Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1552 E. 2020/1341 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1552
KARAR NO : 2020/1341
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/03/2018
NUMARASI : 2016/532 E – 2018/337 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 03/11/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacı ile davalı arasında elektrik enerjisi satışına ilişkin … numaralı abonelik sözleşmesi bulunduğunu, davalı taarfça düzenlenen faturalarda kayıp kaçak vs adlar altında hukuka aykırı olarak tahsil edilen bedellerden,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; 5.000,00.-TL’nın dava tarihinden itibaren TCMB avans (ticari) faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; EPDK kanunda yapılan düzenleme ile davacı vekilinin dava dilekçesinde talep ettiği kalemlere ilişkin kanuni düzenleme yapıldığını , dava konusu bedellerin mevzuat kapsamında tahsil edildiğini, yine davacının tacir olup süresi içerisinde fatulara itiraz etmediğinden fatura içeriğini kabul ettiğini, haksız ve dayanaktan yoksun davanın esastan reddine karar verilmesini beyan etmiştir.Mahkemece, “Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasının REDDİNE, Davalı lehine takdir edilen 2.180,00.-TL.vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına ” karar verilmiştir.Kararı istinaf eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;mahkemece yasa değişikliğinden önce davayı açmalarına rağmen ,red kararı verilmesinin ve aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu, davanın esasen konusuz kaldığı ileri sürülmüştür.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava; davacı tarafından tüketilen elektrik için düzenlenen faturalara eklenen kayıp/kaçak bedeli adı altında yapılan tahsilatların haksız olarak tahsil edildiğinden bahisle, bu bedellerin faizi ile birlikte davalıdan istirdaten tahsili istemine; ilişkindir. Yargılama sırasında 17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilerek,Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.Yine, geçici 20. maddeyle, anılan düzenleme devam etmekte olan davalarda da uygulanacak şekilde geçmişe yürütülmüştür.Yargılama sırasında yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliklerinin, dava konusu hakkın özünü ortadan kaldırdığı açıktır.Diğer bir anlatımla, geçmişe etkili yeni yasa nedeniyle dava konusuz kalmıştır. Bu sebeple mahkemece davanın reddi yerine HMK nun 331/1 maddesi uyarınca “dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde tesbit hükmünde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve hukuka aykırlık oluşturmaktadır. Yine ,dava konusuz kaldığınan, mahkemece verilen karar esasen bir tesbit hükmü niteliğinde olduğundan,davanın açıldığı tarihteki mevzuat ve Yargıtay kararlarına göre dava açmakta haklı olduğu anlaşılan davacı yararına maktu vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi,aksi yönde karar verilmesi de hukuka aykırı görülmüştür. Bu sebeple, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile, karar HMK 353/1-b-2 maddesi gereği düzeltilerek, bu konuda yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden, yeniden esas hakkında dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ile , davacı lehine maktu vekalet ücreti /yargılama giderlerine hükmedilmesi ,açıklanan sebeplerle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden ,davalı lehine verilen vekalet ücretinin de kaldırılması gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca karar düzeltilerek yeniden esas hakkında;1- Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 85,39 TL harçtan mahsubu ile bakiye 30,99 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,3-Davacıdan alınan 54,40 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Davacı lehine karar tarihindeki AAÜT uyarınca takdir edilen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 978,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,6-Davalı yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısımların karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davacının istinaf aşamasında yapmış olduğu masraf bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/11/2020