Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1852 E. 2020/1346 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1852
KARAR NO : 2020/1346
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/05/2018
NUMARASI : 2017/152 E – 2018/558 K
DAVANIN KONUSU: Muarazanın Önlenmesi
KARAR TARİHİ: 03/11/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin dava dışı mülk sahibi … ile 26.0S.2016 tarihinde yapmış olduğu kira sözleşmesi ile “… Mah. … Sk. No… D:… Bağcılar İstanbul” adresinde bulunan taşınmazı 1 yıl süre ile kiraladığını, kira sözleşmesinden itibaren taşınmaza elektrik hizmeti alabilmek için Elektrik Aboneliği Sözleşmesi yapmak amacı ile davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, fakat önceki abonenin borcu tahsil edilmeden kendisine elektrik hizmeti verilemeyeceği gerekçesi ile talebini reddettiklerini, davacı şirketin tekstil işi île uğraştığını, ancak elektrik olmadan işini yapamadığını beyanla, davacı şirket ile davalı arasında kiracı olarak bulunduğu taşınmaza ilişkin olarak abonelik sözleşmesinin kurulması ile davalı kurumun yarattığı muarazanın men’ine karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu elektrik tüketiminin yapıldığı taşınmazı 26.08.2016 tarihinde kiraladığını, davalı kurumun 5422251 numaralı tesisatını abonesiz olarak kullandığını, davacının kullanmış olduğu tesisata ilişkin 2016/09 ve 2016/10 dönemlerine ilişkin kaçak kullanım tespit tutanakları bulunduğunu, 16.09.2016 tarihli zabıtta abonesiz kullanımdan kaynaklanan kaçak tüketim bedelinin toplam tutarı 7.667,90 TL, 11.10.2016 tarihli zabıta abonesiz kullanımdan kaynaklanan kaçak tüketim bedeli toplam tutarı ise 2.289,90 TL olup, bu dönemlerde taşınmazın davacının kullanımında olduğunu beyanla , davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece,davanın kabulü ile davacı ile davalı arasında davacının kiracısı olduğu “… mah. … sok. No:… d:… bağcılar/istanbul” adresine elektrik aboneliği kurulması ile davalının muarazasının menine karar verilmiştir.Kararı istinaf eden davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;davacı tarafın abonesiz kaçak elektrik kullandığını, bu borçlarını ödemeden abonelik yapılamayacağını, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu ileri sürerek,kararın kaldırılması istenmiştir….nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava,abonelik tesisi ile ilgili muarazanın önlenmesi talebidir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre,15.12.2016 tarihli Borçlu Abonelik Sözleşme Talebi Kontrol Formunda, … Mah. … Cad. … Sk.( ….sk) No: … Bağcılar adresinde , … nolu tesisatın önceki abonesi borçlu … ile yeni abonelik sözleşmesi yapmak isteyen … arasında bağ olduğu belirtilerek ve borçlunun mahalde olmasından dolayı borçlar ödenmeden abonelik işleminin yapamayacağı belirtilmiştir.Ancak, Güneşli Vergi Dairesi evrakı, İstanbul Ticaret Odası ve kira sözleşmesi bilgilerinde; …. San. Tic. Ltd.Şti ‘nin 26.08.2016 tarihinde faaliyete geçtiği ve temsilcisi olarak …adına işlemler yapıldığı, …’ un önceki borçlu … ile arasında bir ticari ilişkinin varlığına,organik bir bağ olduğuna ilişkin somut bir delil bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 15.maddenin 6.fıkrasında; Aynı kullanım yerine aît başka tüketicilerin önceki dönemlere ilişkin tüketimlerinden kaynaklanan borçlarının, yeni tüketicinin üstlenmesi talep edilemeyecektir. Somut olayda, davalı tarafça muvazaa iddiasının tesbiti yönünden delil ibraz edilememiş,yeterli gerekçe de ileri sürülmemiştir. Somut olayın özelliği dikkate alındığında ,davalı şirketin, varsa önceki aboneden alacaklarını tahsil etme imkanı mevcut iken, herhangi bir muvazaalı işlem yapıldığına ilişkin somut deliller olmamasına rağmen , abonelik tesisinden kaçınması hukuka aykırı görülmekle,mahkemece verilen kararda usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 18,50 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,İstinaf yargılama giderinin istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/11/2020