Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1035 E. 2019/1969 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1035
KARAR NO : 2019/1969
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/05/2017
NUMARASI : 2015/713 E – 2017/517 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/12/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 01.01.2014 tarihinde işyerini kiraladığını, 07.01.2014 tarihi itibari ile de vergi dairesine kaydını yaparak faaliyete başladığını, Müvekkilinin iş yerini kiraladıktan sonra iş yerinde takılı bulunan … Tesisat nolu elektrik sayacı için abonelik başvurusunda bulunduğunu. davalı kurum görevlileri tarafından abonelik için iş yerine gelinerek incelemede bulunulduğunu, başlangıç itibariyle onay verilmişse de daha sonra önceki kullanıcıların borçlarının bulunması hasebi ile müvekkilinin abonelik başvurusunun sayacın toplam borcunun ödenmesi halinde yapılabileceğinin kendisine bildirildiğini ve yeniden bir dilekçe verilmesi davalı kurum tarafından istendiğini, ancak verilen bu ikinci dilekçeye karşı da abonelik için olumlu bir cevap alınamadığını, müvekkilimin abone olma çabalarına karşılık davalı kurum görevlileri tarafından iş yerine gelinerek müvekkilinin faaliyetine başladığı tarihten 20 gün sonrası olan 27.01.2014 tarihinde kaçak usulsüz elektrik tespitine dayanan bir tutanak düzenlendiğini ve bu tutanağa istinaden borç tahakkuk ettirildiğini, tutanağa istinaden tahakkuk ettirilen borcun müvekkilinin işe başlama tarihi olan 20 günlük süre için olmayıp çok önceki yıllarda biriken toplam elektrik borcu olarak iş bu tutarların müvekkiline tahakkuk ettirildiğini, 28.01.2014 tarihi itibariyle davalı kurumun Cevizlibağ Kaçak Takip Müdürlüğü’ne dilekçe vererek hakkında tutulan zabıtta belirtilen toplam endeksin kendisi tarafından kullanılmadığını vergi levhasından da görüleceği üzere iş yerinde sadece 20 günlük bir faaliyetinin olduğunu, bu nedenle zaptın yeniden incelenmesini talep ettiğini, müvekkilinin bu talebinden sonra tutanaktan önceki tarihlerde aboneliğe onay vermeyen davalının tutanak düzenlenip tüm borcun müvekkiline tahakkuk ettirilmesinden sonra aboneliğe onay verdiğini, kurum kayıtlarında iş yerinde bulunan daha önceki abone sahiplerinin bilgileri olduğunu, ancak müvekkilinin 2 ay boyunca abone olmak için uğraştığını, bir sonuç alamadığını, davalı kurum tarafından 04.04.2014 tarihi itibariyle yine iş yerine gelinerek Kaçak/Usulsüz Elektrik tespit tutanağı düzenlenerek müvekkilinin ikinci kez kaçak elektrik kullandığı tespitiyle karşı karşıya kaldığını, abonelik yapılmadığından müvekkilinin Nisan 2014 tarihi itibariyle iş yerini boşaltmak zorunda kaldığını, 27.01.2014 tarihli tutanağa istinaden müvekkiline tahakkuk ettirilen toplam borç tutarının 11.050,30 TL olduğunu davalı kurumun bu haksız alacağını tahsil etmek için bu defa Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. şayılı dosyası ile müvekkili aleyhinde icra takibi başlattığını, işlemiş faizi ile birlikte takip tarihi itibariyle 12.334,24 TL toplam alacak üzerinden tahsil yoluna gittiğini ileri sürerek icra takibindeki alacak tutarı yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ceap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından yapılan tahakkuk miktarlarının Yönetmeliğe ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu Kararlarına uygun olarak yapıldığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanakları, kira sözleşmeleri incelenmiş, icra dosyası getirtilmiş, tanıklar dinlenilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının 93 günlük kullanım için 2.564,52 TL kaçak tüketim tahakkukundan sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı tarafından davacı aleyhine yapılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasındaki icra takibindeki 8.485,78 TL enerji bedelindeki