Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/2079 E. 2020/1594 K. 24.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/2079
KARAR NO : 2020/1594
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/02/2018
NUMARASI : 2014/1592 E – 2018/217 K
DAVANIN KONUSU: İstirdat , Menfi Tespit ( Abone Sözleşmesi)
KARAR TARİHİ: 24/11/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirketin, davalı şirketin 6264980 numaralı abonesi olduğunu, davalı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine 31/07/2014 tarihli fatura ile 22.997,70 TL borç tahakkuk ettirildiğini, söz konusu faturanın gerçek tüketim bedelini yansıtmadığını, gerçekte harcanmamış elektrik için tahakkuk ettirildiğini, bu nedenlerle müvekkili şirket tarafından haksız borç ve fatura tahakkukuna itiraz edildiğini, davalı şirketin bu itirazı reddettiğini, müvekkili şirketin elektriğinin kesildiğini ve işlerinin aksadığını, bunun üzerine borcu taksitlendirerek ödemeye başlamak zorunda kaldığını ve taksitlendirme protokolü ile 5.003,41 TL olan ilk taksitin ödendiğini, davalıların müvekkili aleyhine haksız ve hukuka aykırı olarak fazladan borç tahakkuku yaptıklarını beyanla öncelikle ihtiyati tedbir kararı verilerek davalıların davacıya ait elektrikleri kesmesinin yasaklanmasına, yargılama sonunda davacının davalılara Şubat 2014 ile Haziran 014 arası borcunun olmadığının tespiti ile 31/07/2014 tarihli 22.997,70 TL bedelli faturanın iptaline, davacının yapmış ve dava boyunca yapacak olduğu toplam ödemenin faizleri ile birlikte istirdat ve kendisine iadesine, yargılama masrafları ile avukatlık ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; 6264980 numaralı tesisat abonesi davacıya ait Köhler marka 50000620 seri numaralı sayaç 23.06.2014 tarihinde değiştirilmiş, yapılan laboratuvar incelemesi neticesinde 23.06.2014 tarih ve E/128590 seri numaralı tutanakla “A.T. akımı geçirmediğinden akım trafosu abonenin elektrikçisi tarafından değiştirildiği” tespit edildiğini, yapılan bu tespitlere istinaden akım trafosu arızasından kaynaklı 24/01/2014-21/06/2014 tarihleri arasına 68.037 kwh eksik tüketim hesabı yapıldığını, bu hesaba binaen 2014/7 dönemli 68.037kwh (24/01/2014-21/06/2014) eksik tüketimi ve 8.771,25kwh(23/06/2014-26/07/2014) aylık normal tüketimi kapsayan 22.997,70-TL meblağlı fatura tahakkuk ettiriltiğini, yapılan incelemelerde hesaplamada herhangi bir hata tespit edilemediğini, davanın esasına ilişkin haklılığını yaklaşık olarak dahi ispat edemediği ve tarafların hak ve menfaati arasındaki denge gözetildiğinde haksız tedbir isteminin reddine, verilen bir tedbir kararı var ise rücu edilmesine, aksi takdirde müvekkilin alacağının %115’i oranında teminata hükmedilmesine veya alacağımız mukabilinde davacıya ait taşınır/taşınmaz ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, davacının haksız davasının ve faiz isteminin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumunun 12.09.2012 tarih ve 4019 sayılı kararı ile yayınlanan Dağıtım ve Perakende Satış faaliyetlerinin hukuki ayrıştırılmasına İlişkin usul ve esaslara uygun olarak kısmî bölünme suretiyle … Aş ile müvekkilinin … Aş. İki ayrı tüzel kişilik olarak 01.01.2013 tarihinden itibaren faaliyet yürüttüğünü, sözü geçen ayrıştırma kapsamında Bedaş’den elektrik hizmeti satın alan abonelerle yapılmış olan perakende satış sözleşmeleri İle sözleşmeden kaynaklanan tüm hak ve borçlar kül halinde … Aş ‘ne devredildiğini, davacı taraf, dava dilekçesinde 24/01/2014-21/06/2014 dönemlerine ilişkin tahakkuk ettirilen 2014/7 dönemli 22.997,70-TL meblağlı eksik+normal tüketim faturasının, sözkonusu dönemde bir kısım enjeksiyon