Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1244 E. 2020/168 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1244
KARAR NO : 2020/168
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/09/2017
NUMARASI : 2016/219 E – 2017/875 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 12/02/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalıya ait aracın bakımını yaparak, yedek parça değişimi yaptığını, bu işlere karşılık düzenlenen 01/09/2012 tarihli fatura bedelinin davalı tarafça ödenmediğini, bu bedelin tahsili yönünden İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyası ile yapılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptali ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkeme davacının ticari defterleri üzerinde inceleme yaparak alınan bilirkişi raporunda dava konusu faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ticari defter sunmadığı, davalı tarafça 1000 TL ödeme yapıldığının ticari defter kayıtlarında bulunduğu, alınan bilirkişi raporuna göre taraflar arasındaki ilişkinin inkar edilmediği, davacının ticari defterlerinin TTK 64 ve devamı maddeleri gereğince usulüne uygun olduğu, sahibi lehine delil olarak değerlendirilmesi gerektiği ve davacının, davalıdan 4.456,70 TL alacağı bulunduğu belirlendiğinden, bu alacak yönünden faizi ile birlikte itirazın iptali davası açılmakla, temerrüt daha önce oluşmadığından, temerrüdün takiple başladığı kabul edilerek “Davanın kısmen kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 4.456,70 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren bu miktara avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalının İİK 67/2 maddesi gereğince inkar edilen asıl alacak 4.456,70 TL ‘nin %20’si oranında tazminat ile mahkumiyetine ” karar verilmiştir.Mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. İstinaf dilekçesinde; faturanın teslim edildiği kişinin davalı şirket çalışanı olmadığını, bilirkişi raporunun usule uygun tebliğ edilmediğini, hükme esas bilirkişi raporunun dava taleplerini karşıladığı, objektif olmadığını, bu rapora itibar edilmemesi gerektiğini, davalı şirket yetkilerinin bilgi ve talimatı doğrultusunda davacıdan hiçbir malzeme ve hizmet alınmadığını, alacağın likit olmadığını, icra inkar tazminatına karar verilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.Uyuşmazlığın araç tamirine ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklandığı, faturanın tek başına hizmetin verildiğini ispata yeterli olmadığı, ayrıca hizmetin verilip verilmediği ispat yükünün davacıda olduğu açıktır.Mahkemece, hizmetin verilip verilmediği konusunda servis fişleri ve iş emirlerinin davacı taraftan celbi ile, söz konusu hizmetin verildiği saptandığı taktirde, iş ve iş emirleri ile servis formları üzerinde teknik anlamda, araç bakımı, yedek parça ve işçilik masrafı için düzenlenen fatura bedeli karşılığı işlerin yapılıp yapılmadığı ve davaya konu tamir bakım ve işçilik bedellerinin kadri maruf olup olmadığının tespiti için makina-otomotiv bilirkişisi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği halde,bu hususta inceleme yapılmadığı ve bu hususlar karar gerekçesinde tartışılmadan, sadece taraf ticari defterlerinin incelenmesine karar verilerek, davacı ticari defterlerinin incelenmesiyle mali müşavir bilirkişiden alınan bilirkişi raporu kapsamında karar verilmesi nedeniyle, kararın usul ve hukuka uygun olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılması ile açıklanan hususlarda öncelikle hizmetin verilip verilmediği konusunda iş emri, servis formları celp edilerek teknik bilirkişi incelemesi yapılarak, faturanın-iş evraklarıyla karşılaştırılması, hizmetin verildiği saptandığı takdirde ise, davalı savunmaları uyarınca iş-bedel arası uyum bulunup bulunmadığı konularında, diğer deyişle faturanın kadri maruf olup olmadığı hususunda, dosyanın otomotiv uzmanı makine bilirkişisine tevdii ve rapor alınması için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca karar kaldırılıp yeniden yargılama yapılmasını temin için dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/02/2020