Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2233 E. 2020/1274 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2233
KARAR NO : 2020/1274
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/04/2018
NUMARASI : 2014/207 E – 2018/430 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 22/10/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının dava konusu işyerindeki aboneliğinin bulunduğu tesisattaki sayacın davalı görevlileri tarafından laboratuvar muayenesi için sayacın sökülüp, yerine yeni sayaç takılarak 27.03.2014 tarihli sayaç değiştirme tutanağın tanzim edildiğini,daha sonra sayaca müdahale edildiği iddiasıyla 07.05.2014 tarihli kaçak tutanağı ve sayaç raporuna göre 30.05.2014 son ödeme tarihli 15.289,64 TL bedelli kaçak elektrik faturasının tahakkuk ettirildiğini,davacının kaçak elektrik kullanmadığını, davalı tarafından yapılan işlemlerin hukuka aykırı olduğunu, laboratuvar raporunda sayacın %40 oranında eksik kayıt yapar hale getirildiği tespitinin yerinde bulunmadığını,27/03/2014 tarihinde takılan sayacın da arızalı olması nedeniyle tekrar yeni bir sayaç takıldığını, sayaca müdahale edildiğinin kabul edilmesi halinde dahi tahakkuk ettirilen bedelin fahiş bulunduğunu, davalının 438,50+14.851,70 TL olmak üzere 15.288,20 TL tutarında iki adet fatura düzenlediğini, işyerinde ütü paketleme işinde kullanılan 5 adet makina olup, işin durumuna göre ortalama ayda 40,00 TL ile 700,00 TL arasında elektrik kullanımının olduğunu, yönetmelik hükmüne göre kaçak kullanma süresinin 90 gün ve ek sürenin 12 ayı geçemeyeceğini, davalı tarafından 436,50 TL kaçak ve geriye dönük eksik tüketim bedelinin 14.851,70 TL hesaplandığını, davacı tarafından işyerine ilk defa Mayıs 2012 tarihinde sayaç takıldığını ve davalı tarafından 27/03/2014 tarihinde bu sayacın değiştirildiğini, kacak işleminin de ilk defa bu tarihte yapıldığını, son okumanın yapıldığı 21/03/2014 tarihi ile 27/03/2014 tarihi arasında geçen 6 günlük süre için 436,50 TL kaçak elektrik bedeli hesabının hukuka aykırı olduğunu, geriye dönek olarak 1 yıllık süre için hesaplanan eksik tüketim bedelinin de çalışma süreleri ve tüketimle orantılı olmadığını,davacı adına tahakkuk ettirile 14.851,70 TL ve 23.08.2014 son ödeme tarihli 438,50 TL bedelli iki faturanın ödenmesinin durdurulmasına veya tesisat adresi işyeri elektriğinin kesilmesinin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesine, bu iki faturadan dolayı davacının davalıya 15.168,20 TL borçlu olmadığının tespitine, faturaların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davalı elemanları tarafından 27/03/2014 tarihinde davacı işyerinde yapılan denetimde tesisattan geçen akıma göre sayacın az kaydettiğinin görülerek 3581038 no.lu tesisata bağlı Luna marka … seri no.lu sayacın laboratuvar muayenesine gönderilmek üzere sökülüp yerine yeni sayaç takılarak 11.08.2014 tarih E/097025 seri no.lu tutanağın tanzim edildiğini,laboratuvar muayenesine gönderilen Luna marka 78252438 seri no.lu aktif sayaçla ilgili davalı kuruluşun Sayaç Ayar Tamir Bakım Başmühendisliği tarafından yapılan laboratuvar incelemesi sonucunda düzenlenen 07.10.2014 tarihli rapor ile “sayacın gövde kapak açılma ikaz anahtarının yapıştırılarak devre dışı bırakıldığı, S fazına ait akım bobini üzerinden müdahale izlerinin olduğu ve sayacın bu fazda %40 oranında eksik kayıt yaptığı ile kaçak işleminin yapılmasının gerektiğinin” tespit edildiğini, bu rapora dayanılarak kaçak elektrik kullanım tespit tutanağının düzenlenerek hesaplamaların EPMHY’nin 13.ve 14.maddeleriyle 29.12.2005 tarih 822 sayılı Kurul Kararlarına uygun olarak düzenlendiğinden usul ve yasaya aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili sunduğu ıslah dilekçesiyle toplam 15.434,81 TL.lık faturayı gecikme zammı ve KDV ile birlikte 16.559,26 TL olarak ödediğini,ödeme belgesi gereği davanın istirdata dönüştüğünü bildirmiştir.Mahkeme, sayaç muayene ve laboratuvar sonuçları, alınan 1.ve 3. bilirkişi raporları gereği, laboratuvar incelemesi sonucunda; … seri nolu makel marka sayaç için sayacın gövde kapak açılma ikaz anahtarı yapıştırılarak devre dışı bırakıldığı, sayaç ekranındaki endeksin (üç zamanlı toplamı) 27783 kwh olduğu, sayacın 3 faza ait akım değerlerinin 39.5 A, 36.5 A, 48.6 A olarak pens ampermetre ile ölçüldüğü, impulsun alındığı ekranın görünmediği halde devreden akım çektiği, sayacın gövde kapağının açılarak devre dışı bırakıldığı, S fazı üzerinde müdahale izlerinin olduğu, bu nedenle %40.5 değerinde eksik tüketim kaydettiğinin belirlendiği,bu sayaçla yapılan eksik tüketimin %40,5 olduğu tespit edildiğinden, son okuma tarihi olan 21.03.2014 ile tutanak tarihi 27.03.2014 arası için 436.50 TL ve davacının kullanımının başladığı 21.03.2013-21.03.2014 tarihleri arası için 14.851,70 TL olmak üzere toplam 15.289,64 TL kaçak kullanım bedelinin davalı tarafça tahakkuk ettirildiği, yapılan tahakkukun yasal tarifelere uygun olduğu, fazla tahakkuk bulunmadığı gerekçesiyle; “Sabit olmayan davanın reddine ” karar vermiştir.Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;davacı lehine olan önceki raporlar yerine davacı aleyhine olan son bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin usule aykırı olduğunu,bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu,kayıp kaçak vs bedellerin tahakkuk tutarından düşülmesi gerektiğini davacının kaçak elektrik kullanmadığını,kaçak ve kaçak ek tüketim tahakkuklarının hatalı hesaplandığını,25/04/2015 tarihli bilirkişi raporuna göre karar verilmesi için kararın kaldırılmasını istemiştir.Aksi kanıtlanamayan sayaç muayene raporuna göre dava konusu sayaca müdahale edildiği açık olduğundan,alınan ve hükme dayanak son bilirkişi heyet raporu kapsamında son okuma 21/03/2015 ile sayaç değişim tarihi olan 27/03/2015 tarihi arasındaki 6 gün kaçak kullanım olduğunun kabulü ile kaçak kullanım tahakkukunun doğru hesaplandığı,ayrıca davacı tüketiminin sayaç değişikliği öncesi düşük olduğu görülmekle,kaçak tutanak tarihi olan 07/05/2015 tarihinden geriye doğru 12 ay kaçak ek tüketim hesabına dair tahakkukun da doğru olduğu, ayrıca tüm bu hesaplamalara 6719 sayılı yasa nedeniyle kayıp kaçak vs tutarların eklenmesinin de yasaya aykırılık teşkil etmediği,bu nedenle son bilirkişi raporunun taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu anlaşıldığından mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22/10/2020