karşısında, ihtirazi kayıt bildirilerek fatura bedellerini ödemek zorunda kaldığını, müvekkili tarafından gönderilen 19/11/2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin 31/12/2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere feshedildiğini, bu fesihten sonra müvekkilinin başka bir şirket ile sözleşme imzaladığını, bahsi geçen sözleşmenin 01/01/2015 tarihi itabiri ile yürürlüğe girebilmesi için … A.Ş. tarafından mevcutta davalının enerji sağladığı 3 adet sayaç ve yeni bir sayaç için 2014 aralık ayında PMUM’a başvuru yapıldığını, ancak PMUM başvuruyu reddetiğini, davalıya 14/01/2015 tarih ve 00505 sayılı ihtarname gönderildiğini bu ihtarnamede davalıya fesih bildiriminin 3 ay 2 gün önce kendilerine tebliğ edildiğinin, buna rağmen davalı tarafça PMUM’a gerçeğe aykırı bilgi verilerek müvekkilinin yeni tedarikçiye geçmesinin engellendiğinin, bu nedenle doğacak zararların talep edilebileceğinin bildirildiğini, müvekkilinin süresi içerisinde sözleşmeyi sona erdirdiğini, davalının yanlış bildirimde bulunduğunu, müvekkilinin gönderdiği ihtarnameden sonra aynı sayaçlar için yapılan başvuruya olumlu yanıt verildiğini bu nedenle müvekkilinin başka bir tedarikçiye geçişinin 1 ay geç yapıldığını, müvekkilinin davalının o ay için gönderdiği elektrik fatura bedellerini ödemek zorunda kaldığını, sonuç olarak toplam 10.938,42-TL alacaklı olduğunu beyanla alacağın işleyecek TCMB avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının faturalarda sözleşmede yer alan indirim oranının uygulanmadığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilince yapılan incelemede faturalarda mevcut olan birim fiyatta bir yanlışlık bulunmadığını, faturalarda meydana gelen artışın nedeninin EPDK tarafından 2014 tarihinde yayınlanan tarife değişikliği olduğunu, bu tarife nedeniyle yapılan artışın faturalara yansıtıldığını, sözleşmede bu hususun düzenlendiğini, bu nedenle fatura bedellerin iadesi talebinin yersiz olduğunu, davacının faturaları süresi içerisinde itiraz etmediğini, 0 bakiye düzeltme kaleminin EPDK tarafından yönetmelikle düzenlendiğini, sözleşme ile davacının bu bedeli ödemeyi kabul ettiğini, davacının müvekkilinin PMUM’ a gerçeğe aykırı bilgi verilerek yeni tedarikçiye geçişiğinin engellendiği iddiasının kabul edilemeyeceğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi süresi içerisinde feshetmiş olmasına rağmen davalı tarafından fesih bildiriminin PMUM’a geç yapılması nedeniyle davacının, dava dışı elektrik şirketi ile imzalamış olduğu sözleşmenin Ocak 2015 döneminde uygulanamadığı, bu dönemde davacıya, davalı tarafça elektrik satışı yapıldığından faturanın da davalı tarafça düzenlendiği, bu faturanın dava dışı şirket tarafından şirket ile akdedilen sözleşmedeki indirim oranının uygulanması halinde raporda tespit edildiği üzere daha düşük bir bedelde olacağı ve davacının bu şekilde davalının haksız eylemi nedeniyle zarara uğradığı gerekçesiyle, Davanın KABULÜNE, 10.938,42 TL nin dava tarihi olan 05/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Kararı istinaf eden davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan raporun, mevzuata aykırı biçimde düzenlenmiş olduğu, bilirkişilerin sübjektif değerlendirmelerde bulundukları , raporun denetime elverişli olmadığı, işbu bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kuran ilk derece mahkemesi kararının da usul ve yasaya aykırı olduğu, taraflar arasındaki sözleşmede doğalgaz fiyatlarında yaşanacak artışların elektrik fiyatlarına yansıtılacağı ve indirim oranının sabit olmadığının düzenlendiği, nitekim davacının talepte bulunduğu dönemde de doğalgaz fiyatlarında artış yaşandığı ,bu durumun, bilirkişi heyetinin ifade ettiği gibi “dönemsel revizyon” olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, sözleşmenin 9.2.3. Maddesinde bu hususun düzenlendiğini, davacının yeni tedarikçiye 1 ay geç geçmesi nedeniyle müvekkil şirketin bir kusuru bulunmadığı ileri sürülerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istenmiştir….nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, elektrik faturası nedeniyle fazla ödendiği iddia edilen bedelin istirdadı ile zararın tazmini taleplerini ilişkindir. Mahkemece ,yargılamada alınan 09/01/2017 havale tarihli raporunda özetle; davalı tarafından tanzim edilen 24/10/2014 tarihli 3 adet faturanın davacı tarafından kabul edilmeyerek iade edildiğini, bu nedenle davacının defterlerinde kayıtlı olmadığını, davacının bu faturalara binaen 4.150,15 TL ödeme yaptığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan indirim oranının 2014/10, 2014/11,2014/12 ve 2015/01 dönemlerinde daha düşük uygulandığını, bu nedenle 3 ayrı sayaç için 4 dönemlik faturalarda fazla tahakkuk toplamının 4.096,66 TL olduğunu, davacının bu bedel yönünden alacaklı olduğunu, ayrıca davalının, davacı ile aralarındaki sözleşmenin sonlanmış olduğunu PMUM’a geç bildirimi nedeniyle yeni aboneliğe gecikmesinden doğan zararın 2.691,63 TL olduğunu, sonuç olarak davacının 6.788,29 TL alacaklı olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Ek raporda özetle; önceki raporda tespit edilen bedellere ek olarak davalının davacıdan haksız surette sıfır bakiye düzeltme kalemi adı altında 4.150,15 TL tahsil ettiğini, bunun ilavesiyle toplam alacağın 10.938,42 TL olduğunu beyan etmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgeler ile hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında da tesbit edildiği ve mahkeme gerekçesinde de açıklandığı üzere, taraflar arasında imzalanan sözleşmede ve ek protokolde, faturalarda uygulanacak indirim oranının belirlendiği, davalının 3 faturada indirim oranını düşük uygulaması nedeniyle fazla tahsilat yapmış olduğu, davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi süresi içerisinde feshetmiş olmasına rağmen davalı tarafından fesih bildiriminin PMUM’a geç yapılması nedeniyle davacının, dava dışı elektrik şirketi ile imzalamış olduğu sözleşmenin Ocak 2015 döneminde uygulanamadığı, bu dönemde davacıya, davalı tarafça elektrik satışı yapıldığından faturanın da davalı tarafça düzenlendiği, bu faturanın dava dışı şirket tarafından şirket ile akdedilen sözleşmedeki indirim oranının uygulanması halinde raporda tespit edildiği üzere daha düşük bir bedelde olacağı anlaşılmıştır.Mahkemece alınan kök ve ek bilirkişi raporları ,dosya kapsamına uygun ve denetlenebilir olduğundan, mahkemece hükme esas alınmasında ve bu rapor doğrultusunda verilen kararda usul ve hukuka aykırılık bulunmamıştır.Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 747,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 186,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 560,40 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22/12/2020