Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1599
KARAR NO : 2020/1019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2017
NUMARASI : 2016/444 E – 2017/1077 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
KARAR TARİHİ: 01/10/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, elektrik enerjisi satış sözleşmesi uyarınca … abone numarası ile davalının kurumsal müşterisi olduğunu, 2016/02 dönemine ilişkin faturaya dek, birbirine yakın ve belli standartlarda fatura bedelleri ödeyen müvekkilinin, 29/02/2016 fatura tarihli ve … fatura numaralı 2016/02 dönemine ilişkin e-faturada, hiçbir şekilde kullanmadığı AKTİF (+/-) adı altında 259.317.00 kWh tahakkuk ettirildiğini fark ettiğini ve fahiş bir faturayla karşılaşmış olduğunu, müvekkili şirketin, 07/03/2016 tarihli e-mail ile davalıya sayaç ve faturanın ivedi bir şekilde kontrol edilmesini rica ettiğini, davalıya ait 10/03/2016 tarihli cevap e-mailinde ise 2016/02 dönem faturasının yüksek gelme nedeninin yapılan ilave tüketimle ilgili olduğu ve sistemde ilave tüketimin ilgili 31/03/2014-30/03/2015 tarihleri arasında sayaç arızası nedeniyle yapıldığı şeklinde açıklandığının belirtilmiş olduğunu, müvekkilinin, 14.03.2016 tarihli dilekçe ile öncelikle sayacın kontrolü ile işbu faturaya ve yapılan ek tüketime itiraz etmiş olduğunu, davalı ise 4203 sayılı 07.04.2016 tarihli cevap dilekçesinde, … tesisata ait KHL marka … seri numaralı sayacın 30.03.2015 tarihinde değiştirildiğini, değişime istinaden tüketim kayıtları üzerinde yapılan kontrol sonucunda 31.03.2014-30.03.2015 tarihleri arasında doğru faturalanmayan dönem için 259.317 kWh ilave tüketim hesabı yapılarak işbu dönem faturasına yansıtıldığını ve faturada herhangi bir hesap hatası tespit edilemediğini beyan etmiş olduğunu, müvekkili olduğu şirketin, mağdur olmamak ve üretim ve işlerin aksamaması için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, davalı ile taksitlendirme protokolünü ihtirazi kayıtla imza altına almak zorunda kaldığını ve 20.000,00 TL peşinat sonrası haksız ve fahiş fatura bedelini taksitlendirmiş olduğunu, taraflar arasındaki ödeme planının ilk taksit tutarı olan 9.829.01 TL de ayrıca 15.04.2016 tarihinde davalı şirkete ödenmiş olduğunu, davalıya, şimdiye kadar haksız yere ödenmiş olunan fazla paranın ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle iadesi gerekmekte olduğunu, 2016/02 dönemine ilişkin düzenlenen e-faturada, ENERJİ BEDELİ TÜM :36.030.480 kWh gösterilmiş olduğunu, ilgili kalemin isminden de anlaşılacağı üzere, tüketilen toplam enerji 36.030,480 kWh olmasına rağmen, işbu faturada AKTİF (+/-) kWh olarak adlandırılan ve yeterince açıklanmayan, soyut nitelikteki kalem ile 259.317,000 kWh enerji daha tahakkuk ettirilmiş olduğunu, taraflarınca hiçbir şekilde anlam verilemeyen bu faturaya dayanak tüketim miktarı ile tahakkuk ettirilen tüm alacak kalemlerinin fahiş olduğunu, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 14.maddesinde, sayacın tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediğinin tespit edilmesi halinde yapılacak işlemlerin belirtildiğini, bu yönetmelik gereğince, müvekkilinin geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa tespit tarihinden sonraki tüketicinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması dikkate alınarak hesaplamanın yapılacağını ve farkın tüketiciye iade veya fatura edileceği belirtilmiş olmasına rağmen faturaya ve ilave tüketime ilişkin itirazlarının dikkate alınmadığını, önceki aylara ilişkin tüketim bedelleri incelendiğinde de şirket belirli istatistiklerde ve birbirine yakın miktarlarda elektrik enerjisi kullanan ve bugüne kadar kullanmış olduğu elektrik enerjisi ortalamalarının 8-9 katı elektrik enerjisi kullanmayı gerektirecek üretim artışı veyahut elektrik enerjisi gerektiren nitelikte büyüme gerçekleştirmeyen bir şirket olmasına rağmen bu denli fahiş bir fatura düzenlenmesi muhtemeldir ki bir hata sonucu olduğunun görüleceğini ileri sürerek müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespitiyle, işlerin aksamaması ve borcu olmadığı halde ödemiş bulunduğu fazla paranın iadesine ve işbu elektrik faturasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sunmuş