Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2770 E. 2020/1893 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2770
KARAR NO : 2020/1893
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/07/2018
NUMARASI : 2016/883 E – 2018/357 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 15/12/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 10070238 abone nolu abonenin sayacı sökülüp, davalı İsu tarafınca alındığını, bu abonelik için kendilerine 17.440,00 TL fatura kesildiğini, aboneliğin muris babaları adına olduğunu, bu işyerini müvekkillerinin 06/12/2013 tarihinde kiracıları …’ın kullanımına verdiklerini, kiracılarının bu iş yerini 06/12/2013 tarihinden beri kullandığını, ancak davalı İsunun sayacı 2013 yılının 9 ay döneminden beri okumadığını ve bu süreçte de hangi aylara ne kadar kullanım isabet ettiğinin de tespit edilemediğini, böylesi yüksek miktarlı bir su kullanımının olmasının mümkün olmadığını belirterek, tahakkuk ettirilen 17.440,00 TL bedel- cezanın kaldırılmasına, borçlu olmadıklarının kabulü ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; aboneliğin iş yeri olmasından dolayı menfi tespit davasının asliye ticaret mahkemelerinde açılması gerektiğini, yapılan muayene sonucunda sayaçta her hangi bir arıza olmadığının anlaşıldığını, bu durumun Kocaeli Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından da tespit edildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme tarafından; İçerik ve tespitler olarak ilk rapor ile ikinci rapor birbirini teyit etmekte olup birinci bilirkişi raporunda yapılan maddi hesap hatası nedeniyle ikinci bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve davanın kısmen kabulü ile davacıların davaya konu faturadan dolayı 16.808,10 TL borçlu olmadıklarının tespitin ‘Davanın KISMEN KABULÜ ile ; Dava konusu 10070238 abone numaralı su abonesine tahakkuk ettirilen ….numaralı 17.440,00 TL’lik faturanın 16.808,10 TL’lik kısmı yönünden davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine, Fazlaya ilişkin talebin reddine ‘ karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan muayene sonucuna göre şikayet edilen su sayacının 3516 sayılı Ölçüler ve Ayar Kanununun 9/d maddesi ve Ölçü ve Ölçü alatleri Muayene Yönetmeliğinin 32. Maddesi gereği doğru çalıştığının tespit edildiği ancek bilirkişi usulüne uygun hazırlanan raporu hiçe sayarak,sayaçın doğru çalışmadığını ba-elirtir şekilde rapor verdiğini, hesaplama yapılırken önceki dönem kullanılan ya da tahminin kullanımlarla hesaplama yapılmasının belirleyici olmayacağı, sayaçta herhangi bir okuma veya tahakkuk hatası olmaması nedeniyle dav konususu sayaçtan geçtiği için abonenin su bedelinden sorumlu olduğu, ancak mahkeme tarafından hatalı rapora dayanarak karar verildiği belirtilerek mahkeme kararı istinaf edilmiştir.HMK 355. Maddesi uyarınca taraflarca ileri sürülen istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonucu;Dava,davacıların babalarından miras kalan işyerinin uzun süre boş kaldığı, ardından 06.12.2013 tarihinde kiraya verildiği, kiralayan tarafından depo olarak kullanıldığı,tek musluk olmasına rağmen 17.440,00 TL bedel ceza faturası kesilmesi nedeniyle menfi tesbit istemine ilişkindir.Kocaeli Tüketici Mahkemesi tarafıdan 2015/1922 E 2016/934 K sayılı ilamı ile Görevsizlik Kararı verilmesi üzerine dosya Asiye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, Kocaeli 4. AHM 2016/197 E 2016/211 K sayılı ilamı ile Görevsizlik Kararı vermiş bu defa dosyaya Kocaeli 1 ATM tarafından incelenerek hüküm kurulmuştur.İlk derece mahkemesince mahallinde keşfen alınan 31.01.2017 tarihli Bilirkişi raporunun incelenmesinde;davaya konu işyerinde bir WC ve bir lavabo olduğu, Kocaeli Bilim Sanayi İl Müdürlüğünün 17.11.2014 tarihli yazısı uyarınca doğruluk muayenesinin yapıldığı, ve sağlam olduğu tespit edildiğinin, sayacın damga yılının 2005 olduğu yaklaşık 10 yıllık bir dönemde kullanıldığı, 13 gün gibi bir dönem sonunda doğruluk kontrolünün yapılamayacağının, sayacın 2005 son endeksli olup 10 yıllık ömrünü doldurması nedeniyle plastik aksamda aşınma olacağı ve doğru okuma yapamayacağının tesbiti ile işyeri için 14.03.2013-13.09.2014 tarihleri arası olan 19 dönem için kullanılacak su tutarının 156,37 m3 ve 603,59 TL olacağı şeklinde mütalaa edildiği ,itiraz üzerine alınan 11.01.2018 tarihli ikinci bilirkişi heyetinin raporundaki beyanlarında ; ve 14.03.2013-13.09.2014 tarihleri arasnda 158,8 m3 su kullanılabileceği ve su tutarının bedelinin 631,90 TL olacağı şeklinde mütalaada bulunulduğu görülmüştür. Tüm dosya kapsamına nazaran,celbedilen kayıtlar ve dosya içeriği ile uyumlu teknik bilirkişi raporundaki tesbitler doğrultusunda ilk derece mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne dair hükmün usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmakla davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 1.148,16 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 287,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 861,12 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 15/12/2020