makinesini taşımış olduğundan böyle bir tüketimi olmayacağından hukuka aykırı olduğunu bu nedenle tanzim edilen dava konusu faturanın İptalini ödediği /ödeyeceği bedellerin faiziyle İadesini,tedbiren elektriğin kesilmemesi kararının verilmesini talep ettiğini, davacının soyut ve dayanaksız beyanlarına itibar etmeye olanak olmadığını, hukuki ve yasal dayanaktan yoksun şartları oluşmayan işbu davanın reddini, usul ve yasaya aykın tedbir kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme tarafından ;sayacın abonenin kusuru dışında bir akım trafosunun akımı geçirmemesi sonucu arızalı kalması sebebiyle arızalı kaldığı sürede tahakkuk etmesi gereken eksik tüketim bedelinin ve 2014/07 normal dönem tüketimi ile birlikte 3.749,40 TL olduğu, bu durumda davacının 22.997,70 TL menfi tespit talebinin 19.252,42 TL kısmının yerinde bulunduğu, davacının peşin olarak yaptığı 5.003,41 TL ödeme itibariyle istirdatı gereken bedelin 1.254,01 TL olduğu, yargılama sırasında ibraz edilen ödeme makbuzları itibariyle istirdatı gereken toplam bedelin 18.310,80 TL olduğu anlaşılmakla; Davanın kısmen kabulüne, davacı …Tic Ltd Şti , davalılar … ve … a” 19.252,42 TL borçlu olmadığının tespiti ile 18.310,80 TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılrdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine ” şeklinde karar verilmiştir. Davalı …. vekili istinaf dilekçesinde özetle ;davacı tarafından istirdatı talep edilen bedelin diğer davalı … tarafından tahsil edildiği ,husumet itirazının mahkeme tarafından değerlendirilmediği, müvekkil şirket tarafından davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği, müvekkil şirketten ayrı olarak 13.12.2012 tarihinde diğer davalı şirket olan … Firmasının kurulduğunu, bu tür uyuşmazlıkların muhatabının … olduğunu, esasa ilişkin olarak da bilirkişinin EPDK’nın 14 maddesine göre yanlış hesaplama yapıldığını belirterek mahkeme kararı istinaf edilmiştir.Davalı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle ;bilirkişi raporu ile eksik tüketimin tespit edildiği, bu durumda Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 14. Maddesinde hesaplamanın nasıl yapılcağının belirtildiği,bilirkişinin hatalı gün hesabı yaptığını, müvekkil şirketin 24.01.2014 ile 21.06.2014 günü arasında 148 günü hesaplamaya kattığını,ancak bilrkişinin tutanaktan önceki okumaya göre 23 günü baz aldığını, yönetmeliğe göre 365 gün geriye gidilebilecekken müvekkil şirketin 148 geriye gittiğini, tüketimin düştüğü tarihin doğru olarak 148 gün olarak tespit edildiği, hatalı bilirkişi raporu ile karar verildiği belirtilerek mahkeme kararı istinaf edilmiştir.HMK 355 madde uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu;Dava abonelik sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit ve istirdat talebidir. Davalı şirketler tarafından davacı şirket aleyhine 31/07/2014 tarihli fatura ile 22.997,70 TL borç tahakkuk ettirildiğini , haksız olarak fazladan borç tahakkuk yapıldığı, elektrik kesintisi tehdidi altında ödendiği gerekçesi ile menfi tespit ve istirdat talebidir. Davalı … A.Ş. Vekilinin istinaf dilekçesinin incelenmesi sonucu; davaya konu 13.08.2014 tarihli son ödeme tarihli 22.997,70 TL bedelli fatura için ,yapılan itirazın reddedilmesi üzerine 14.08.2014 tarihinde 19.609,26 TL için 8 taksit yapılmış ve 5.003,41 TL davacı tarafından aynı gün ödenmiştir. İhtilaflı dönem davalı şirket tarafından 24.01.2014-21.06.2014 tarihi olarak belirlenmiştir. 