Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2642 E. 2018/1628 K. 21.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2642
KARAR NO : 2018/1628
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/03/2018
NUMARASI : 2018/294 E – 2018/309 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/11/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında akdedilen Elektrik Abonelik Sözleşmesinden kaynaklanan elektrik kullanımına ait yedi adet fatura bedelinin ödenmemesi sebebiyle davalı borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından takip başlattığını, davalı borçlu ödeme emrindeki borca, faize, faiz oranına ve tüm ferileri ile takibe itiraz ederek takibin durdurulmasına sebebiyet verdiğini beyanla, itirazın iptalini, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; “dava dosyasında mahkememizin görevsizliğine, HMK 114/1-c 115 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulen reddine, talep halinde dava dosyasının görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
Söz konusu kararı davacı vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde özetle; TTK’nın 16/1 maddesinde köy tüzel kişiliklerinin tacir sayıldığını, aynı kanunun 4. maddesi gereğince de davanın ticari dava olduğunu, davalı köy muhtarlığının iki ayrı aboneliğinin bulunduğunu ve faturaların iki ayrı abonelikten kaynaklandığını, fatura dönemleri olan toplam dört aylık dönemde tüketimin de ticari şekilde işletilmek üzere aldığını gösterdiğini ileri sürerek karar kaldırılıp dosyanın karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık, davacı tarafça davalı köy muhtarlığı aleyhine abonelikten kaynaklanan fatura alacaklarının tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasının ticari nitelikte olup olmadığına ilişkindir.
Dosya kapsamına göre, takibe konu faturalardaki abonelikler köy muhtarlığı adınadır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 28.12.2016 tarih ve 2016/16373 E- 2016/16813 K sayılı emsal kararında köy tüzel kişiliği tarafından açılan davada, aboneliğin içme ve kullanma suyu olarak kullanıldığı, davacının tacir sıfatına haiz olmadığı ve ticari işletmesine ilişkin bulunmadığı, bu doğrultuda, taraflar arasında görülen davalarda Asliye Ticaret Mahkemesinin değil genel mahkemelerin görevli olduğu vurgulanmıştır.
Somut olayda; davalının köy muhtarlığı olduğu, faturaların dayanağı aboneliklerin de muhtarlık adına imzalandığı, 6102 sayılı TTK 16/1. maddesi gereğince de tacir sayılanların, belediye veya köyler değil, bu kurumların ticari şekilde işletilmek üzere kurduğu kuruluşlar olduğu, bu bağlamda davalının tacir olmadığı anlaşılmıştır. O halde, TTK 4. maddesine göre, davanın ticari dava sayılması için gereken, her iki tarafın tacir olması ve davanın ticari işletmeleri ile ilgili olması koşulu oluşmadığından, dava, ticari dava olarak nitelendirilemez. Dolayısıyla davada, ticaret mahkemesi değil, genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,
Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına ve istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/11/2018