Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1842 E. 2020/1141 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2018/1842
KARAR NO: 2020/1141
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/11/2017
NUMARASI: 2015/752 E – 2017/1037 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 13/10/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının tekstil konulu şahıs firmasının sahibi olduğunu, … Mah. … Sok. No:… … Kat Bahçelievler/İstanbul adresinde ticari faaliyetini sürdürdüğünü, işyerinin … abone numarası ile müvekkil kuruma aboneliği olduğunu ve bu aboneliğinin 17.04.2015 tarihinde tek taraflı iptal edildiğini, abonelik iptalinden davacının kendisine kaçak elektrik ceza kesilmesinden sonra haberinin olduğunu, müvekkil kurum tarafından sayaç için incelemeye gelmeden 30.04.2015 tarihinde düzenlenen tutanakla davacı tarafından kaçak elektrik kullanıldığı tespiti yapıldığını ve kendisine 37.702,40-TL tutarında kaçak elektrik cezası kesildiğini, bu cezaya davacının iki kez itiraz ettiğini, müvekkil şirketçe bu itirazlarının kabul edilmediğini, davacının tekstil konulu işyerinin ticari faaliyetleri sonucu aylık elektrik tüketimi ortalama 1.000,00-1.200,00-TL arasında olduğunu, dolayısıyla kesilen elektrik cezasının fahiş olduğunu belirterek 37.702,40-TL’lik kaçak elektrik cezası tutarı kadar borcunun bulunmadığının tespiti istemli olarak iş bu davayı ikame etmiştir. Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … no.lu tesisata ait mahalde müvekkili şirket yetkilileri tarafından 30.04.2015 tarihinde yapılan kontrolde, “abone tahliye durumundaki sayaç haricinden, harici hat çekilerek kontaktör marifetiyle kaçak elektrik kullanıldığının” tespit edilerek, … adına, … seri no.lu zabıt varakası tanzim edildiğini, tespit esnasında … çalışanlarına zorluk çıkarıldığını ve bunun tutanakla da tespit edildiğini, zabıt esnasında, tespit edilen 37,7 kW toplam güç üzerinden ilgili mevzuat hükümleri kapsamında hesaplama yapıldığını ve 37.702,40 TL lik tahakkuk yapldığını, ilgili tesisatta … adına 22.06.2010 tarihinde yapılan abonelik sözleşmesinin 17.04.2015 tarihinde feshedildiğini, sözleşme iptalinden sonra da, ilgili mahalde yapılan kontrollerde muhtelif tarihlerde abonelik sözleşmesi olmadan elektrik enerjisi kullanıldığının tespit edildiğini beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece , davanın kabulü ile 30/04/2015 tarihli kaçak elektrik tutanağından kaynaklı olarak davacının davalıya 37.702,40 TL ye ilişkin borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiştir. Sözkonusu kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İleri sürülen istinaf sebepleri ; “Mahkeme tarafından tesis edilen karar eksik inceleme ile tesis edilmiş olup iş bu karara karşı tarafımızca istinaf kanun yoluna başvurma zarureti hâsıl olmuştur. Mahkemece, dosyadaki beyanlarımız ve özellikle bilirkişi raporuna ilişkin itirazlarımız incelenmeden ve konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması talebimiz karşılanmadan denetime elverişsiz rapora dayalı karar verilmiştir. ..Davacı tutanak içeriklerinin aksini gösterebilecek nitelikte delil sunamamıştır.Müvekkil şirket kayıtlarında yapılan incelemelerde davacı yanın 22.06.2010 tarihinde yapılan abonelik sözleşmesi 17.04.2015 tarihinde tahakkuk eden borçları ödememesi nedeniyle ikili anlaşma ve mevzuat gereği iptal edilmiştir. İş bu borçlarına dair icra dosya detayı ve tahakkuk borçlarını gösterir sistem kayıtları dosyaya tarafımızca kazandırılmıştır. .. Sözleşme iptalinden sonrasında ilgili mahalde muhtelif tarihlerde yapılan kontrollerde abonelik sözleşmesi yapılmadan enerji kullanımı yapıldığı tespit edilmiştir. Yani davacı kaçak elektrik kullanma eylemlerine devam etmiştir. ..Dava konusu işyeri ütü paket işi ile iştigal etmekte olup, küçük ticarethane nitelemesi yerinde değildir. İşyerinde ciddi anlamda yük çeken cihazlar bulunup, dosyada mübrez tüketim endeksleri incelendiğinde sayaçtan geçen tüketimlerin bazı tarihlerde oldukça düşük bazı tarihlerde çok yüksek olması harici hatla zaman zaman yük çeken cihazların kullanıldığını açıkça teyit etmektedir. