Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/1007 E. 2019/954 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2018/1007
KARAR NO : 2019/954
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2017
NUMARASI : 2014/1150 E – 2017/930 K
DAVANIN KONUSU: Alacak (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/05/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; abone olan davacıdan, davalı tarafça düzenlenen elektrik faturalarında, herhangi bir tüketim karşılığı olmayan, kayıp kaçak bedeli gibi bir kısım adlar altında tahakkuk ettirilen ve haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürdüğü bedellerden, 2009 yılından dava tarihine kadar davalılara ne kadar ödeme yapıldığının tespiti ile şimdilik 160.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde özetle, kayıp kaçak ve diğer bedellerin perakende satış tarifesinin bir unsuru olarak faturalarda yer aldığını, 6446 sayılı EPDK’nın verdiği yetki ile bu bedellerin belirlenmesi için alınan EPDK kararlarının ve belirlediği tarifelerin tüm tüzel ve gerçek kişileri bağladığını, kanuni zorunluluklar gereği tahsil edilen bedellerin iadesinin talep edilemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmişlerdir.Mahkemece, yargılama sırasında yürürlüğe giren 6719 sayılı yasanın getirdiği düzenleme sebebiyle dava konusuz kaldığından, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Söz konusu kararı davalılar … Tic. AŞ, …. ve davalı gösterilen … Tic. AŞ vekilleri istinaf etmişlerdir.Davalı …Tic. AŞ istinaf dilekçesince özetle; 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince davanın reddi gerekirken, konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş olmasının ve kararda aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması ve kendileri lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu beyanla, ilk derece mahkeme kararının bu yönlerden kaldırılmasını, lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu bedellerin 6719 sayılı yasanın yürürlüğünden önceki mevzuata göre de alınması gerekli bedeller olduğunu, söz konusu yasanın bu duruma sadece açıklık getirdiğini, davacının dava başında da haklı olmadığını, 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince davanın reddi gerekirken, konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş olmasının ve kararda aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması ve kendileri lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu beyanla, ilk derece mahkeme kararının bu yönlerden kaldırılmasını, lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı gösterilen … Tic. AŞ vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi tarafından 23/03/2015 tarihli celsede kendilerine ilişkin davanın dosyadan tefrik edildiğini, karar gereğince İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/310 Esasına kaydedildiğini, bu nedenle müvekkili şirketin bu davada herhangi bir sıfatının bulunmadığını beyanla, aleyhe verilen kararın, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden kaldırılmasını talep etmiştir.Dava, aboneden tahsil edilen kayıp kaçak ve diğer bir kısım bedellerinin haksız tahsil edildiği iddiası ile istirdadı talebine ilişkindir.HMK 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; yargılama sırasında 17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır” hükmü getirilerek, Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.Yine, 6719 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” hükmünü, geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır” hükmünü içermektedir. Görüldüğü üzere, 6719 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17. maddesine eklenen 10. bend ile dava konusu uyuşmazlığın da özünü oluşturan bedeller konusunda, davanın açıldığı tarihteki içtihat durumundan farklı ve yeni bir düzenleme getirmiş; hem de, geçici 20. maddeyle, anılan düzenleme devam etmekte olan davalarda da uygulanacak şekilde geçmişe yürütülmüştür.Davalılar …. Tic. AŞ ve … istinaf taleplerinin incelenmesiyle, davacı tarafın dava açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 E, 2014/679 K. sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin kararları gereği içtihat durumuna göre dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereği davanın kabul edilmemesi nedeniyle haksız çıkmasına rağmen yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı kuşkusuzdur. Bu itibarla, davanın yasa değişikliği sebebiyle reddine karar verildiği de gözetilerek, davalı taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi mümkün olmadığından, davalıların istinaf talepleri yerinde görülmemiş ve HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir.Davalı gösterilen … Tic. AŞ vekilinin istinaf talebinin incelenmesiyle; davanın başlangıçta … AŞ, … AŞ. …, … AŞ,….Tic. AŞ aleyhine açıldığı, mahkemece davalı …. yönünden dava tefrik edilerek 2015/310 E. sayısına kaydedildiği, bu davalının bu dosyada davalı sıfatının bulunmadığı anlaşılmış olmakla karar başlığında gösterilerek aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olacağına yönelik hüküm kurulması usul ve yasaya uygun görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle; davalılar …. Tic. AŞ ile …. istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine, davalı gösterilen… Tic. AŞ’nin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca, kararın düzeltilmesi ile karar başlığından, hakkındaki dava tefrik edilen bu davalı adının çıkartılması ile yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;A-Davalılar …Tic. AŞ ile …’ın istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine, B-Davalı gösterilen… Tic. AŞ’nin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca, kararın düzeltilmesi ile karar başlığından, hakkındaki dava tefrik edilen bu davalı adının çıkartılması ile yeniden esas hakkında;1-6179 sayılı yasa kapsamında dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,2-Alınması gereken 31.40 TL maktu harçtan peşin alınan 2.732,40 TL harçtan mahsubu ile artan 2.701,00 TL harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.980,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar ….Tic. AŞ ve … alınarak davacıya ödenmesine,4-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 284.00 TL posta ve tebligat masrafı, 3.200,00 TL bilirkişi masrafı ile harçlar toplamı 62.20 TL olmak üzere cem’an 3.546,20 TL’den ibaret yargılama giderinin davalılar …. Tic. AŞ ile … alınarak davacıya ödenmesine,5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, taraflarca mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte ilgilisine iadesine,İstinaf incelemesi ile ilgili olarak; Davalı gösterilen … Tic. AŞ’den peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davalılar ….Tic. AŞ ile …. Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 44,40’ar TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50’şer TL’nin bu davalılardan ayrı ayrı alınarak Hazineye irat kaydına, Davalı gösterilen … Tic. AŞ’nin istinaf sebebiyle yapmış olduğu 70,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,Davalılar …. Tic. AŞ ile … istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 30/05/2019