Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/261 E. 2019/342 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/261
KARAR NO : 2019/342
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/11/2017
NUMARASI : 2015/649 E – 2017/919 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 07/03/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , İstanbul ili Bakırköy İlçesi Kartaltepe Mahallesi … pafta … parselde kayıtlı, zemin kat, 5 nolu depolu dükkanı 07.05.2013 tarihinde börek imalatında kullanmak üzere satın aldığını, davalı ile 25.06.2013 tarihinde 4619898 tesisat numarası ile abonelik sözleşmesi yaptığını, 21.10.2014 tarihinde sıva altından harici hat çekildiği gerekçesiyle tutulan tutanak sonrasında, davacı adına 28.968,20 TL kaçak elektrik borcu tahakkuk ettirildiğini, yapılan itiraz üzerine tahakkukun 12.113,40 TL olarak düzeltildiğini, bu bedelin davacı yanca ödendiğini ancak faturalarına fahiş şekilde kaçak bedeli yansıtıldığını beyanla, davacı tarafça fazla ödenen kaçak bedelinin tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tahsilini talep etmiştir.Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, yönetmelik ve mevzuata uygun hesaplama ile kaçak tahakkuku yapıldığından davanın reddine karar verilmesi istenmiştir. Mahkemece,yargılamada alınan 14.09.2017 tarihli bilirkişi ek raporu doğrultusunda, davacının iş yerinde kaçak elektrik olarak kesilmesi gereken ceza bedelinin 8.775,05 TL olduğu, davacı tarafından yatırılan miktar itibariyle 3.338,15 TL fazla ödeme yapıldığı, bu bedelin iadesi gerektiği gerekçesi ile davanın ıslah edilen miktar üzerinden kabulüne karar verilmiştir.Söz konusu kararı davalı vekili istinaf etmiş olup, yetki itirazının mahkemece dikkate alınmaması usule aykırı olduğu gibi, esas yönünden de dosyadaki beyanları ve özellikle bilirkişi ek raporuna itirazlar incelenmeksizin ve yeni bir bilirkişiden ya da heyetten rapor alınması talebi dikkate alınmadan, bilirkişi ek raporu ile kök rapor arasındaki çelişkiyi giderecek yeni rapor alınması talebi karşılanmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm tesisinin hatalı olduğu,bilirkişinin 2,92 olarak eksik tüketim oranını esas almasının hatalı bulunduğu, davacının ihtirazi kayıtla ödeme yapmadığı, bu sebeple ödediğini iade talebinde haklı olmadığı ileri sürülerek, kararın kaldırılması istenmiştir.HMK 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacının, davalı şirketle 25.06.2013 tarihinde 4619898 tesisat numarası ile abonelik sözleşmesi yaptığı, davalı şirketçe 21.10.2014 tarihinde yapılan inceleme sonrasında sıva altından harici hat çekildiği gerekçesiyle davacı hakkında tutanak tutulduğu, bu tutanak sebebiyle davacı adına 28.968,20 TL kaçak elektrik tahakkuk ettirildiği, bu tahakkuka davacı tarafından yapılan itiraz üzerine tahakkukun 12.113,40 TL olarak düzeltildiği (ek tahakkukun tamamen iptal edildiği) sadece kaçak tahakkukunun kaldığı anlaşılmıştır.Davalının eylemi kaçak kullanım olarak nitelendirilmekle, HMK’nın haksız fiile ilişkin yetkiyi düzenleyen 16. maddesi hükmüne göre “haksız fiilin işlendiği yer” itibarıyla mahkeme yetkili olduğundan, davalı vekilinin bu husustaki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Diğer istinaf sebeplerinin incelenmesiyle, davacının söz konusu tahakkuka iki kez itiraz ettiği ve davalı tarafça iki itirazının da kabul görmesi üzerine tahakkuk miktarının değiştirildiği gözetildiğinde, somut olayın özelliği itibarıyla ihtirazi kayıt ileri sürülmediğine ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Diğer yandan, yargılamada alınan ek raporda, önceki sayaç ile yeni sayaç takılmasından sonraki birer yıllık tüketim miktarları karşılaştırdığında, arada bariz fark olduğu, uzun süreli bu tüketimlerin oranlaması sonucu eksik tüketim oranı 2,92 olarak tespit edildiğinden, bu oran üzerinden hesaplama yapılmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bilirkişinin elektrik akımının değişken olduğu, anlık ve bir defa yapılan akım oranı yerine uzun süreli tüketim oranının esas alınması gerektiğini açıklayarak ve buna göre eksik tüketim oranın 2,92 esas almak suretiyle yaptığı hesaplamanın, tutanak tarihinde yürürlükte bulunan EPTHY’deki düzenlemeye aykırı olmadığı, esasen, bilirkişinin kök ve ek raporlarda kaçak kullanım ile görüş farkı bulunmadığı, sadece hesaba esas alınacak oranın tespitinde, itiraz üzerine ek rapordaki gibi, uzun süreli tüketim oranının esas alınmasında aykırılık olmadığı, bu nedenle davalı tarafın istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı sonucuna varıldığından, açıklanan nedenlerle; davalı … istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı …. istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddineHarçlar Yasası gereğince alınması gerekli 288,00 TL nisbi istinaf karar harcından, peşin alınan 57,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 231,00 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 07/03/2019