Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2725 E. 2018/1562 K. 12.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2725
KARAR NO : 2018/1562
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/06/2018
NUMARASI : 2017/1102 E – 2018/601 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/11/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının sözleşmeye imzalayarak kullandığı hatlara ilişkin 10/03/2017 ile 10/06/2017 tarihli arasındaki fatura bedellerini ödemediğini bu bedellerin tahsili için Bursa …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptaline, icra takibinin devamına, asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, zamanaşımı ve yetki itirazı ile birlikte ayrıca görevli mahkemenin de Tüketici Mahkemeleri olduğunu belirterek, davacı tarafça borç için İstanbul ….İcra Müdürlüğü’nün … esas saylı dosyası ile takip başlattıktan sonra davaya konu bu takibin de yapıldığını, davalının bazı hatlarını Türk Telekom’a devrettiğini,talep edilen tutarın Türk Telekom’a devredilen hatlarla ilgili olduğunu belirterek, davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatını talep etmiştir.
Mahkeme; Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında davalı şirketin yetki itirazında bulunduğu, takibin durdurulduğu, davacı tarafça itirazın iptali davasının açıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesi gereğince uyuşmazlıkların çözüm yeri olarak İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri’nin yetkili kılınmasına karşın davacının Bursa İcra Dairesinde takip başlattığı, başlatılan takipte davalının yetki itirazında bulunduğu, itirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takip başlatılmasının dava şartı olduğu gerekçesi ile,”Davanın yetki-dava şartı yokluğundan usulden reddine” karar vermiştir.
Mahkemenin kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf dilekçesinde; davanın itirazın iptali davası olduğunu, itirazın iptali davası için özel bir yetki kuralı öngörülmediğini, taraflar arasındaki sözleşmede İstanbul Mahkemelerinin yetkili oacağının belirlendiğini, davada, sadece borcun esasına ilişkin itiraz olduğu belirtilerek iptalinin talep edildiğini, davalının yasal sürede cevap dilekçesi sunmadığı gibi usule uygun yetki itirazında da bulunmadığını, davalının mahkeme yetksine itirazının olmadığını, itirazın iptali davasında aynı yargı çevresinde yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibinin aranması şartının kanunda yer almaması nedeniyle kanunda yer almayan bir kurala göre karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı takipte yerleşim yerinin Kayseri olması sebebiyle Kayseri İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu iddiasıyla icra dairesinin yetkisine süresinde itiraz etmekle birlikte, yine süresinde verdiği cevap dilekçesinde yerleşim yerinin Kayseri olduğunu belirterek bu kez mahkeme yetkisine itiraz etmiştir.
İtirazın iptali davasında öncelikle, icra dairesinin yetkisinin inceleneceği açıktır. Taraflar arasındaki sözleşmede İstanbul mahkeme ve icra dairelerinin yetkili kılındığı, davalı borçlunun yerleşim yerinin ise Kayseri ilinde bulunduğu, para borcu olarak bakıldığında da ifa yerinin, alacaklı ikametgah yeri olan Maltepe/İSTANBUL olduğu, ancak davalı hakkındaki takibin borçlunun ikametgahı mahkeme-icra dairesi ve sözleşmeyle belirlenen yetkili mahkeme-icra dairesi ve alacaklı ikametgah yeri dışında taraflarla hiçbir ilgisi kurulamayan Bursa icra Müdürlüğünde yapılması nedeniyle bu tür davalarda öncelikle icra dairesinin yetkisi inceleneceği yasa gereği olmakla, davalının takipteki icra dairesinin yetkisine itirazı HMK 6 ve HMK 17.madde uyarınca yerinde görülmüş, bu itibarla ortada yetkili yerde yapılmış usule uygun bir icra takibinin olmadığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun olduğundan, davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine,
Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına ve istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/11/2018