Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2653 E. 2020/1633 K. 26.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2653
KARAR NO : 2020/1633
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/03/2018
NUMARASI : 2016/20 E – 2018/283 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 26/11/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafça yapılan kontrol sonucunda … abone numaralı tesisatla ilgili olarak önce … tahakkuk numaralı aboneli kaçak elektrik tüketim tahakkuk fişi ile 3.301,70 TL borç tahakkuk ettirilmiş akabinde ise … tahakkuk numaralı aboneli kaçak elektrik tüketim ek tahakkuk fişi ile 21.437,60 TL lik ikinci bir borç tahakkuk ettirilerek davacıdan bu borçların ödenmesinin talep edildiğini, aynı şekilde davalı tarafın aynı borcu üçüncü şahıs … adına da tahakkuk ettirdiğini ve 24.739,30 TL yi ödemesini aksi takdirde icra yolu ile tahsil cihetine gidileceğini bildirdiğini, elektrik, bahsi geçen tesisat numaralı sayaçtan geçirilmek sureti ile kullanılmakta olup herhangi bir kaçak kullanım söz konusu olmadığını,kullanıma ilişkin bedellerin davalı kuruma süresinde ödendiğini ve davacının davalıya borcu da bulunmadığını, davalı tarafın dava konusu borcu nasıl tahakkuk ettirdiğinin de belli olmadığını, usulüne uygun bir kontrol yapılarak kaçak kullanım yapıldığına yönelik doğru bir tespit de yapılmadığını, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 26. maddede kaçak elektrik enerjisi tüketiminin hangi hallerde meydana gelmiş olacağı ve tanımı yapıldığını, davacının durumu bunlardan hiçbirinin kapsamına girmediğini, öte yandan Yine aynı yönetmeliğin 27. maddesinde ise kaçak tüketimin tespitinin ne şekilde yapılacağının usul ve esasları, açıkça ve detaylı olarak belirtildiğini beyanla,davacının davalı tarafa 24.739,30 TL. borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde;dava konusu 3606946 no’lu tesisata ait mahalde 03.06.2015 tarihinde yapılan kontrolde mahalde kullanılan … seri no’lu Kaan marka sayacın, E/l 11859 seri no’lu sayaç değiştirme tutanağı ile sökülerek laboratuvar muayenesine sevk edildiğini, laboratuarda yapılan kontrolde; “08.01.2012 tarihli gövde kapak açılma ikazı var, R,S,T fazlarına ait akım giriş-çıkış uçlan şönt yapılmış, R fazında -%73,2; S fazında -%66,4; T fazında – %70,4 oranında eksik kayıt yapılıyor, kaçak işlemin yapılması uygundur” sonucu çıkarıldığını, sayacın incelendiği laboratuvar Bilim,Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yetkilendirmiş olduğu bir laboratuar olduğunu, çıkan sonuca istinaden, “….San.veTic.Ltd.Şti.” adına F/818196 seri nolu zabıt varakası tanzim edildiğini,bahsedilen konu tutanakların davalı kurum tarafından yetkilendirilmiş görevli tarafından çekilen fotoğrafların da dilekçeleri ekinde sunulduğunu,zabıt için yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri gereği, sayaç değişiminde tespit edilen güç üzerinden hesaplama yapıldığını, bu hesaplama neticesinde 3.301,70-TL kaçak, 21.437,60-TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 24.739,30-TL bedel tahakkuk ettirildiğini, ilgili tesisatta …San.veTic.Ltd.Şti adına herhangi bir abonelik sözleşmesi bulunmadığını,dava dilekçesinde aynı borcun 3. Şahıs … adına da tahakkuk ettirildiğinin belirtildiğini,ilgili şirketin, 3. şahıs olarak belirttiği kişi adına aboneliği olan mahalli kullanmakta olduğunu, her ne kadar dava dilekçesinde “sökülen ve takılan sayaçlarla ilgili sayaç sökme takma tutanağı düzenlenir” ve “sayacın kontrol ve sökülmesi işlemleri yapılırken hazır edilmemiş ve davalı taraf personelince ne şekilde söküldüğü belli değildir” denilse de bu iddiaların yersiz olduğunu.,igili mahalde sökme takma işlemleri yapılırken E/l 11859 seri nolu sayaç değiştirme tutanağı düzenlendiğini ve ilgili tutanağın şirket yetkilisi Nurettin AYDIN tarafından imzalandığını,dilekçeleri ekinde sundukları tüketim ekstresinde görüleceği üzere, sayaç değişimi sonrasında ilgili mahalde yapılan tüketimlerde gözle görülür artış meydana geldiğini, sonuç olarak taraflarınca yapılan tespit ve tespite yapılan tahakkuklarda