08.05.2014 tarihli 28994 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren EPTHY’nin Perakende Satış Hizmetleri ve Sayaç Okuma başlıklı üçüncü bölümde yer alan 11 maddesinde yer alan tüketim miktarının tespiti,12. Maddede yer alan ödeme bildirimi,13.maddede yer alan faturalarda ve faturalandırmaya esas unsurlarda hata tespiti,14.maddesinde yer alan sayacın hiç veya doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının tespiti maddeleri göz önüne alınarak tekbik bilirkişiden rapor ve itiraz üzerine ek rapor alınmıştır. Tahakkuka esas süresinin doğru bulgu ve belgelerin bulunması halinde 12 ayı,bulunmaması halinde ise faturaya esas sürenin başlangıcı olarak son edeks okuma ile tutanak düzenlenmiş olması kaydıyla kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme işlemleri gibi sayaç mahallinde dağıtım şirketince gerçekleştirilmiş olan en son işlem tarihinden esas alınacağı ancak bu sürenin hiçbir şekilde 90 günü geçemeyeceği belirtilmiştir. Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin Abonenin Kusuru Dışındaki Hususları başlıklı 44. Maddesinde abonenin kusuru dışında olan hususlara kaçak elektrik uygulanmaz,hatanın başlangıç tarihi itibariyle doğru kayıt yapmış sayaç değeri var ise sayaç değerine göre ,yoksa aylık tüketime göre ait olduğu tüketim dönemindeki birim fiyatlar dikkate alınarak gecikme faizi alınmaksızın fatura düzenlenenir hükmü bulunmaktadır. Menfi tespit için yapılan hesaplama ile 21.06.2014 tarihli tutanak ,30.05.2014 son okuma tarihli fatura üzerinde EPDK ve EPTHY hükümlerine göre yapılan hesaplama ile 19.252,42 TL olduğu,istirdat yönünden yapılan hesaplama ile 22.997,70 TL bedelli faturanın 5.003,41 TL ödendiği, son ödeme tarihi 13.08.2014 tarihli 3.745,28 TL bedelli faturadan yapılan ödeme düşüldükten sonra 1.254,01 TL fazla ödeme olduğu ,ödenen fatura bedellerinin toplamının 18.310,80 TL olduğu ve yapılan ödemeler ile birlikte davacının borcunun 2014 yılı 7. Ay için normal tüketim ile borcunun 3.749,40 TL olduğu, menfi tespit talabenin 19.252,42 TL ,davacından peşin alınan 5.003,41 TL ödeme itibariyle istirdatı gereken bedelin 1.254,01 TL olduğu, ve toplam 18.310,80 TL bedelitalep edebiliceği şeklinde denetile elverişli rapor verildiğinden ve mahkeme tarafından verilen rapora göre hüküm kurulduğundan davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 3653/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı … AŞ. vekilinin istinaf dilekçesinin incelenmesi sonucu;Davada sıfat; tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf sıfatı (husumet); maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Dava şartı olan taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir. Somut olayda, davalı gösterilen … abonelik tahsisi ile perakende satış yaptığı dava tarihi ile fatura ve tutanak tarihlerinde … ile diğer davalı … ayrı tüzel kişilikleri olduğu, tespit edilmiştir. Dosya içerisindeki abonelik sözleşmesinin incelenmesi sonucu davacı şirket ile davalılardan husumet itirazında bulunan … arasında imzalandığı, kaçak tespit tutanağının … yetkilileri tarafından hazırlandığı, sayaç değiştirme tutanağının … tarafından yapıldığı, bir kısım ödemelerin davacı şirket tarafından … yapıldığı tespit edilmiş olup, bahse konu davada … da husumet düştüğünden davalı vekilinin istinaf taleplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalıların istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davalı …’den alınması gereken 1.250,81 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 311,70TL harcın mahsubu ile bakiye 939,11 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalı … A.Ş’den alınması gereken 1.250,81 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 311,70TL harcın mahsubu ile bakiye 938,81 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.24/11/2020