olduğu beyanları kabul etmediklerini, müvekkili kurumun yaptığı işlemlerin amacının kamu yararına yönelik olduğunu, davalı kurumun davacının iddia ettiği işlemlerde de kamu yararı menfaatleri doğrultusunda kanun ve yönetmelikler doğrultusunda hareket etmiş olduğunu, dolayısıyla davacının beyanlarını ve davasını kabul etmediklerini, müvekkili şirket personeli tarafından incelemeler sonucu davacının işyerindeki sayacın, davacı vekilinin sunduğu dilekçesinden de anlaşılabileceği üzere, 30.03.2015 tarihinde değiştirilmesi üzerine müvekkili kurum tarafından yapılan incelemeler sonucu 31.03.2014-30.03.2015 tarihleri arasında doğru faturalandırma yapılmadığının tespit edilmiş olduğunu, hukuka uygun bir şekilde yapılan bu incelemeler sonucu tespit edilen eksik kullanım miktarının da kullanıcıya yansıtılmasının yine aynı şekilde hukuka uygun olduğunu, bu durumun da yapılacak bilirkişi incelemesi ile de ortaya çıkacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İDM tarafından yapılan yargılama sonunda, vazgeçilen 9.036,79 TL yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,77.785,94 TL yönünden davanın kabulü ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, son taksidin ödeme tarihi olan 07/11/2016 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte bu miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu miktara ilişkin olmak üzere 29/02/2016 fatura tarihli ve …. fatura nolu 2016/02 dönemine ilişkin elektrik faturasının iptaline karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf başvurusunda; dava konusu tutanaklar ve endeks döküm bilgileri afaki iddialarla geçersiz sayılarak kanun ve yönetmeliklere aykırı karar verildiğini, bilirkişi raporuna olan itirazlarının değerlendirilmediğini, bilirkişinin davacının kullanmış olduğu … tesisata ait ödenmemiş 2016/02 dönem ek tahakkukun faturalarını celp edilip, ilk okuma-son okuma tahakkuk ettirilen kullanım miktarı ile birlikte o dönemdeki birim fiyat üzerinden hesaplama yapması gerektiğini, bilirkişinin hesaplamasındaki bedel ile davalı müvekkili kurumun tahakkuk ettirdiği bedelin farklı olmasının nedeninin, Bilirkişi Enerji Piyasası yönetmeliğinden aykırı, kurulu gücü tahminen hesaplayarak, tespit ettiği değerler üzerinden hesaplama yapmasından kaynaklandığını, EPDK’nın EPY 14. Maddesine göre; “Sayacın, Tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle; Doğru tüketim kaydetmediğinin tespiti halinde varsa tüketicinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş tüketim dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa tespit tarihinden sonraki tüketicinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması alınarak geçmiş dönem tüketimleri hesaplanır, fatura edilir.” düzenlemesi gereğince delil listelerinde yer alan …’tan 2016/02 dönemine ait faturanın hesap ayrıntısını ve tüketimin ne şekilde belirlendiği, faturanın neye dayandırılarak hesaplandığını, hesap bülteni, kontrol bülteni ve tesisat cari endeks döküm bilgileri, Sayaç kaldırma belgesi, laboratuvar raporu, sayaç işaretleri, … nolu tesisatın sayılı tesisatta 31.03.2014 ile 30.03.2015 tarihleri arasında bu tarihler arasında hangi işlemlerin olduğunun kurumdan sorulması gerekirken eksik inceleme sonucu karar verildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Uyuşmazlık, 29/02/2016 fatura tarihli, 2016/02 dönemine ilişkin elektrik faturası nedeni menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir.Mahkemece; dava konusu abonelik endeks bilgileri celbedilerek, dosyanın iki elektrik uzmanı ve bir mali müşavir bilirkişi heyetine tevdi ile taraflar arasındaki cari hesaplar da incelenerek davacının talep edebileceği eksik tüketime bağlı olup, varsa ödenmeyen elektrik bedelinin belirlenmesinin ardından kurulu güç karşılaştırması yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmıştır.Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yeniden, ek tahakkukun neye göre yapıldığı ve dayanaklarının davalı kurumdan celbi ile yeni 3 kişilik heyetten rapor alınması için bilirkişi delili ve diğer eksik deliller toplanıp değerlendirilip bir karar vermek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/10/2020