herhangi bir hata bulunmadığını,hesaplamaların, tahakkuk tarihinde yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği ve mevzuata uygun olduğunu belirterek ,davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.Tüketici mahkemesinde açılan davada verilen görevsizlik kararı gereği dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi üzerine yargılamaya devam edilmiştir.Mahkeme, dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporunda,davacının vergi kaydına göre dava konusu yerde işe başlama tarihinin 22.07.2010 olduğu , laboratuvar muayenesine tabi tutulan Kaan marka 1357252 seri numaralı sayacın … isimli kişinin aboneliği döneminde 15.01.2005 tarihinde tesisata takılmış olduğunun belirlendiği,sayaç raporunda ,tutanakta tespiti yapılan … marka … seri numaralı sayacın 08.01.2012 tarihinde saat 16:01 de gövde kapağının açıldığının belirtildiği,sayaç muayene talep ve sonuç form içeriğinde; tutanağa konu Kaan marka 1357252 seri numaralı sayacın “08.01.2012 tarihinde gövde kapağı açılma ikazı var, “R-S-T” fazlarına ait akım giriş – çıkış uçları “…’ yapılmış sayaç R fazında %73,2 ; S fazında -%66,4; T fazında -%70,4 oranında eksik kayıt yapılıyor, kaçak işlemin yapılması uygundur.” şeklinde tespitler yapılması üzerine ,buna göre davacı şirket adına 15.06.2015 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı tanzim edilerek 3.301,70 TL. kaçak tahakkuku ile 21.437,60 TL. kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 24.739,30 TL. kaçak tüketim tahakkuku tanzim edildiği, tutanak tarihi 15/06/2015, Tutanakta tespit edilen anlık akımlara göre belirlenen güç (60 amper + 55 amper + 78 amper) x 220 Volt = 42460 watt , kullanılan mahal; ticarethane, tutanak öncesi dönem tüketim ortalaması, ilk okuma 17/06/2014, son okuma 03/06/2015, ilk endeks ( kwh ) 79014, son endeks ( kwh ) 12209, fark gün 351, ortalama tüketim (kwh/gün) 34,78, Tutanak sonra ( yeni sayaç takıldıktan sonraki) dönem tüketim ortalaması, ilk okuma 03/06/2015, son okuma 14/01/2016, ilk endeks ( kwh) 0, son endeks (kwh) 23966, fark endeks (kwh) 23966, fark gün 225, ortalama tüketim (kwh/gün) 106,52, tutanak öncesi “Sayaca müdahale edilerek kullanıldığı iddia edilen dönem ortalama tüketim değeri (34,78 kwh/günf ile tutanak sonrası (yeni sayaç takıldıktan sonraki) ortalama tüketim değeri (106,52 kwh/gün) arasında bariz fark olması ve sayaç muayene talep ve sonuç form içeriğindeki “R-S-T fazlarına ait akım giriş – çıkış uçları “…” yapılmış sayaç R fazında %73,2; S fazında -%66,4; T fazında -%70,4 oranında eksik kayıt yapılıyor, kaçak işlemin yapılması uygundur.” şeklindeki tespit ve tespitleri doğrular nitelikteki fotoğraflara istinaden, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği madde 26 doğrultusunda; Davacı tarafça “R-S-T fazlarına ait akım giriş – çıkış uçları “ŞÖNT” yapılmış” sayaçla tüketilen elektriğin kacak elektrik tüketimi sayılacağı.ilgili yönetmelik 28,28/b,28-2 a,29 b 1 hükümleri uygulanarak tutanak tarihi (03.06.2015) ile tutanak öncesindeki en son okuma yapılan (16.05.2015) tarih aralığındaki 28 gün için kaçak tahakkuk hesabı yapılması gerektiği,aynı yönetmelik 30.madde kapsamında ceza katsayı ,fonsuz tarifenin 1,5 (bir buçuk) katı ile çarpılarak, kaçak enerji bedelinin hesaplanması ve bu bedelin fatura edilmesi gerektiği, ticarethane tarifesi için günlük 8 saat çalışma süresi değerlendirmeye alınarak,yönetmelik gereği ,kacak kullanım süresi ; 28 gün (16.05.2015-03.06.2015),hesaplamaya dahil edilecek Güc ; 42460 watt,günlük elektrik tüketim süresi(davacı adına abonelik yok) ; 8 saat / gün ,enerji bedeli aktif tüketim hesabı;28 gün x 42460 watt x 0,6 x 8 saat/gün = 5706 kwh. üzerinden kaçak tüketim hesabı yapılması gerektiği, tutanak öncesine ait ortalama tüketim değerlerinin, tutanak sonrasına ait ortalama tüketim değerinden oldukça düşük çıkmış olması nedeniyle tutanak tarihi öncesinde tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan savac değeri bulunmadığı, sayacın gövde kapağının açılma tarihi 08.01.2012 olmakla, vergi kaydında davacının işe başlama tarihi 