Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2779 E. 2018/1655 K. 23.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2779
KARAR NO : 2018/1655
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 28/09/2018
NUMARASI : 2018/1071 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
KARAR TARİHİ: 23/11/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacı … Tic. A.Ş.nin dava dışı … Tic. A.Ş. adlı şirketi devraldığını, … ve Tic. A.Ş. adlı şirketin faaliyetlerinin işbu devralma ile birlikte sona erdiğini, devralan şirketin, serbest tüketici kapsamında .. .. A.Ş.’den elektrik almakta iken sözleşmesi iptal edildiğinden perakende satış sözleşmesiz enerji tüketimi yapıldığı gerekçesiyle davalı … (…) tarafından düzenlenen 26.09.2017 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı uyarınca enerjisinin kesildiği ve sözleşme imzalaması gerektiği ilgili şirkete bildirilmekle, …’a devredilip edilmediğinden bihaber …Tic. A.Ş. tarafından yeni sözleşme imzalanmak zorunda kalındığı, işbu sözleşme üzerinden aboneliğin devam ettirildiği, davalı tarafından 26/09/2017 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı tutulduğu, aboneliğinin iptal edildiği, İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu, bu şirketin devralınmasından ötürü abonelikten kaynaklı kaçak elektrik kullanımı vaki olmayıp olası kullanıma dair elektrik aboneliğinin cebren kesilmesi ihtimaline yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve borçtan sorumlu olmadıkları gerekçesiyle menfi tespit talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece 28/09/2018 tarihli ara karar ile, dava dilekçesi ve eklerinin incelenmesi sonucunda, dosya içeriği ve sunulan deliller itibariyle, ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirecek şekilde şartları oluşmadığından ve konusu olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar verilmiştir.
Mahkemenin bu kararına karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.İstinaf dilekçesinde; Ayedaş tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağı uyarınca elektrik enerjisinin kesildiğini, Ayedaş tarafından itirazın iptali davası açılmadan, bu yönde hukuki bir işlem yapılmadan direkt metazori bir şekilde İstanbul Anadolu…İcra Müdürlüğü ,, esas sayılı ilamsız icra takibi bedeli tahsil edilmek istendiği, kaçak elektrik kullanılmadığı için bu takibe itiraz edildiği, kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği adreste yeni sözleşme imzalanması öncesinde eski abonelik üzerinden perakende satış sözleşmesiz enerji kullanımı iddiası gerçek dışı olup….A.Ş.adlı şirket, serbest tüketici kapsamında …..Ş.’den elektrik almakta iken sözleşmenin iptal edildiğine yönelik yapılmış bir bildirim, yeni sözleşme imzalanmak zaruriyetine yönelik yapılmış bir tebligat bulunmadığı, aboneliğin bulunduğu adreste kaçak/usulsüz elektrik kullanımının söz konusu olmadığı, mevcut aboneliğin (takılı sayaç ve tesisat numarası üzerinden) kayda alınmamasında davacının hiçbir kusuru bulunmadığı, mahkemenin ihtiyati tedbir kararının reddine dair karara karşı istinaf yolu ile itiraz ve kullanıma dair elektrik aboneliğinin kesilmesi ihtimaline binaen istinafen ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
Davada menfi tespite konu borçla ilgili icra takibi ,,,Tic.A.Ş.’ne karşı açılmış ise de, menfi tespit davasının davacısının ,,, Tic. A.Ş.olduğu görülmektedir. Kaçak elektrik tutanak tarihi ile icra takip tarihinde ,,,Tic.A.Ş.nin faaliyette olduğu, henüz davacı şirket tarafından devralınmadığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca, dava menfi tespit davası olmakla,menfi tespit talebinin dayanağının takibe konu devrolunan şirkete ait fatura oluşu ve bu faturaya ilişkin davacı yönünden yakın tehdite dair, icra takibi dışında delillerin dosya ekinde bulunmayışı dikkate alındığında, somut olayda HMK 389.madde kapsamında ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı açıktır.
Bu nedenle mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı usul ve hukuka uygun bulunduğundan, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1 b-1.madde gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,
Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına ve istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olduğundan istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/11/2018