Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1236 E. 2020/953 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1236
KARAR NO : 2020/953
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/11/2017
NUMARASI : 2017/530 E – 2017/1013 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
KARAR TARİHİ: 24/09/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; eski abonenin borcunun, konuta bağlanan su hattının iptal edilerek 3.349,00 TL tutarın istendiği, müvekkilinin yaşamsal öneme sahip suyun kesilmesi baskısıyla 2.939,00 TL ödeme yaptığını ileri sürerek borçlu olmadıkları hususunun tespiti ile ödemelerin avans faiziyle birlikte iadesine, henüz ödenmemiş 410,00 TL yönünden borçlarının olmadığına, anılan 410,00 TL’nın yargılama sırasında ödenmek zorunda kalınması halinde diğer tutarlar birlikte istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesindeözetle; görev itirazında bulunduklarını, aboneliğin kurulu bulunduğu yerin iş yeri olduğunu beyanla; haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonununda, davacı adına tahakkuk ettirilen faturanın ve davacı tarafça yapılan ödemenin davacı tarafça iş yerinin kullanıldığı döneme ilişkin olduğu, davacı adına tahakkuk ettirilen faturanın hesaplanmasında yönetmelik ve kanuna aykırı usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olup, hükme karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinafa başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; davaya konu su borcunun müvekkilinin kullanımından kaynaklanmadığını, müvekkilinin mecur ataşındığında ilgili borcun zaten mevcut olduğunu, bunların dosyadaki abone föyünden de anlaşıldığını, abone föyüne göre müvekkilinden tahsil edilen borcun dayanağı olan kullanımın iddia edildiği gibi Ağustos 2002-Mart 2003 arası döneme değil, 2000 yılına ait olduğu açıkça görüldüğünü, müvekkilinin kira özleşmesinden sonra kendi adına abonelik açtırmak, sayaç taktırmak ve suyu açtırmak için 5-6 ay uğraştığını, borcun doğum tarihinde abonenin müvekkili değil … adlı kişi olduğunu, Borcun doğum tarihindeki abonenin müvekkili olmadığı açıkça ortada olduğu halde, bu dönemde su sarfiyatı olmadığı açıkça ortada olmasına rağmen, müvekkilinin fiili kullanıcı olduğu gibi soyut ve asılsız bir değerlendirmeyle borçtan sorumlu olduğu kabul edilerek verilen kararın hatalı olduğunu, davaya konu edilen alacak zamanaşımına uğradığını, alacağın doğum tarihi 2002 öncesi olduğunu ileri sürmüştür. Uyuşmazlık, ödenmeyen su faturaları nedeniyle menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının abonelik işlemine konu iş yerinde Beşiktaş Vergi Dairesinin yoklama fişinden tespit edildiği üzere 01/08/2002 tarihinden itibaren Yaysat bayii olarak faaliyet gösterdiği, davacının 19/03/2003 tarihinde isim değişikliği yaparak yasal abone haline geldiği, davacının iş yerinde çalışmaya başladığı 01/08/2002 tarihinde eski sayacın sökülerek yeni sayaç takıldığı 19/03/2003 tarihinde de aynı sayacın kullanılmaya devam edildiği, davacı adına tahakkuk ettirilen faturanın ve davacı tarafça yapılan ödemenin davacı tarafça iş yerinin kullanıldığı döneme ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf kira sözleşmesinden sonra 5-6 ay suyun kesik olduğunu ileri sürmüş ise de abone föyü ve fiili kullanım tarihleri nazara alındığında bu iddiaların ispatlanamadığı anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/09/2020