22.07.2010 olduğundan,sayaca 08.01.2012 tarihinde davacı şirketin kullanım döneminde müdahalede bulunulduğunun tespit edildiği, 08.01.2012 tarihinden beri sayacın eksik tüketim kaydettiği,yönetmelik madde 29 gereği 12 avlık süreyi (tutanak tarihinden itibaren geriye) geçmemek şartı ile geriye dönük eksik tüketim tahakkuku hesaplanacağından, (tutanaktan önce en son okuma işlemi yapılan 16.05.2015 tarihi ile 16.06.2014 tarihi arası için), enerji bedeli aktif tüketim hesabı; 16.06.2014 – 16.05.2015 tarih aralığı için 334 gün x 42460 watt x 0,6 x 8 saat/gün = 68071 kwh.,kaçak tahakkukuna konu dönemde davacı tarafça ödenen 91223 kwh. – 79014 kwh. -12209 kwh.55862 kwh tüketim üzerinden kaçak ek tahakkuk hesaplaması yapılması gerektiği, belirtilen Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği madde 26 doğrultusunda; davacı tarafça “R-S-T fazlarına ait akım giriş – çıkış uçları “…” yapılmış” sayaçla tüketilen elektriğin kacak elektrik tüketimi sayılacağı.R-S-T fazları Şönt (kısa devre) edilmiş sayaç tüketimi eksik kayıt edeceğinden bu hususta tutanak öncesi ve sonrası dönemlere ait yapılan kıyaslamalarda,tutanak öncesi “sayaca müdahale edilerek kullanıldığı iddia edilen dönem ortalama tüketim değeri (34,78 kwh/gün)” ilet utanak sonrası (yeni sayaç takıldıktan sonraki) ortalama tüketim değeri (106,52 kwh/gün) arasında bariz fark olması,davalı kurumun “08.01.2012 tarihinde gövde kapağı açılma ikazı var, “R-S-T” fazlarına ait akım giriş – çıkış uçları “…” yapılmış sayaç R fazında %73,2; S fazında -%66,4; T fazında -%70,4 oranında eksik kayıt yapılıyor, kaçak işlemin yapılması uygundur.” şeklindeki tespit ve bu tespiti destekler fotoğraflar gereği,davacının kaçak elektrik kallandığının sabit olduğu gibi, davacı adına tahakkuk ettirilen kaçak ve kaçak ek tahakkuklarının ilgili yönetmelik ve mevzuata uygun olduğu ,bilirkişi raporunun da denetime elverişli bulunduğu gerekçesiyle; “Davacının menfi tespit davasının reddine ” karar verilmiştir.Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; hesaplamalar sırasında iyönetmelik hükümlerine uyulmadığını,davacının kaçak elektrik kullanmadığını,ayrıca dava dışı… hakkında da borç tahakkuk edilerek icraya gidileceğinin bildirildiğini,borçtan kimin sorumlu olacağının belli olmadığını, sayacın ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olarak bir söküm ve muhafazası yapılmadan davalı tarafça, tek taraflı ve yasal dayanaktan yoksun olarak davacının kaçak elektrik kullanmış olduğu ileri sürülerek borç tahakkuk ettirilmesinde hukuka uygunluk bulunmamadığını,tamamı reddedilen dava hakkında davalı lehine maktu vekalet ücreti yerine fazladan nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Dava konusu sayaca şönt yapılarak eksik tüketim kaydetmesinin sağlandığı sayaç muayene raporu ile sabittir.Davacının kaçak elektrik kullandığı kabul edilmelidir.Somut olayda,dava konusu sayacın gövde kapağının açıldığı ikazının 08/01/2012 tarihinde verildiği,davacının ise bu yerde 22/07/2010 tarihinden itibaren resmi olarak çalışmaya başladığı gözetildiğinde ,davaya konu yerdeki sayaca müdahalenin davacı zamanında yapıldığı ve bu tarihten itibaren eksik tüketim kaydettiği açıktır.Alınan bilirkişi raporunda, kaçak tüketim hesabı, sayaç değiştirme tarihi olan 03/06/2015 ile son okuma tarihi olan 16/05/2015 arası 28 gün üzerinden hesaplanmıştır.Ayrıca kaçak ek tüketim hesabında ise,tutanak tarihinden önceki son okuma 16/05/2015 tarihinden geriye doğru 12 ay hesabı ile 16/04/2014 tarihleri arasında 334 gün olarak hesaplandığından, tutanak tarihi olan 15/06/2015 tarihi de dikkate alınarak, yapılan hesaplamanın ilgili yönetmelik esaslarına ve mevzuata uygun olduğu ,hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunun ise taraf , mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunduğu anlaşılmıştır.Davanın reddine karar verildiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği reddedilen miktar üzerinden davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.Bu durumda ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 26/11/2020