Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1662 E. 2018/993 K. 13.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1662
KARAR NO : 2018/993
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2018
NUMARASI : 2016/675 E- 2018/154K
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ :13/07/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; abone olan davacıdan, davalı tarafça düzenlenen elektrik faturalarında, kayıp kaçak bedeli, dağıtım iletim bedeli, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedeli adı altında tahakkuk ettirilen ve haksız olarak tahsil edilen bedellerden, şimdilik her bir davalıdan 1.000,- TL olmak üzere ,toplam 3.000,-TL alacağın faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde özetle, özetle; elektrik faturalarında yer alan kayıp kaçak bedelinin perakende satış tarifesinin bir unsuru olarak faturalarda yer aldığını, bu bedelin belirlenmesi için alınan kurul kararı EPDK’nın bir düzenleyici işlemi olarak tüm tüzel ve gerçek kişileri bağladığını, kanuni zorunluluklar gereği tahsil edilen bedellerin 6719 sayılı yasa ile maliyet unsuru olarak düzenlendiğini beyanla, davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, yargılama sırasında yürürlüğe giren 6719 sayılı yasanın getirdiği düzenleme sebebiyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Söz konusu kararı davacı ile davalı … A.Ş vekilleri istinaf etmiştir.Davacı tarafça istinaf sebepleri olarak, mahkemece davacı lehine karar tarihindeki AAÜT’ne göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 1.000,-TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu ileri sürülerek,kararın yalnızca bu yönden düzeltilmesi istenmiştir.
Davalılar vekillerince ise, dava konusu bedellerin tahsil edildikleri dönemde de mevzuata uygun bulunduğu ,bu sebeple bu bedellerin iadesini isteyen davacının davanın başlangıcından itibaren haksız olduğu ,dava açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkillerinin yargılama giderinden sorumlu tutulmalarının hukuka aykırı olduğu ,aksine davalılar lehine yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiği istinaf sebepleri olarak ileri sürülmüştür.
Dava, aboneden tahsil edilen kayıp kaçak ve diğer bir kısım bedellerinin haksız tahsil edildiği iddiası ile istirdadı talebine ilişkindir.
HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; yargılama sırasında 17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilerek,Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” hükmünü, geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir. Görüldüğü üzere, 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 17. maddesine eklenen 10. bend ile dava konusu uyuşmazlığın da özünü oluşturan bedeller konusunda, davanın açıldığı tarihteki içtihat durumundan farklı ve yeni bir düzenleme getirmiş; hem de, geçici 20. maddeyle, anılan düzenleme devam etmekte olan davalarda da uygulanacak şekilde geçmişe yürütülmüştür.
Davacı taraf sadece, lehine 1.000,-TL yerine ,karar tarihindeki AAÜT gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerektiğini ve davalılar da lehlerine yargılama giderleri takdir edilmemesini istinafa getirmiştir. O halde, istinaf sebepleriyle sınırlı inceleme yapılacaktır.
Davacı mevzuat değişikliği sonrası haksız çıkmış olsa da, dava tarihi itibariyle, uygulamanın haksız olduğu iddiası ile açmış olduğu bu davasında, davaya konu bedelleri tahsil eden davalı, davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Bu itibarla, dava açıldığı tarihte, yapılan yasa değişikliği henüz ortada bulunmadığından, mahkemece, yasa değişikliği nedeniyle,konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve bu kapsamda HMK nun 331/1 maddesi uyarınca davacı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücreti takdirinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır .Zira, davacı tarafın dava açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin kararları gereği içtihat durumuna göre dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereği davanın kabul edilmemesi nedeniyle haksız çıkmasına rağmen yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı kuşkusuzdur.Bu itibarla , davalı taraf lehine yargılama giderlerine hükmedilmesi mümkün olmadığından, davalı tarafın istinaf talebinin yerinde olmadığından , HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacının istinaf talebinin incelenmesiyle , yargılama sırasında yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa nedeniyle dava konusuz kalmıştır. Bu sebeple mahkemece , dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmekle , HMK nun 331/1 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve bu kapsamda dava değeri gözetilerek , karar tarihinde yürürlükte olan 2018 yılı AAÜT uyarınca 2.180,-TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 1.000,-TL vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve hukuka aykırı olmakla , davacı tarafın istinaf talebinin bu sebeple kısmen kabulü ile ,istinaf konusu karar HMK nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca vekalet ücreti yönünden düzeltilerek, yeniden aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Davalının istinaf talebinin HMK nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine ,
B-Davacının istinaf talebinin kabulü ile ,HMK nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca istinaf konusu karar vekalet ücreti yönünden düzeltilerek,yeniden esas hakkında ,
1-Davanın konusuz kalması nedeni ile esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 35,90 TL red karar harcının, peşin alınan 51,24 TL peşin harçtan mahsubu ile, bakiye 15,34 TL harcın talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 1.051,50.-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ‘ye göre hesaplanan 2.180,-TL maktu vekalet ücretinin, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesini müteakip ilgilisine iadesine,
Davacı taraftan alınan istinaf peşin karar harcının, isteği halinde davacı tarafa ilk derece mahkemesince iadesine,
Davalı taraflardan peşin alınan istinaf karar harcının davalılar üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça istinaf sebebiyle yapılan 39,-TL masrafın davalılardan alınarak ,davacıya verilmesine,
İstinaf eden davalı taraflarca istinaf sebebiyle yapılan masrafın üzerlerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13/07/2018