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda yeterince ve gerekli araştırmalar yapılmadığından bilirkişi tarafından bu hususlar atlanılmıştır. Nitekim dosyada mübrez tüketim endeksi incelendiğinde; tutanak öncesi “03.01.2014-03.02.2014 arası dönem 18 kW tüketim, 08.05.2014-05.06.2014 arası dönem 12 kW tüketim (06.06.2014-06.08.2014 arası tüketimler birden fırlamış, 1.955 kW, 1.454 kW gibi değerlere ulaşmıştır. Muhtemelen sayaç okuma dönemi olduğu için davacı tüketimi sayaçtan geçirmiştir.), 04.11.2014-29.11.2014 arası dönem tüketimi 0 kW, 30.11.2014-02.01.2015 arası dönem tüketimi 0 kW, 03.02.2015-03.03.2015 arası dönem tüketimi 2 kW vb. değerler müvekkil şirket kaçak kullanım tespitini teyit eder niteliktedir. Ütü paket işi yapan işyerinde bu denli düşük tüketim mümkün değildir. Nitekim 30.04.2015 tespit tarihinden sonra tüketim bir anda 3.966 kW değere fırlamıştır. Bu nedenle hükme esas alınan bilirkişi raporundaki kurulu güce ve tesisattan geçen akıma göre hesaplanan güç ve aylık enerji miktarının tek fazlı ve küçük tüketimli ticarethane için uyumlu ve normal değerlerde olduğu görüşü de hatalı olup…Bilirkişi ve mahkemenin, harici hat varsa harici hattan geçen akım değerinin ne olduğu vb. konusundaki tespitlerin yapılmadığı ve kaçak elektrik kullanımının tespit edilemediği yönündeki gerekçesi de dayanaktan yoksundur. Zira tutulan zabıt ile de sabit olduğu üzere, davacı abonenin engellemesi ve şiddeti ile kontaktörden ölçüm alınamamış, müvekkil elemanları zorla dışarıya çıkarılmış ve davacı olay mahallini kapatarak kaçmış olduğundan bu hususlar tespit edilememiştir. Bu tespitin yapılması, davacının kasıtlı ve kusurlu eylemi nedeniyle engellenmiş olup bundan müvekkil aleyhine sonuç çıkarılması düşünülemez” şeklinde istinaf sebepleri ileri sürülerek,kararın kaldırılması istenmiştir. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Davacı hakkında tanzim edilen tutanak sebebiyle, davalı … tarafından kaçak elektrik kullanımı sebebiyle fatura tahakkuku yapıldığı, fatura tutarının da 37.702,40 TL olduğu anlaşılmıştır.Mahkemece yargılamada , elektrik mühendisi bilirkişiden alınan 17/03/2017 tarihli raporuda özetle; davalı tarafından düzenlenen tutanakta yazılı olan 37,7 kw lık toplam güç değerinin nasıl tespit edildiğine ilişkin hiç bir bilgi-detay olmadığından ve bu güce göre yapılan fatura tahakkukunun, tek fazlı tesisata ilişkin sözleşme gücü, tutanakta tespit edilen akım değeri ile 2010-2015 yılları arasındaki genel tüketim seyri kapsamında uygun ve isabetli olmadığını, gerçek ve bilimsel verilere dayanmadığını, dolayısıyla, tek fazlı ve 3,5 kw lık sözleşme gücü olan bir tesisat için tutanakta belirtilen 37,7 kw lık kurulu güç değerinin uygun ve hakkaniyetli olmadığını, hiçbir gözlem ve bilimsel veriye dayanmadığını, davacı … kullanıcısının sözleşme gücü bilgileri ile tesisattan geçen akıma göre normal elektrik kullanımında bulunduğunu, tutanakta, davacıya ait tesisatta kaçak kullanıma ilişkin harici hat olduğu yönündeki tespit (iddia) ve bilgilere ilişkin fotoğraf, görüntü vb. bir bilgi-belgenin olmaması, ayrıca harici hat varsa harici hattan geçen akım değerinin ne olduğu, harici hattın aktif-pasif durumu, bununla birlikte, harici hat varsa bu hattın kimin tarafından tesis edildiğinin tespitinin yapılması gerektiği sebebiyle ispata muhtaç olduğundan değerlendirmeye (mevcut bilgiler ışığında) alınamayacağını, dolayısıyla, kaçak kullanıma ilişkin bir işlemin yapılmasının uygun olmadığını, davacıya ait 4 yıllık tüketim endeks bilgilerinde de genel ortalama aylık enerji tüketim değerinin 500 kwh seviyelerinde olduğunu, bu değerin, tek fazlı küçük tüketimli bir ticarethane için uygun bir değer olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece bu rapor esas alınarak karar verilmiştir.Ancak, 30/04/2015 tarihli kaçak tespit tutanağına bakıldığında; davacı yanca abone kaydı olmayan sayaçtan harici hat çekilerek sayaca müdahale ile kaçak elektrik kullanıldığı tutanakla tesbit edildiği, tutanağın altının davalı şirket görevlilerince imzalandığı anlaşılmaktadır.Davalı şirketin görevlilerince düzenlenen tutanak, aksi kanıtlanana kadar geçerlidir. Bu tutanağın aksi kanıtlanmadan, bilirkişi raporu ile kaçak enerji kullanımının gerçekleşmediğinin kabulü doğru görülmemiştir. Dava ,kaçak elektrik iddiasına (haksız fiil) dayalı olduğundan, mahkemenin “Dava değeri ve niteliği dikkate alınarak bu davada tanıkla ispatı mümkün olmadığından, tutanak tanıklarının dinlenmesine ilişkin talebin reddine” şeklindeki gerekçesi hukuka aykırıdır.Bu durumda , tutanak mümzileri (tanık olarak gösterildiğinden) dinlenmeden ve bilirkişi raporuna vaki itirazlar usulünce karşılanmadan,gerektiğinde 3/lü elektrik mühendisi bilirkişi raporu alınmadan karar verilmesi eksiklik ve HMK 353/1-a-6 maddesine aykırılık teşkil ettiği sonucuna varılmakla ,aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca karar kaldırılarak, yeniden davanın görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13/10/2020