borçtan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının, 2.564,52 TL enerji bedelinden dolayı borçlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.Dosya evvelce dairemizin 2017/1211 E – 2018/152 K. sayılı ilamı ile istinaf eden davalı …. nispi istinaf harcını yatırmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesine geri çevrilmiş, eksikler tamamlanarak dairemize geri gönderilmiştir.Söz konusu kararı davalı vekili istinaf etmiştir. İstinaf başvurusunda özetle; önceki abone …. ve davacı yanın aynı iş kolunda ve aynı adreste faaliyet gösterdiği ve önceki abone ile akrabalık ilişkisi olduğu tespit edilebilecekken, yetersiz araştırma ve inceleme yapılarak, duruşmadaki sözlü beyanlarının değerlendirilmeden hüküm kurulduğunu, öte yandan önceki abone aboneliğin sonlandırmadığı sürece fiili kullanıcı ile abonenin birlikte müteselsil sorumlu olduğunu, davalı şirketin tüm işlem ve hesaplamaları EPDK mevzuatına ve hukuka uygun olduğunu ileri sürerek kararının kaldırılmasını istemiştir. Uyuşmazlık, elektrik aboneliğine dayanarak başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir.Dosya kapsamından; davacı … tarafından tutanağa konu … Mh. … Cd. No…. Güngören adresindeki işyerinin 01.01.2014 tarihli kira sözleşmesi ile kiralandığı, bilirkişi tarafından incelenen endeks döküm kayıtlarına göre 04.04.2014 tutanak tarihi öncesinde dava konusu tesisata en son 20.12.2012 tarihinde tutanakta tespit edilen sayaçtan farklı … marka … seri numaralı sayaç üzerinden okuma işlemi yapıldığı, yani 20.12.2012 tarihinden itibaren dava konusu tesisata normal fatura tahakkuk ettirilmediği, tutanakta belirtilen … marka … seri numaralı sayacın idareye kaydının bulunmadığı, 04.04.2014 tutanak tarihi itibariyle yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden idareye kaydı olmayan sayaçla sözleşme yapılmaksızın kullanılan elektriğin kaçak elektrik tüketimi sayılacağı, kira kontratı ve vergi levha bilgilerine göre davacının 01.01.2014 mahalli kullanmaya başladığı tarihten itibaren geçen süreden sorumlu tutulması gerektiği, EPDK 622 Sayılı Kurul Kararları doğrultusunda davacının mahalli kullanmaya başladığı tarih (01.01.2014) ile tutanak tarihi (04.04.2014) arasındaki 93 gün için 2.564,52 TL. kacak tüketim tahakkukundan sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmıştır.Davalı vekilinin istinaf başvurusunda dayandığı muvazaalı kullanım olgusunun kurum tutanaklarında, dava dilekçesinde ve duruşma zabıtlarında yer almadığı, bu iddianın ilk olarak istinaf dilekçesinde belirtildiği görülmektedir.6100 sayılı HMK’nın 357/1 maddesinde aynen “Bölge Adliye Mahkemesince resen göz önünde tutulacaklar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemez, yeni delile dayanılamaz” düzenlemesine yer verilmiştir.Buna göre, davalı tarafından tutulan tutanaklar ve ileri sürülen savunmalar dikkate alındığında icra takibi aboneliğe dayanılarak başlatılmış ise de taraflar arasında abonelik sözleşmesinin bulunmadığı, tutanakta belirtilen sayacın kuruma kayıtlı olmadığı, davacının sunduğu kira sözleşmesine göre kuruma kayıtlı olmayan sayaçtan geçirerek kullandığı elektriğin kaçak elektrik kullanımı kabul edileceği nazar alındığında EPDK Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesine göre yapılan hesaplamaya göre davacının sorumlu olduğu miktar belirlenerek hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunmuştur.Bu nedenlerle, HMK 355-357 maddesi gereğince yapılan değerlendirmede dosya kapsamı, delil durumu, ilk derece mahkemesi kararında vakıa ve hukuki değerlendirme bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamış ve davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 579,66 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 144,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 434,76 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/12/2019